3

18 2 0
                                    


Erkeklerin bu aralar popüler yabancı şarkılardan çalınca bütün erkekler sahnede boy gösterdi... Onun duruşunu hiç bozmayıp ayağa kalktıktan sonra ilk adımını atmadan önce pantolununu düzeltip elleriyle ceketini aşağı çektirirken onu dikizliyordum ....Çok hoş görünüyordu ... Murat'la epey bi eğlendikten sonra otururken beni farketti ve duraksadı ... Aptallaştım ... Daha önce gözlerimin derinliklerindeki yeşilliklerde böylesine güzel bir doğayla karşılaşmışcasına beni heyecanlandıran , yüzümün kızarmasına sebep olan bir erkek olmamıştı hayatımda ... O ilk heyecanımdı yani ... Şimdiden rüyalarımdaki hayali sevgili inşaa olmuş ve karşımda öylece bana bakıyordu ... Şimdilik aramızdaki diyolog cafede selamlaşmamızdı okadar ... İlerisi olurmu diye düşünürken , liseden beri benden hoşlandığını söyleyen Fırat önüme geçmiş ve bana dönük bir ses tonuyla  "benimle dans eder misin ?" sorusunu sorup , yüzüne bakmami saglamisti ... Onun orda olduğundan farkında bile değildim ... Ne ara yanıma gelmişti .... Necla , " hadi canım kırma çocuğu bir kerelik ,sıkılmadın mı oturmaktan ?" demesiyle bende isteksiz kalktım ... Dans ederken gözlerim yine Emir'i arıyordu fakat onu masasında göremiyordum ... Dansimiz devam ederken onu arkamda gördüm ve oda Necla'yla dansa kalkmıştı ... Allahım aklımdan neler uydurdum saniyeler içinde ve nasıl olur diye kaşlarım çatık halde sertçe bakıyordum... Karşımdaki Fırat da ağzımın içine girecek Gibi yaklaşıyor , onunla dansa kalktığım için beni pişman ediyordu ... Necla ve Emir'in aralarında birşeyler olabilir mi diye masaya oturup onları izlemeye başladım ... Emir isteksiz ama Necla sürekli bir sohbet kurma peşindeydi öle , görüyordum ... İkisi beraber benm oturduğum masaya doğru gelirlerken , Emir eliyle Murat' a ve sevgilisi Seda 'yıda alıp bu masaya gelmesi için işaret etti ... Emir tam karşıma otururken gözlerime içimi ısıtacak kadar sıcak baktığında , bende ona bakıp hayaller kurmaya başlayacaktım... Taa ki diplomaların dağıtılması için anons edilene kadar ... Teker teker sahneden diplomalarımızı aldık ... Bizi evimize bırakmayı teklif eden Emir 'i tabiki Necla kırmadı ve benide peşine sürükleyip arabaya bindirdi ... Evimi öğrenecekti , tedirgindim ... Ama yinede gözlerimi ona bakmaktan alıkoyamıyordum ... Dikizaynasından benim ona baktığımı farketti ve göz göze geldik ... Başımı öne eğdim ve utancimdan yine kizardim .... neclanin evi benim evimden daha yakın olduğu için onbeş dakika önce indi ve arabada emir 'le yalnız kaldik ... Kararlıydım , o konuşmadan asla konuşamayacatım ... umduğum gibi olmadı ve hiç konuşmadı ... hatta yüzüme bile bakmadı , Necla indikten sonra... okadar kötü hissettim ki , içimi bir hüzün kapladı ... Öyle soğuktu ki konuşmak için gram cesaret vermediği gibi birde bu tavrıyla beni içimdeki sesimle baş başa bırakıyordu ... Necla evimi tarif etmese ağzımı bıçak açmazdı .... Zaten evime getirdiğinde ona teşekkür ederken bile çekindim ve bana "rica ederim" derken bile yüzüme bakmıyordu ...ertesi gün güneşin yazı müjdeleyici sıcaklığıyla uyandım ... Şimdi anlamıştım rüyalarimin aniden yok oluşunu ... Şimdi sorularima cevap veriyordu hayallerim.... Mutlu bir sabaha merhaba derken burnuma gelen güzel kokuların sebebini merak ederek aşağı indim ... Ablam gelmişti ve günaydın deyip , öpe öpe sarildim .... Hayırdır sabah sabah bu güzel kokuların ve burada olmanın sebebi nedir diye sorduğumda Furkan 'ın doğum günü olduğunu söyledi ... tamamen unutmuş olduğumu farkettim ... Bir iki lokma peynir zeytin attım ağzıma ve bende yapılan işlere giriştim ... Sarma sarmaya yardım ettikten sonra ocağa koyar koymaz evi süslemeye başladım ... Furkan 15 yaşında olmasına rağmen hala çizgi film seyrediyor , hiç ergen değilmiş ve çocukmuş gibi hareketler sergiliyordu ... Onun en sevdiği çizgi film kahramanının tişörtünü aldım hediye olarak ... Şuan muhtemelen arkadaşlarıyla okulunun bahçesinde basketbol oynuyordur .... Genelde akşama doğru 6-7 gibi gelir eve o yüzden vaktim var... Annem ;"eda, akşam bahar yengenleride çağır ayıp olmasın " dediğinde morelim bozuldu ve istemeyerek " tamam " dedim .. Abimin eşi yengem ... Hiçte sevmem ... Abimi elde etmek için bütün oyunları denemiş , bana iyi davranmadiğı halde abime aramiz iyi gibi gösteriyordu ... Biz dört kardeş olarak birbirimize çok bağlı ve kıskanç yapılı olduğumuz için birbirimize karşı başkaları tarafından kötü sinyaller aldığımızda savunmaya geçerdik ... Bu küçükkende böyleydi .... Çünkü Kardeşlik bunu gerektirirdi ... Neyse mimiklerimi görmedikleri için telefonu elime aldığımda rahatça onunla dalga geçer gibi konuşabiliyordum ... Aşağı inip banyo kapisinin hemen karşısındaki komidinin üzerinden ev telefonu ile aradım ...telefonu açar açmaz ; "Alo , merhaba Annecim "
"Benim eda , nasilsiniz ?"
Sanırım yanında abim olucakti ki çok olumlu ve pozitif konuşuyordu ...
"AA merhaba canım iyiyiz sen nasılsın ?"
"" bende iyiyim sağol ,abime verebilir misin?" diye sordum ... Oda "tabi " dedikten sonra ... Abim aldı telefonu ...
"Efendim eda napıyosunuz ?"
"Ne yapalım abicim , akşam Furkan 'ın doğum günü hazırlık yapıyoruz , akşam gelin "
"unutmuşum , çok yoğundum bu hafta , tamam geliriz "
"Hediye almayı unutma "
"Tamam, herkese selam söyle "
"Baş üstüne "
Etrafı süsledikten sonra odama çıktım ... Telefonuma baktım ve Necla mesaj atmıştı ... Canının sıkıldığını ve gezelim mi diye sorduğunu yazmıştı ... Bende akşam Furkan 'ın doğum günü var istersen buraya gel kendi aramızda kutlayacağiz dedim... Hemen mesaji gördü ve
" oldu ozaman bizimkileride alıp gelsem , sorun olur mu?" diye sordu ...
Bende "tabiki olmaz " dedim ve "bekliyorum" yazdım ... Bi dakika!! bizimkiler derken kimden bahsediyordu acaba ... Partideki arkadaşlarından mi ?... Müthiş bir telaş ve merak kapladı içimi ... Akşamı zor ettim ....

TutsakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin