SAVAŞIN DİĞER ADI

277 79 20
                                    


Multimedyada Alez'in savaştan çıktıktan sonra ki haline benzeyen bir resim var.

Şarkıyı dinleyerek okuyun lütfen

₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩

Bayrağın rüzgarla yaptığı ezgi kulaklara müzik şöleni sunuyordu. Kimi bu ezgiyi zafer şarkısı olarak algılıyor kimi ise ölüm marşı olduğuna inanıyordu. Koskoca savaş alanı Darker Ordusunun sessizliği ile savaşıyor çığlıklar atıyordu. Bu çığlılar Alez'in kulağına ulaşıyor ancak çığlıkları duymamak için kendini başka şeylere odaklıyordu.

Binbaşı Punsat'ın gelmesi ile tüm savaş hazırlıkları tamamlanmıştı. Ona büyük bir teşekkür borçlulardı. Kafasındaki bu düşünceyi atarak
Ülkenin bayrağına baktı tekrar tekrar. Çığlıklar devam ediyor olsa da bayraklarına dikkatle bakmaya devam etti. Aslanın ağzındaki kılıç koyu yeşil ve siyah renkle uyum sağlıyordu. Karşısına gelecek olan düşman ordu tarafına baktı Alez. Bomboş alan kanla yıkanmak için beklemekteydi.

Düşmanlarını beklerken askerlerin sabırsızlanması ağzında ekşi bir tat bırakmıştı. Kayıpları elbette olacaktı ancak kayıpları kadar kayıp alacaktı. Bir yemin kondurdu dudaklarına. Can vermeye değil almaya geliyorum dedi defalarca.


Dalgalanan lacivert renkte olan yılanın ağzındaki yıldız parlıyordu. Bayrağın anlamı gücü ve sonsuz merhameti temsil ediyordu. Ne merhamet ama diye düşünmeden edemedi general. Hızlı ve güçlü adımlarla gelen düşman ordusunu süzdü. En önde olan kral cesur görünmeye çalışsada korktuğunu hemen anlayabildi Alez. Yazık diye düşündü. Kim bilir kimin gazına maruz kalmıştı. Dikkatini karşı orduya vermeden önce kendi askerlerine baktı. Askerlerin kalp atışlarının sesi duyuluyordu.

Heycan ve sabırsızlıkla geçen zaman dilimi nihayet son bulmuş ve herkesin yerine geçmesi ile kral atını sürmeye başlamıştı. Kralın yanında Savaşçı vezir,Alez ve Punsat vardı. İki kral orta noktada buluştu. Tiksindirici gülüşler katil suratlarda yer edindi. Kral Sifen ve Aryan Kralı Ander kılıçlarını tokuşturdu. Herkes kendine özgü asker selamını verdi. Her nefes bir sonrakini korkuyla bekledi.

Kral ve savaşçı vezirin gözleri Alez de biraz oyalansa da Alez umursamadı. Alışkandı bu bakışlara. Biraz kısmançlık biraz hayranlık doluydu hepsi de.

Geri dönmek için geldikleri yoldan geri döndüler. Her adımında katillik akan Kral en önde ilerlerken Alez en arkada daha yavaş geliyordu. Kral Sifen'in güvende olduğunu gördüğü an ani bir geri dönüş yaptı ve öncü birliği ile saldırıya geçti.

Sadece savaşçı kadınlara yer veren öncü grubu gören Aryan ordusu dalga geçercesine bakıyorlardı.Bilmedikleri bir şey vardı.O da bu öncü grubu bizzat Alez ve savaşçı vezirin küçük yaşlardan beri yetiştirdikleri askerler olduğuydu.

Atını son sürat sürdü ve ilk çarpışma başladı.Karşısında kim varsa ezip geçiyordu öncü grup.Katil yüzler ortaya çıkmaya başlamış bağrışlar yüzlerinde sinsi bir ifadeyle yer edinmişti. Savaşın yeni adı onlar olmuştu.


Her kılıç sesi kendine gelmesini ve daha güçlü olmasını sağlıyordu. Defalarca kılıcını sapladığı düşman askeri bıraktı. İnlemeler ,yarıda bırakılan çığlıklar ve daha niceleri. İşte savaş en kötü maskesini takmış ve ikinci çarpışmayı izlemek için tahtına oturmuştu. Tahtından Alez'i selamladı. Büyük bir zevkle öldürmeye devam eden Alez mutlulukla selamı karşıladı. Yeni adını ölüm yaptı.

Nefes nefese baktı meydana.Geri çekilme zamanı gelmişti.Alez kılıcını havada bir kez savurdu.Çıkan ıslık sesi ile geri çekilmeye başlayan gruba baktı Alez kayıpları yoktu. Arkalarından gelen gruba baktı ve orduya yaklaşmalarıyla okçular oklarını serbest bıraktı. Pek çok kişi ölmüş geri kalanlar ise Alez'in gazabına uğramıştı. Hiç vakit kaybetmeden Punsat ve emrindeki askerler atağa geçti. Aryan ordusu bir türlü saldırıya geçemiyor ve fazla kayıp veriyorlardı. Punsat ve ordusundaki askerlere destek olmak için Alez ve öncü birliği atağa geçmeye başladı. Alez önüne gelene kılıcını saplıyordu. Arkasından gelen Efsa mızrağını usta bir şekilde savuruyor Alyes ise zehirli okları ile düşmanı öldürmekten çekinmiyordu.

SİYAHIN KILICIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin