Bölüm 7:Claire'ın Benliği

456 30 10
                                    

 Herkes Bobby'nin evindeydi. Masanın çevresine oturmuşlardı. Evi büyük bir sessizlik kaplıyordu. Dean ve Sam olayları açıklığa kavuşmaya çalıyor ve bu yüzden kafa yoruyorlardı. Bobby ise onları pek anlamamıştı. Claire ise herkesten kötü durumdaydı. Annesini ikinci kez kaybetmişşti. Bobby'yi hayata getirmiş ve benliğinin ne olduğunu anlamamıştı. Tüm bunlar üst üste gelmişti. Sandalyesini geriye itip masadan kalktı. Banyoya gidip elini yüzünü yıkadı. Ve uzun bir müddet aynaya baktı. Demek artık bir insan değildi. Tanrım! Bunu neden yapmıştı ki. O an ne düşünüyordu. Zaten annesinin onu böyle bir olaya sürüklemeyeceğini bilmesi ve kontrol altında olduğunu anlaması gerekirdi. Öncü olayı pek kavrayamamıştı. Acaba şuan dünyaya bir kötülük mü getirmişti? BU yaptığı masum insanları canından eder miydi? Şu an kendinden utanıyordu. Nasıl böyle bir hataya gelirdi? Pişmanlık insanın canını en çok acıtan şeydi ve şuan Claire bunları yaşıyordu. Gözleri doldu dudakları titremeye başladı ve gözlerini kapattığında bir damla yaş aktı. Ama ağlyıp zayıf olmakta istemiyordu. Başını aşağıya doğru eğdi ve göz yaşlarının akmasını azda olsa engelledi. Son zamanlarda çok ağladığı için kendini durdurma tekniklerini biliyordu. Sonra tekrardan elini yüzünü yıkayıp aşağı indi.

 Bobby: Neden burada olduğum hakkında en ufak bir fikrim yok.

Dean: BUraya getirilme amacın insanların canını yakmak ve öldürmek olacak değil mi?

Bobby: Sana dedim ne yapacağımı bilmiyorum?

Dean: Hadi ama bir şey bilmen lazım.

Bobby: Bana sesini yükseltme genç adam.

Dean Bobby'ye olan saygısından dolayı sustu. Ama onun Bobby olduğundan pek emin değildi.

Claire: Bobby bizim öncümüz. 

Sam: Öncü mü?

Claire: Doğaüstü geçmişi olan sıradan insanlrın bazılarında benlik değişimi olmuş. Ve öncü gelip onlara asıl benliklerini verecek. Tek bildiğim bu. Annemi kontrol eden şey annemin içindeyken bana bunu söylemişti.

BObby: Peki neden ben?

Claire: Bilmiyorum. Ama orada sağ kalan tek kişi benim.

Dean: Hayır bazıları kaçtı.

Claire: Ama eminim öncüyle bir bağlantım vardır.

Bobby'nin üstüne fazla gitmek istemiyordu çünkü onun şuan ne hissettiğini azıcıkta olsa anlayabiliyordu.

5 GÜN SONRA...

 Dean ve Sam bir av için gitmişlerdi. Ev Bobby ve Clair'a kalmıştı Bobby kızın kibar tavırlarını çok sevmişti. Onu tıpkı Dean ve Sam'i nasıl çocuğu gibi görüyorsa öyle görüyordu. Ama onu daha çok karısına benzetiyordu. 

 Claire rafları inceliyordu. Aralarından bir kitabı aldı. Onun bir kitap değilde resim albümü olduğunu anladı. Albümü alıp Bobby'nin yanına masya oturdu.

Claire: Bu kadın kim Bobby?

Bobby resimdeki kadına özlemle baktı. Ve bir iç çekti.

Bobby: Karım. -dı.

Claire: Ona ne oldu?

Bobby: Öldü. Öldürdüm.

Claire gözlerini büyüterek Bobby'ye baktı. İçinde hafif bir korku oldu. Bobby'nin katil olduğuna inanmıyordu.

Claire: Ne?

