LAVİNİA

5.Bölüm

Merhaba İstanbul, merhaba yeni hayatım, merhaba gençliğim, yalnızlığım..

Hiç vakit kaybetmeden internet üzerinden tanıştığım hacker'ı aradım.Öğleden sonra Tuzla'da şelale teras cafe diye bir yerde buluşmaya karar verdik. Saat 10 geliyordu 2 gündür yoldayım. Dinlene dinlene anca gelebilmiştim. Wp den bana konumm atmasını rica ettim. Google map dan baktığım kadarıyla konuma 1 saat mesafedeydim.Ama 2 saatte vardım Ve şimdi cafenin önündeyim şu internet olmasa şu koca şehirde kaybolmak an meselesi. saat 12 ye geliyor arabayı bi otaparka cekip bavulun en üstümden elime gecen bordo midi boy etek biraz kucalayıp beyaz ince askılı bluz ve pudra pembesi stiletto'yu pudra pembesi kol çantasının içine tıktımve arabayı kilitleyip otoparktan çıktım. En yakın kuaföre girip şaclarımı yıkattırıp tepeden dağınık bir topuz yaptırdım, tırnaklarım da frenc yaptırıp üstümü değistirdim ve tekrar otoparka yöneldim çıkrtığım kıyafetleri bavula tıktım ve telefonumun sesini duydum evet hacker'ımız gelmiş olmalı.. Özel numara..

-Efendim?
- Alo abicim nasılsın? yaptığın herşeyden haberim var. Seni yüzüstü bıraktığım için üzgünüm.
-Abi
ağlamaklı sesiyle
- Sus beni dinle çok fazla konuşamayacağım kendine dikkat et, büyük şehirdesin aklını kullan, kimseye güvenme hiç kimseyle işin olmasın, işlerimi hallettiğim zaman yanında olacağım. Hayatın zorlukları karşısında kimseye boynunu eğme her zaman dik dur annemi örnek al hayatında, sen cesur ve güçlüsün sakın gücünü yitirme seninle bu konuşmayı yüz yüze yapamadığım için üzgünüm. Beni affet seni çok seviyorum eğer başın çok sıkışırsa Emreyle Tuğceden başka kimseye derdini anlatma. Öpüyorum canım seni seviyorum.
- Abi dur kapatma!
Ama kapattı. Ne olduğunu anlamadım ama kapattı Allah kahretsin nasıl bi pisliğin içerisindesin?
Telefonum tekrar çaldı
- Seni bekliyorum
- 5 dakika sonra oradayım arabının dikiz aynasından akan makyajamı düzeltim.

- Merhaba çok beklettim mi?
- Sorun değil Melis bu arada adım Batuhan
-Memnun oldum Batu bey..
Garsona iki orta Türk kahvesi siparişi verdik.
-Sadece Batu diyebilirsin.
-Peki Batu hemen konuya girmek istiyorum;
Çantamdan iki adet fotoraf ve iki dosya kağıdı çıkarttım.
- Bak bu abim Selim. Burada tüm iletişim bilgileri yazılı iletişim kuramadığım iletişim bilgileri..
Bu da Sedat yani kendini Sedat diye tanıtan adam hakkında pek bi bilgim yok düzmece bi inşaat firmasının sahibi o inşaat firması hakkında bildiklerimi yazdım. Abimin e posta adresini ele geçirirsen belki birşeyler bulursun onun hakkında. Bak bu adam bi anda hayatımıza girdi abimin ilişkisini bozdu işini bozdu ve abimi alıp gitti yaklasık 2 aydır haber alamıyorum. Az önce özelden aradı bi kaç bisey söyleyip kapattı hiç bir ipucu yok kendine iyi bak nasihatları ama anladığım kadarıyla bağlantısı var İstanbulda olduğumu biliyor. Eğer işime yarıyacak bilgi bulabirsen anlaştığımız gibi 3 bin lirayı alırsın.
-Bu bilgilerle ne kadar bişey bulabilirim bilmiyorum bu onların işlerinin ne kadar gizli olduğuyla alakalı. Elimden geleni yapacağımdan emin olabilirsin.

