8. Bölüm

29 3 0
                                    

Gözlerimi hafifçe araladım. Nerede olduğum hakkında bir fikrim yoktu ama başımın çok şiddetli ağırdığına eminim doğrulmak istedim ancak buda başarısız . Deprem oldu ve ben göçük altında kaldım. Yok bu olmadı gece uyur gezer olup çatıdan düştüm ama hiç birşey hatırlamıyorum. Kafamın üstünden gelen sesler kendime getirdi
-Serumun bitmek üzere birazdan kendine gelirsin. Arkadaşın dışarıda seni bekliyor
Mendebur suratlı hemşire!
Şimdi herşeyi daha net hatırlıyorum. Okula geç kalmanın verdiği telaşla odamdan merdivenlere fırladığımda çoktan ayağımı burkmuştum ki merdivenlerden inmek yerine uçmayı tercih ettim. Aslında her sabah kedime çeki düzen verdiğim merdivenin bitimin karşı duvarındaki boy aynasının içindeki bana sarılmadan önceye kadar iyiki vardı. Lanet olasıca peslikler hangi akla hizmet o aynayı oraya koydunuz ki ! Ağlamak istiyorum her yerim ağrıyo
-İyi misin
-Ordan bakınca nasıl gözüküyorum , seninle bu şekilde tanışmak istemezdim.
- Çok geçmis olsun melis, bende ismini bu şekilde öğrenmek istemezdim. Aa bu arada bende Mehmet
- Ölecek miyim neden bu kadar kötü hissediyorum
-Ah hayır saçmalama sadece alnında 3 dikiş ve ayağında çatlak var
-Ne ciddimisin? Hissettiğinden daha kötü gözüküyorsun desene, olamaz ya bi ayna bulabilirmisin?
-Ben artık aynanın a sı na bile bakmassın diye düşünmüştüm ama
- Tamam gülmesene komik mi?
-Değil mi? Hadi kalkmana yardımcı olayım birlikte bakalım aynaya hem seni yurda taşımam lâzım.

