Bölüm 3

45 13 1
                                    

Kapıyı açtım .Karşımdaki kapıcı Mehmet Abiydi :( bir şey lazım mı ?dedi.Ben hayal kırıklığıyla sen miydin ?yok lazım değil dedim.Oda niye birini mi bekliyorsun? deyince tüm olanları ta bugünün sabahından anlatmaya başladım ve sonlara doğru Mehmet Abi esnemeye başlamıştı. Hıı iyi iyi dedi ve gitti. Ben yine heyecanlanmaya başladım yaklaşık 20 dk sonra kapıdan sesler gelmeye başladı meğer annemler ayakkabılarını çıkarıyormuş hemen koştum,ellerinden öptüm,sarıldım ve odaya geçtik.Uzun bir sohbetin ardından sahi siz içeri nasıl girdiniz diye sordum. E kapı açıktı dediler.Kapıcı Mehmet Abi gittikten sonra kapıyı kapatmayı unutmuşum meğer. Ben yine  annemlere her zaman ki gibi  lütfen benle yaşayın falan dedim.Onlarda kızım biz köy  hayatına alıştık buralarda yapamayız hem baban çalışıyor falan filan deyince ikna çabalarım boşuna çıktı.Televizyonu açtık,annem dizisini izlemek istedi.O sırada bir yanık kokusu geldi ama ben o sırada benim evimden geleceğini hayal dahi etmedim sonra annem yanık koktu sanki deyince aklıma fırındaki tavuğum geldi.Koşarak mutfağa gittim ki koku ve duman sarmış mutfağı annem ve babam da arkamdan koştular fırını kapattım ,camları açtım,biraz parfüm sıktım koku gitsin diye ve fırından tavuğu bir çıkardım ki kömürden farksızdı bunu yiyemeyeciğimize göre dışarıdan yemek söylemek dışında başka yapacak bir şey yoktu. Annemler halime kahkahalarla gülerken ben yine beceriksizliğime sitem ediyordum.Sonra  yemek geldi.Bir güzel karnımızı doyurduk ve annemin dizisi bitmişti.Ben herhangi bir kanalda açtım yılbaşı öncesi yapılan hazırlıkları falan gösteriyordu.Babam onu izlerken ,annem beni göz kaş işaretiyle diğer odaya çağırdı ve kapıyı kapattı.

Ben şaşkındım acaba ne oldu derken,annem her zaman ki gibi birisi var mı hayatında ?dedi.Ben gözlerimi devirip anne lütfen yine başlama deyince başladı duygu sömürüsüne yok ben seni dünya gözüyle telli duvaklı görmek istiyorum,yok ben torun istiyorum. Sen kendini böyle şeylerle meşgul etme deyip yanağından makas aldım. En hoşlanmadığı hareket buydu annemin  bana tam terlikle nişan alıyordu ki son anda paçayı kurtardım.İçeri geldiğimde babam televizyon başında uyuya kalmıştı.Annem onu dürterek uyandırdı ki kanal 10 dan geriye doğru saymaya başladı ve en son 3 2 1 dedi televizyondaki herkes coştu,yeni yıl çok coşkuyla kutlanmıştı.

Derken annemle babamın bir şeyler çevirdiğini anladım. Göz kaş işaretiyle ayağa kalkıp valizlerinin başına gittiler yanıma geldiklerinde annemin elinde bir hediye paketi vardı.Çok mahcup olmuştum çünkü ben hediye almamıştım . Annem paketi bana uzattı bende ne gerek vardı diyerek alıp açmaya başladım.İçinde bir cep telefonu vardı çok büyüktü ve son model bir şeydi ikisine de sarıldım ve ama ben size bir şey almadım yani aklımın ucundan bile geçmedi dedim.Babam yoksa sen o siyah tavuğu bize hediye etmemiş miydin ? diyerek gevrek bir kahkaha attı.Annem dirseğiyle babamı dürttü ve ne önemi var kızım umarım beğenmişsindir dedi ve devam etti bu arada saat çok geç hemen yatalım bak yarın işe gideceksin dedi.Ben yok anne sizinle vakit geçiricem hem patrondan izin alırım dedim.Fakat annem olmaaz dedi.Annem ne zaman olmaz derse o iş gerçekten de olmazdı.Mecburen işe gidecektim. Yatağımı uzanıp kısa sürede uyudum.

Sabah annemin öpücükleriyle uyandım harika patates kızartması kokusu geliyordu.Hemen yataktan fırlayıp yüzümü yıkadım güneş karları azaltmış ve havayı ısıtmıştı ,mutluydum :) Kahvaltıya indim anne eli deydiği belliydi hiç yemediğim kadar yedim ve sonra odama koştum kıyafetlerimi giyip annemle babamı öptüm ardından evden çıktım.Bugün mutluydum ve yürümek istemiyordum taksi parasını gözden çıkardım ve işe taksiyle gitmeye karar verdim.Kısa süre sonra ofise vardım.Ben ofiste sekreter olarak çalışıyorum .Beni ofise bağlayan tek şey en yakın arkadaşım,kardeşim,kankam her neyse MELİSA onu çok seviyorum.Melisa Arnavut kökenli ,minyon,kızıl saçlı bir kız çok yardım sever biridir.Fakat birde patronumuz Adnan bey 1,65 boylarında,göbekli,saçının önü kel,ince bıyıklı ,burnu Kaf dağında bir adam.O da beni işimden soğutmaya yetiyor.

Ofise girer girmez Melisa yanıma koştu.Ooo ilk defa bu kadar erken geliyorsun ne oldu ki hanımefendi dedi. Bende sana da günaydın ayrıca yeni yılın kutlu olsun dedim.Melisa hıı tamam canım seninde ee hadi soruma cevap ver yoksa senin sen olduğuna inanamam , sen Adnan Bey i mi özledin deyince. Bende sen benden daha erken geldiğine göre sen daha çok özlemişsin dedim gülerek ve şaka bi yana annemler geldi de şöyle oldu böyle oldu derken sohbet iyice uzadı.Sohbetin tam tatlı yerinde Adnan Bey ooo kızlar gün mü var kimi çekiştiriyorsunuz  bu kadar ,aşk olsun bana kısır yokmu deyince Melisa ve ben saygı duruşunda durur gibi dimdik durduk.Sesi o kadar kalındı ki ofistekiler bize bakıyordu.Hadi işinize dedi Adnan Bey ve arkadakilere dönüp siz ne bakıyorsunuz hadi işinize dedi Adnan Bey ve ellerini şaklatıp hadi hadi demeye devam etti.Herkesin önünde resmen rezil olmuştum.Melisa ya baktım onunda gözleri ateş saçıyordu .Masamıza oturduk ve işimize başladık her zaman ki gibi melisa ve ben birer fincan kahve aldık .Parmaklarımız klavye üstünde bir örümceği andırıyordu.Bir yandan da kahvemden bir yudum alıyordum.Saatler böyle ilerledi kar  erimişti .Havadaki güneş iyice saklandığı yerden ,bulutların ardından çıkmış yüzünü göstermişti.İşten çıkış saati geldi çantamı aldım. Eve doğru yürürken bir araba geldi ,afilli adam gaza bir basıyor ki ses herkesi rahatsız ediyordu .O sırada genç bir adam karşıya geçmek üzereyken bu araba kontrolünü kaybetti ,direksiyonu bir sağa bir sola çevirip karşıdan karşıya geçen adama bir çarptı adam havaya uçtu.  

HAYAL ETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin