MULTİMEDYA; ŞAFAK :)
***
Aklım yerinden oynamıştı nasıl olur da demir beni öpebilir? Demir'i itmem ile dudağımı silmem bir oldu. Daha sonra koşarak masaya gittim ve çantamı alıp merdivenlerden çıkmaya başladım. Ağlıyordum... istemsizce. Saat kim bilir kaç olmuştu? Annem babam ne kadar merak ettiler şimdi. Taksi durdurmaya çalışırken birisi kolumdan tuttu ve çevirdi. Buseydi çeviren. Gözlerime baktı ve bana sarıldı. Busenin omzuna kafamı gömdüm ve ağlamaya başladım. Daha sonra taksi geldi ve buseden ayrılıp taksiye bindim oda hemen yanıma oturdu. Yolda giderken sadece ağlıyordum.
" Şafak... iyi misin?" dedi buse elini omzuma koyarak. Ses çıkartmadım çünkü iyi değildim iyi olamazdım!
Evin önüne gelince kapıyı açtım ve hızlı adımlarla kapıya doğru yürüdüm. Anahtarımı çıkarttım ve kapıyı açtım. Işıklar kapalıydı. Kapıyı sessizce kapattım ve ayakkabılarımı çıkartıp odama doğru gittim. Odama girdiğimde çantamı fırlattım ve gidip yatağıma oturdum. Daha sonra salondan sesler gelmeye başladı ve ışık açıldı. Annem veya babam, hemen yatağıma uzandım ve arkamı döndüm. Daha sonra birisi içeriye geldi ve üstümü örtüp alnıma öpücük kondurdu. Annem gelmişti kokusundan anladım...
Annem çıkınca bende yatağımdan kalktım ve dolabı sessizce açtım. Telefon ışığıyla pijamalarımı bulmaya çalışıyordum. Bulduktan sonra giyindim ve yatağıma uzandım. Uyumaya çalışıyordum ama uyuyamıyordum. Hayvan herif! beni nasıl öper ya üstelik ilk... of ya sabır.
Bende telefonu çıkarttım ve saate baktım yarım olmuştu. Gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım.
***
Sabah olunca kalktım ve aynaya baktım kendimden korktum. Rimen maskara hepsi akmıştı. Odamın karşısında lavabo vardı kapıyı açtım ve lavaboya doğru yürüdüm. İçeriye girdim ve yüzümü yıkadım. Şimdi kendimi rahatlamış hissediyordum. Yüzümü kuruttum ve aşağıya indim. Bugün de kahvaltı benden olsun! gerçi hiç keyfim yok ama neyse... Çayı astım ve salatalıkları yıkamaya başladım o sırada annem içeriye girdi.
"Günaydın kızım." dedi annem.
" Günaydın anne."
"Dün gece neredeydin meraktan öldük." dedi annem bana bakarak.
" Anne... ödev çok güzel oldu ama işte çok da uzun sürdü ne yapabilirim?" dedim anneme bakarak.
"Bir daha olmasın kızım baban meraktan her dakika başı nerede kaldı bu kız diyordu." Annem gülmeye başlayınca bende güldüm.
" Neyse hadi çık ben hallederim." dedi annem elimden bıçağı alarak.
" Bir şey lazım mı anne?" dedim kafamı çevirerek.
" Ekmek, kızım ama şimdi baban gider."
Temiz hava almam gerektiği için odama çıktım ve pijamalarımı değiştim. Renkli bir tayt ve eşofman üstümü giydim. Gözlüğümü de taktım ve telefonu aldım. Kapıyı açtım ve spor ayakkabılarımı bağlarken anneme bağırdım.
" Anne ben gidiyorum ekmek almaya." kapıyı kapattım ve asansöre bindim.
Binadan dışarıya adım atınca temiz hava çok iyi geldi. Hafif soğuktu. Ellerimi cebime koydum ve kulaklıkları çıkartıp müzik dinlemeye başladım. Yürüyordum daha sonra fırından ekmeği aldım ve eve doğru gittim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
>MAVİ GÖZ<
Mystery / ThrillerNe olurdu bir kere fotoğraflarını sevmek yerine yüzüne dokunabilseydim, fotoğraflarını yakınlaştırmak yerine sana yakından bakabilseydim, sana gülüşümü verdim, sana çocukluğumu verdim bunu bana çok görmemeliydin. Ama gördün. Ve ben bir saniyesini bi...