Alarm sesiyle uyandım akşam yemeği alarm mı ama şimdi kim gidecek yemeğe bu halde zaten canımda birşey istemiyor . Telefonunun mesaj sesinden korkan ilk insan benim sanırım.
" İyi akşamlar küçük hanım akşam yemeğine teşrif buyurur musunuz yoksa odadan mutfağa taşımacılık harekatınada başlayalım mı ? MEHMET "
Zorda olsa ayağımın üstüne basabiliyorum. Mehmet, abim gibi ilgilenmişti bugün benimle galiba depresyona girmemem için Allah bana birilerini gönderiyor. Elimi yüzümü yıkayıp telefonumu alıp odadan çıktım.
Bu kadar özensiz bir buluşma hiç bana göre değil tamamen yanlış zamanlama, sakar Melis !
Bir mesaj daha ama bi insan bu kadar sıkılmaz ki canım ayrıca yarı sakat bir insan biraz insaf
" Melis hemen buluşmamız gerekiyor
Batu " asansörü tekrar 4. Kata basıp anahtarlarımı alıp otapark katına indim.
Bu kadar kötü bir gün olamaz arabamı yeni bakımdan aldım benzinide tam ama marş basmıyor. Hay aksi taksi çağırsam uzun sürer Mehmetin arabasını istemeliyim
-İn arabadan
Biri arabamın camına silahla vuruyor
Hayır ben rüya görüyorum bi günde bu kadar aksiyonu midem kaldıramaz
- İn arabadan dedim !
Yavaşca arabadan indim
Saçlarımdan tutup sürüklemesi bir oldu
- Bırakırmısın beni canım acıyo görmüyomusun ayağımı sargıda yürüyorum işte bıraksana !
Kolumdan tutup siyah chevrolet captiva'nın ön sağ kapısını acıp atması bir oldu sarsıntıdan kafamı biyerlere çarptım ve dikişlerimin patladığına eminim. Telefonumumun ekranını acmamla aynı hamlede fırlattı korkudan dizlerim titremeye başladı gözümü kapatıp kafamı torpido'nun üstüne koydum ve korktuğum zamanlarda olduğu gibi içimden saymaya basladım 1 2 3 4... 524 ... kafam bi anda torpitoda sekti ve bi sefer daha sert bi şekilde ön cama çarptım o kadar hızlı gidiyordu ki korkudan ayak tırnaklarımdan kirpiklerime kadar titrediğimi hissediyorum. Emniyet kemerini taktım ve ani fren, takmasaydım candan uçtuğumun garantisini verebilirim elini çenemden tutup yüzüne çevirdi ve
Sert koyu kahverengi gözlerini gözlerime dikti
- Bu kadar heyecan yeterli mi devam edelim mi küçük şeytan?
Kitlediğim için ne cevap ne tepki verebiliyordum
- Sana ders vermemi istediler ama ben bu kadar güzel bir hatuna ders vermek istemedim okulda yeterince yoruyorlardır bu güzel beynini dimi
O yüzden uyarı vermeyi tercih ettim.
İçimden tekrardan saymaya başladım gözümü kapatıp herşeyin bir rüya olduğuna inandırmaya çalıştım kendimi ama hala kilitliyim ve hiçbir tepki veremiyorum. Ağır cüssesini üstüme eğdiğin de biraz elimle bedenini itecek kadar kilitlerim çözüldü. Dudağımdan öpmeye yeltendiğinde suratına bütün gücümle vurmuştum ki içimden dua etmeye başladığımda telefonun çalması mucize oldu hiçbir şey anlamadığım telefon görüşmesinin ardından tekrar arabayı çalıştırdı.
-İyi bak dışarı ıssız orman yolu, çok tuaf fantazilerim var biliyor musun burda seni bir Allahın kulu duymaz biraz daha geç aramalarına bakardı her şey anladın mı ? Ama birdaha haddin olmayan işlere burnunu sokarsan ne o çalan telefon ne de başka birşey seni kurtaramaz. Birdaha sakın celladına bulaşma küçük şeytan !
Arabamın önüne attı ve hızla uzaklaştı. Ağlamaktan başka hiçbir şey yapamıyordum. Yine kitlenmiştim kafamdan süzülen kanlar göz yaşlarımla birleşti bulanık bir şekilde karşıdan birinin bana doğru geldiğini gördüm
-İyi misin? Neyin var noldu
Herkes birine mesaj atarak kafamın üstünde yığınla insan beni konuşturmaya ve hastaneye gitmem için ikna etmeye çalışıyorlardı ambulansı arayalım aradınız mı gibi sesler duydum ve aradan bi ses tanıdık
- Çekilin açın başını ambulansı aramasın kimse herkes dağılsın!
Yüzünü tam secemesemde Mehmetin sesiydi bu, ondan bile şüphe duyuyorum gelmesini istemiyorum bana dokunmasını istemiyorum ama sesim çıkmıyo beni kuçaklayıp bir arabaya bindirdi bu sefer sesli bir şekilde ağlamaya başladım. O da korkmuş görünüyordu.
-Melis hastaneye gidiyoruz korkma istemiyorsan götürmeyeyim ama dikişlerin patlamış bak ne oldu diye üstüne gelmiycem ama sakin olmanı ve bana cevap vermeni istiyorum yardımcı olabilcek birinin telefon numarasını söyler misin telefonunda yok ortada ve kapalı
Omzuma sarıldım ,sesim titreyek ve kekeleyerek beni bırakma diyebildim.
- Tamam yanındayım korkma bak arabayı kullanmam lazım.. Hastaneden çıktık hala konusamıyordum .
-Aklım almıyo Melis hani kanı bozuk adi şerefsiz o.. ç korkuttu seni bu kadar gözlerinden alev çıkoyordu direksiyonu yumruklarken..

-Yurda gitmek istemiyorum .
Diyebildim zoraki
- Okuldan biri dimi isim ver bana ya da tipini tarif et ben bulucam o şerefsizi !
Arabayı bi yere cekip indi ve birileriyle konuştu telefonla
- Tamam kanka eyvallah görüşürüz
-Bi arkadaşımın beşiktaşta evi var boş şuanda şehir dışında oraya gidicez kapıcıda yedek anahtarı varmış, Önce bir markete uğrayalım birde eczaneye
Bana hazır çorba yapmış ve meyve sıkıp getirmiş . Bi kaç kasık zorla çorba içtim ama meyve suyunun hepsini içirdi birde ağrı kesici tabi saat 1 e geliyordu
-Al bak bunlar yengenin eşyaları kullanabilceğimizi söyledi
Üstümü değiştirip suratımı yıkadım biraz daha iyiydim şimdi. Mehmet balkonda sigara içiyordu yanına gittim, hemen ceketini çıkartıp üzerime örtü
-İçiyomusun ?
-Hayır.
-Tamam hadi gel uyu dinlen biraz.

Sadece 2 gündür tanıdığım insandan başka sığınacağım birinin olmaması çok kötü. O kadar çok yoruldum ki hayattan ben daha 19 yaşındayım .

-Yanımdan gitmeni istemiyorum korkuyorum .

- Tamam korkma yanındayım dizime yat sen.
Bir battaniye getirdi dizine yattım üstümü örttü ve hemen uykuya teslim ettim kendimi ...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 18, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

LAVİNİAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin