Arabama bindiğim de saat bire geliyordu. O kızla harcadığım zamanı eve gitmek için kullansaydım şimdi güzel bir duş alıyor olurdum. Hay sikeyim. Arabayı çalıştırıp rastgele bir radyo kanalı açtım.
''İki deli bir araya gelmemeliydik..'' Serdar Ortaç'ın nefret ettiğim sesi kulaklarıma dolarken tekrar sövmeye başladım. Elimi son hızla şarkıyı değiştirmek için radyoya uzattım. Uzun bir süre yeni şarkıyı bekledim. Lütfen.. Lütfen güzel bir şey olsun.
''Çalkala , çalkala bir sağa bir sola..'' Gözlerimi sıkıca kapatıp başımı direksiyona vurdum. Tanrım.. Ciddi misin! Sinirle radyoya vurduğumda başka bir kanal açılmıştı.
''Kim girse hayatına 'Seni seviyorum' der ve gidermiş.'' Sesinde huzur bulduğum grubun sesini duyduğum anda şaşırmıştım. Nadir çıkardı radyolarda böyle gruplar. Beni sakinleştirirken arkama yaslandım. Elime geçen içki şişesini alıp kendimi şarkının kollarına teslim ettim.
''Kalbi kırılmış bir kadın , belki saçları ondan kısaymış..'' Mehşa'nın saçları ne çok uzun ne çok kısaydı. Ortalama bir saçtı işte. Sarı saçları tahminim üzerine doğaldı. Ona bir sonraki buluşmamız da sorardım. Ama eğer isterse. Bundan sonra yüzümü bile görmek isteyeceğini sanmıyorum.
Sol tarafımda bir hareketlilik görsemde oraya dönmedim. Gittikçe yaklaşan cisim kapının yanında durdu. Camdan tok bir ses çıkınca radyoyu kapatıp camı açtım. Hadi ama. Bu çocuk belasını mı arıyordu?
Daha birkaç saat önce onu yere sermiştim. Anlaşılan intikam için gelmişti. "Ne var Emir?" Tekrar önüme dönüp onu umursamıyormuş gibi bir izlenim verdim. Bu hareketim tam da istediğim gibi onu kızdırmıştı.
Kapıyı açtı. Hala ona bakmıyordum. Sebepsizce dayak yemek istiyordum. Belki biraz da dayak sayesinde açılırdım. Yavaşça benim hizama kadar indi. "Ne istiyorsun?" Ne istediğini biliyordum. Onu orda rezil ettiğim için şuan intikam istiyordu. Normal de beni dövemezdi ama bugün ona izin vermek istiyordum.
Tişörtümün yakalarından tutabildiği kadar sıkı tutup kendine doğru çekmişti. Aynı anda dizini de kaldırınca olanlar olmuştu. Bir kere daha kendine çektiğinde bu sefer beni dışarı çıkarmıştı. Arabanın kapısına yaslanıp bir sonraki hamlesini bekledim
Yumruğu havaya kaldırdı. Bu hamleyi onun lehine kullanabileceğim aklıma gelince dudağım yukarı kıvrıldı. O kadar yanlış hakaretler yapıyordu ki. Gülümsememi gören aptal çocuk dudağıma bir yumruk indirdi. Kafam istemsiz olarak vurduğu yönün tersine döndü. Kolumla dudağımı sildiğimde kolumun üstü kan ile dolmuştu.
Yüzüne baktığım da bu sefer o gülüyordu. Dayanamayıp elmacık kemiğine yumruk attığımda küfrü basıp birkaç adım geri gitmişti. Bu hamleyi beklemiyordu. "Vuracaksan bir kez daha vur Emir. Çünkü bana bir daha vuramayacak.." Kafam tekrar yana yatarken sinirlenmiştim. Bu kadar yeterdi. Ama o hala kaşınıyordu.
"O kız benim olacak Alaz. Bugün döktüğü o göz yaşları varya. Altımda canı yanarken onlar bir hiç kalacak. Neydi ismi Mehş.." Bana iki kere yaptığı gibi aynı yere yani dudağına sert bir yumruk indirdim. "Onun adını ağzına almayacaksın piç!" Boş sokakta yankılanan sesim kalın çıkmıştı.
"Ah merak etme Alaz. Adını değil bakireligini aldığımda görüşürüz." Elimi daha sıkı yumruk yapıp kaldırdığımda gülerek uzaklaşıyordu. Ellerimi saçlarımın arasından geçirip tekerleğe tekme attım. Bir daha, bir daha..
Arabaya binip kapıyı hızlıca kapattım. Sadece bir oyun yüzünden bir kızın başı yanamazdı. Benim başlattığım aptal bir oyun yüzünden Mehşaya zarar gelemezdi. Aptalsın Alaz aptalsın. Telefonumun çalmasıyla direksiyona yumruk attım. Ne var lanet olsun ne var ?! Telefonu hızla elime alıp kimin aradığına bakmadan açtım.
"Ne var!" Elimde olmadan bağırmıştım. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. "A-alaz b-ben Türkiye'ye geliyorum." Telefonu kulağımdan ayırıp kimin aradığına baktım. Olamaz.
Biliyorum uzun zaman oldu. Biliyorum yazıcam dedim yazamadım. Ama üzerimden o kadar çok olay geçti ki umarım bunu anlayışla karşılarsınız. Yb en yakın zamanda gelir diye ümit ediyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın serseri ruhu
Подростковая литератураYalnız olmak yanlış bir kalpte olmaktan iyidir dedi buz gibi sesiyle. O Demir'di. Sesini istediği zaman tüylerimi ürpertecek şekilde kullanabilen adam.