Çantamı ve telefonumu alıp masadan kalktım.
-İyi günler Batu senden haber bekliyorum hoşçakal.
- Hoşçakal Melis..

Hiç hacker tipi yoktu bu batu'da ne biliyim daha çok barlarda sahne alan rock söyleyen bi solist tipi vardı daha çok.
En az benim saçlarım kadar uzun fakat kıvırcık saçlarını ensesinden toplamış sakallı bıyıklı 24 yaşlarında bi adam.

Buradan çıkıp başka bir cafeye geçtim. Rahat kahvaltı tabağı ve bir fincan cay söyledim.
- Çaylar iki olabilir mi?
Bu da kim!
- Merhaba rahatsız etmiyorum ya?
Karışımdaki sandalyeye çoktan kurulmuştu.
- Yok canım Estağfurullah ben rahatsız ettim(!). Sapık etrafa milleti toplamadan masamdan kalkmak istermisiniz acaba ?
-Melis beni dinle
-Adımı nerden biliyosun
-Bence çok fazla kurcalama. Neden bahsettiğimi anladın sanırım küçük hanım hayatına bak bende seni rahatsız etmiyim.
Telefon elimdeydi çaktırmadan kamerayı açıp fotoğraf çektim.
-Şey abim nasıl..
- Melis kurcalama dedim
Masadan kalkıp uzaklaştı ah abi ah nasıl bi pisliğe bulaştın böyle..

Bi markete girip telefonu rica ettim ve Batuyu aradım. Yaşadığım olayı anlattım

-Benim telfonumu ele gecir fotorafını çektim.

-Woow çok zekice melis sen benden de zekiymişsin. Sabit hattan arama fikri çok mantıklı. Sana ulaşmak için farklı bir yöntem denememiz lazım evin adresini söyle gizlilik ayarları yapılmış kendi üstüme ait bi hat göndereceğim
-Evim olunca tekrar sabit hattan arayıp sana adresimi veririm.
- Dikkatli ol Melis
-İyi günler..

Saat 4 geliyordu. Arabadan bilgisiyarımı alıp bi cafeye oturdum. İnternetten kiralık daire araştırdım ama hepsi çok pahalı bu kadar şeyin altından kalkmam faturalar yemek içmek çok yüksek bir bütçe gerekir. 4 daire vardı kafamda not alıp tek tek emlakcıları aradım ve ikisine bu aksam 2 sine yarın bakmak için sözleştim.

Bu ev 2+1 güneş almayan rutubetli perişan halde.. Camlarına bakarken..
-Eğer anlaşırsan ev sahibi camları yaptırıcakmış.
-Aklımda bi kaç daire daha var ben size dönerim..
Höh be bu eve 700 liramı verilir bu nedir ya ben koca villayı 800 e kiraldım

Bu evdenden umutsuz bir sekilde ayrıldım. evin tadilat yapılması gereken o kadar yeri vardı ki kendi evim olsa uğraşmam.

Saat 9 akşam yemeği yemek için bir restaurant a girip bi samun balığı ve salata siparişi verdim. Bilgisiyarı açıp kalabileceğim butik otel araştırdım.

Kendimi yatağa attım
-offf çok yorulmuşum..

Saat 12' ye geliyordu. otelden çıktım ve güzel bir kahvaltı edip emlakçıları aradım ve saat belirledim hemen olsun bitsin istiyordum.

Diğerlerinden de berbattı.
Şimdi son şansım..
Bu ev diğerlerinden bi tık daha iyiydi. Ve kirası da daha makul evet olcak gibi
- Eğer evi beğendiyeseniz sizinle ev sahibiz görüşmek ister?
- Müsaitse hemen görüşelim. Ben hemen yerleşmek istiyorum.
- Tabiki siz eşiniz haber verin hemen ayarlayalım.
-Aa yok ben bekarım beyefendi. Öğrenciyim.
- Çok pardon Melis hanım bilmiyordum
-Hiç sorun değil. Siz ev sahibini arayın.
-Üzgünüm Melis hanım evimizi bekara kiralayamıyoruz..