Bobby: Hep böyle ayyaş bir hurdacı değildim, Claire. Bir zamanlar çok saygı değer biriydim. Ve birgün karımın içine şeytan girdi. O zamanlar şeytan ne pek bilmezdim. Sadece korku hikayelerinde olur sanırdım. Ve karımı tam 20 kere bıçaklayıp öldürdüm. Ağzından gri bir duman çıktı. Her gün bu durumu araştırdım. O na ne olduğunu? Pek kitap okumazdım ama daha sonra okumaya başladım. Ve okuduğum bir kitapta karımı sadece basit bir şeytan çıkarma yini kurtarabileceğimi öğrendim. O zaman kendimden nefret ettim. Ve bir yemin ettim. Artık kimse benim bilmediğim bir şekilde ölmeyecek.

Claire onu dinlediğinde yüzündeki pişmanlığı gördü. Bu cahillin en büyük bedeli olmalıydı. Ama kim şeytanları araştırırdı ki?

Claire: Bunun olacağını bilemezdin. Yani bir şeytanın karının içine girdiğini.

Bobby: Hayır bilebilirdim. Eğer daha iyi bir koca olsaydım karımın asla böyle bir şey yapamayacağını insanları öldürmeyeceğini tam olarak bilir ve ona göre araştırırdım.

Claire: Hataların bedeli olduğu kadar yararıda vardır. Eğer bu olmasaydı belki de şuan bir sürü insan belirsiz bir nedenden ölecektir. Ve bence karın şuan senle gurur duyuyor. Tabii eğer anlattığın gibi iyi biriyse.

Bobby: Evet öyleydi.

2 GÜN SONRA...

 Claire mutfakta yemek yapıyordu o sırada beyaz bir ışık belirdi ve karşısına Castiel çıktı. 

Claire: Oh Cass. Beni korkuttun. Cass kıza doğru bir adım attı ve elini yavaşça kaldırdı.

Claire: Cass! Ne yapıyorsun?

Castiel elini kızın alnına koydu ve birden kızın yaraları iyileşti. Aslında çok bir şey yoktu ama Cass yinede yapmak istiyordu.

Claire: Bunu nasıl yaptın?

Cass: Melek güçleri.

Claire: Anladım. Bende umarım en kısa zamanda benliğime kavuşurum.Ve teşekkür ederim. Her şey için.

Cass: Bir şey değil.

 Claire kendini tuhaf hissediyordu. Bu yüzden odasına çıktı. Yatağında otururken kendini çok kötü hissediyordu. Birden içine bir özgüven geldi. Herşeyi yapabileceğini düşünüyordu. İnsanlrı küçük görmeye ve onları oynatabileceğini düşündü. Hemen kafasını salladı ve kendine gelmeye çalıştı. Aynanın önüne geldi ve kendine baktı. Başına birden bir ağrı gözlerini kapattı ve kendini kastı. Gözlerini açıp aynaya baktığında resmen intihar etmek istedi. Gözleri sonsuz karanlıktı. Tıpkı bir ŞEYTAN gibi. O sırada odanın kapısı açıldı ve içeri Sam girdi. Hemen nasıl yaptığını anlamadan gözlerini tekrar eski haline getirdi. 

Sam: Bir sorun mu var?

Claire şoka girmişti ama hayır anlamında başını salladı hala inanamıyordu.

Sam: O zaman hadi aşağıya gel.

Claire: Neden?

Sam: Cass öncü gelirken oluşan simgelerin ne anlama geldiğini söyleyecek.

Olamaz. Ya Claire anlaşılar ve Winchesterlar onu avlarsa. Yada onları öldürüp kurtulabilirdi. İkinci düşünce daha ağır basıyordu. Ama o bu düşünceyi kafasından atmak istiyordu. Bir şeytan olamazdı!

BUDAN SONRAKİ BÖLÜM NE ZAMAN GELECEK BİLMİYORUM. OKUL NEDENİYLE AKSAYABİLİR. SADECE ŞUNU SÖYLEYEYİM +5 VOTE VE +5 YORUMDAN SONRA GELECEK. YORUM DAHA ÖNEMLİ. ÜSTELİK EN ERKEN 1 HAFTAYA GELEBİLİR. EN ERKEN BİR HAFTA +5 VOTE VE +5 YORUMDA YENİSİ :D ÇOK ÇOK ÖPTÜM...

Yeni Genç WinchesterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin