Adını aynalara yazamadım sinirden kırarım diye
Adını duvarlara yazamadım zalimin biri boyar diye
Adını kalbime bile yazamadım ben ölünce organlarım bağışlanırda sen başkasının olursun diye...
*_*MURAT'IN AĞIZINDAN *_*
Aslında Nefes'in gitmesine izin vermeyecektim ama Mine'yi görünce dayanamadım. Tam istediğim eş sıfatına uyuyordu. Acaba bir sevdiği varmıdır? Aslında Nefes'e sorup öğrenirim ama Nefes hemen babama yetiştirir. 'Baba Murat birini seviyomuş' der.
Belki birgün biter ama bilmiyorum. Aslında Mine'den önce Nefes'in arkadaşı Zehra'yı seviyordum. Zehra'yı çok beğeniyordum ama yanlış anlama yüzünden bitti. Hatta bu olay yüzünden 2 ay boyunca Nefes benimle konuşmadı. Babama söyleyecekti. İnanılmaz bir şekilde yalvardım. Babama söylememesi için.
***
Lan interneti nerden kestik. Kesmez olaydık. Murat ve Berdan ayağa kalktılar. Salona geçtiler. Perdeleri hızla yere doğru çekip çıkardılar. Yerlere mısır, cips, halıların üstüne kola, meyve suyu..
Doğru mutfağa geçtiler. Bardakları tek tek kırdılar. Yıkanmış olan tabakların üstüne çorba döktüler. Tekrar salona geçtiler. Yastıkların içlerini dışına savurdular. Ev battı. Ben Mine' yi de alıp ikimizin uyuyacağı odaya geçtik. Murat ve Berdan'da akamızdan.
'Açın şu kapıyı. Temizleyin şuraları'
Bu Murat tam odun ya Berdan'dan farkı yok. Biz bu ikisini ikna edip salona yolladık.
Tekrar odamıza geçtik. Kapıyı kilitledik.
***
Sabah burnumuza güzel gelen kokular ile uyandık.
Her zaman ki rutin işlerimizi halledip, mutfağa gittik. Bide ne görelim.
Kendileri yemiş bide mutfağın duvarları un, domates olmuş. Bide not bırakmışlar.
'Biz kahvaltımızı yaptık. Size kolay gelsin :)'
Ben nasıl kötü oldum. Neyse ilk önce mutfağı temizledik. Sonra karnımızı doyurduk. Bu sefer salonu temizledik. Ev pırıl pırıl oldu. Sıra Berdan'ın odasına geldi. Mine'ye söyledim:
"Burayı ben toplayım mı ?"
'Madem çok istiyorsun toplamayı..."
Kafasına yastığı fırlattım.
***
Berdan'ın odasına girdim. Çok güzel kokuyordu. Odasında 6-7 tane not vardı. Hepsi benimle ilgili. Berdan'ın odasını güzelce temizledim, havalandırdım. Berdan'ın odasının içinde bir tane daha oda vardı. Kapıyı açmayı denedim ama açamadım. Acaba odada ne vardı ? Mine'ye bunu sormam lazım dı fark ettirmeden. Odayı temizledim, çıktım. Akşama mükemmel yemek yapmaya karar verdik.
"Mine"
'Efendim'
"Hani abinin odasının içinde oda varya "
'Eeeeee'
"O odanın içinde ne var?"
'O odaya hiç girmedim. İçinde ne var bilmiyorum. Hem abim beni oraya sokmaz.'
"Niye?"
'Bi kere gireyim dedim saçıma yapıştı.'
Berdan huy kapmış. Her önüne gelenin saçına yapışıyor. Ama benim o odaya girmem lazım. Berdan hep asık suratla dolaşıyor. Hiç gülmüyor. Bu böyle olmaz. Gülmesi lazım.
Arkadaşlar iyi okumalar...
Beğeni ve yorumlarınızı bekliyorum..
°_° '_' :):):)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sensiz Olmaz
Romance"Sevdasını gururuna yediremeyen Berdan'ın aşkını büyük bir şekilde itiraf etmesi. Ederse ne olur? Peki Nefes buna nasıl karşılık verir? Haydi BİSMİLLAH...
