"Peki ya konaklar?" Can sıkıcı olmaya başlıyordu ve sabırlı olmak için mücadele ediyordum. "Nerede olduklarına dair bir fikrin var mı?"
"Meadowcliff konakları mı? Orada mı yaşıyorsun?" Aniden ilgisini çekmeye başladım ve tekrar bana döndü.
"Teknik olarak evet. Gerçekten oraya gitmeye ihtiyacım var." dedim.
"Oraya gitmene yardım edebiliriz." Omzuma doğru baktı ve dudak büzerek öpücük sesi çıkardı. Saniyeler içinde etrafım üç erkek tarafından çevrildi. Hepsi çok uzundu. Özellikle bir tanesi son derece iriydi. Dövmeler, sıska kollarını boydan boya sarmıştı ve aniden kız ile konuştuğuma pişman olmuştum.
"Gençler, bu kızın Meadowcliff 'a gitmeye ihtiyacı var. Oradaki konaklardan birinde yaşıyor. Ona yardım edebiliriz, değil mi?" Bir bakıma bana sırıttı ve bu kesinlikle arkadaşça bir haykırış değildi.
~~~~~~~~
"Zengin bir kıza göre oldukça normal görünüyorsun." Kıkırdama tüm gruba yayıldı. İçlerinden bir tanesi -alev saçlı olanı üzerime doğru yavaş yavaş gelmeye başladığında korktum. İçimden bir ses koşmam gerektiğini söylüyordu. Geriye doğru adımlamaya başladığımda arkamda bana engel olan biri olduğunu hissettim.
"Evet. Siz insanların genellikle beehive saçları ve thick-ass bıyıkları var. Bunların içinde mavi röfleleri olan yaşlı adamlar da gördüm" ve bir kez daha anırarak gülmeye başladılar.
"Bence çok ateşlisin" arkamdaki çocuk kulağıma doğru mırıldandığında nefesim kesilerek ona döndüm. Bir beyzbol şapkası takıyordu ve direk olarak iki kulağın önüne yerleştirilmiş sakal yaması vardı. Alt dudağında gümüş bir halka piercing vardı. Gülümsediğinde sokak lambaları altında parlıyordu.
"Hormonlarınıza sahip çıkın beyler" kız araya girdi. Sigarasını yere atarak asker botuyla ezdi. "Ben Ali. Sadece tek l ile." diyerek elini bana uzattı.
"H-hoşmuş." kekeledim. El sıkışmayı reddettim. "Ama bence artık gitmeliyim. Bir arkadaşın beni almak için beklediğini hatırladım." Avcumun içiyle alnıma vurarak rol yaptım. "Yine de teşekkürler" Ali ve kırmızı saçlı çocuğun arasındaki boşluğu hedef almıştım fakat boşluk aniden kapandı.
"Kaba zengin kız." diye hamurdandı Ali, ellerini göğüsünde çaprazlarken. "Sana yardım teklif ediyoruz."
"B-biliyorum. Bunu taktir ediyorum fakat beni gerçekten bekleyen biri var ve bence benim için endişelenmeye başlamış olabilir."
"Korkunç bir yalancısın." Dedi başını sallayarak.
"Pekala. Yalan söylemiyorum. Şimdi müsaadenizle.." dedim. Kabadayılığa direnmeye çalışıyordum. Güçsüz görünmek istemiyordum. Bunu avantaja çevirebilirlerdi.
"Seni kim bekliyor? Erkek arkadaşın mı?" Diye dudak büzdü iki kulağının önünde de sakal yaması bulunan çocuk.
"Belki" dedim kararlılıkla.
"Meadowcliff çocuğu mu?" Ali'nin suratında alaycı bir gülümseme belirdi fakat anında kayboldu. "Bekle. Harry denen çocuğun başına gelenleri bilmiyorsun değil mi?"
Harry'yi tanıyorlardı. Soruyla beraber gözlerim genişledi. "Demek biliyorsun." diye onayladı. "Onun nişanlanacağı kız değilsin, değil mi?"
Güçsüz bir şekilde başımı salladım, Harry hakkında bu kadar çok şey bilmesi beni şaşırtmıştı. "Sensin!" diye sonuca vardı. "Bu neden seni hiç buralarda görmediğimi açıklıyor!"
"Eğer sakıncası yoksa gitmem gerekiy-"
"Senin erkek arkadaşın kendini beğenmiş göt herifin teki." Sözümü kesti. "Bunu ona ver" "Ayakkabıma tükürdüğünde geriledim. Teşvik edici kahkahası bir kez daha arkadaşlarına yayılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baby Doll (Harry Styles) {Türkçe Devam Kitabı}
FanficYozlaşmış toplumlarda, genç kızlar, erkeklere sırf zevk objesi ve arzularının karşılanması için satılırdı. Ama işler değişti. Ta ki zengin bir iş adamının şımarık oğlu ile Oyuncak Bebekler'in bükülmüş dünyasına girmeye zorlanmış, şanssız bir kızın y...