Ozgonom molos honom ovomozo bokoro korolomoyoroz
yaa ben ne kadar şansızım. Şimdi ne yapıcam bakalım.
Okula geldiğimde karar vermiştim yurtta kalıcaktım. Çantamdan belgelerimi alıp öğrenci işlerine gittim. Herkes ya çok cool ya da cok kokoştu ortasımı tutturan bi varım sanırım.. Kayıt işlemlerimi tamamlayım okulun yurtduna geçtim inanılmaz imkanlar vardı burada ev aramakla hata etmiştim ancak yazın ne yapacaktım.
Tek kişilik odalar aylık 1200 liraydı off çok pahalı yıllık 12 bin lira yurt müdürüyle iyi anlaştık en güzel odayı bana verdiğini düşünüyorum. Okulların açılmasına 1 ay vardı. Tüm işlemleri yapıp 12 bin lirayı çektim. Bir yıllık peşin parayı verip belgeleri imzaladım bir ay olmasına rağmen eşylarımı yerleştirebileceğimi söyledi özel hizmet, yurt görevlileri taşırken ters ters baksalarda tüm bavullarımı odaya çıkarttılar. Pencerler boydan boyaydı büyükçe bir tek kişilik baza ve yine büyükçe bir gardırop vardı kötü bir perde vardı tek renk birde minik bir balkonum da vardı. Ayrıca kapıdan girince solda bir fortmento vardı. Ayakabılarımın yarısını sığdırabilirim.
Oda temizdi camların ölçüsünü alıp yuttan çıktım. Tuğceyi arayıp yaptıklarımı anlattım.
-Okulların açılmasına bir ay var Muğlaya geri dönücem evimi kiraladım. Acaba bir ay sen..
-Tabiki kalabilisin çok mutlu olurum. Beni inanılmaz mutlu edersin bekliyorum canım ne zaman geliyosun ?
-Bu akşam yola çıkarım. Ne zaman gelirim bilmiyorum görüşmek üzere
-Öpüldün canım dikkat et.

Bu kadar sevinceğini tahmin etmemiştim gidip ölcülerini verip tül ve güneşlik suparişi verdim bugün hallolması gerekiyor 3 saat içinde alabilirsiniz demesi çok mutlu etti beni birde sandık almıştım hafif ve büyük yurdun adresini verdim 3 saat sonra teslimat yapılmasını rica ettim . Bir şeyler yedim ve perdeleri alıp yurda geçtim onları astım hala gelmemişti sandık
Arayıp ne zaman geleceğini sordum 1 saate kadar geleceğini söylediler sıcak su vardı odada duş alıp üstüme abimin tişörtlerinden gecirdim altımada yüksek bel bi şort ayağıma nike larımı giydim ve yazlık ve baharlık kıyafetlerimi dolaba yerleştirdim ayakkabılarımı fortmentoya koydum sandıkta gelmişti onuda dolabım yanına koyup içine kıslık eşyalrımı yerleşrirdim üstüne bir örtü serip plaklar8 ve fotaraf çercevesi koydum yapıştırmalı olan diğer çerçeveleri odaya dağınık şekillerde astım çalışma masama kitaplarımı yerleştidim en sağ köseye bibloyu en sol köşeye masa lambamı ve üst raflara abimin babamın ve dedemin saatini koydum dolabın koluna annemin eşarbını astım bazanın altına iki bavulu sığdırdım 3. bavulu dolabın üstüne koydum. Diğer büyük bavula bir aylık kıyafet koydum. Bavulun en altından cıkarttığım nefresim takımlarını yatağa serdim bavulumu alıp odanın kapısını kitleyip çıktım. Saat 10 gelmişti emniyet kemerini bağlayıp yola çıktım.