12*Gitti...

378 31 13
                                    

  BERKE ANLATIYOR...

Sabah erkenden uyanıp dışarı çıkmıştım,bugün içimde bir umut vardı her şey daha iyi olacaktı emindim.Ayça'ya kendimi affettirecektim yavaş yavaş ,sonra da ona olan hislerimi itifar edecektim.Öncelikle ona sıfır bir iphone almak en iyisiydi.Çıktım önüme gelen ilk telefoncudan beyaz bir iphone aldım parası önemli değildi Ayça için her şeyimi feda edebilirdim.

Yolda giderken sıcacık kahve ve poğaça kokusu geliyordu,ona iyi bi kahvaltı hazırlamanın çok iyi olacağını düşünmüştüm poğaçaların en sıcaklarından birkaç tane aldım.Eve doğru hızla ilerliyordum.Çünkü Ayça'ya aldığım poğaçaların soğumasını istemiyordum.

İçeri olabildiğince sessiz girmeye çalıştım.Ayça'nın uyuduğunu sanarak kahvaltıyı hazırlamaya başladım,poğaçaları doğrarken farkettim ki ben gülümsüyordum,ıslık çalıyordum içimden şarkılar mırıldanıyordum.Ayça'nın bende bıraktığı etkiyi şimdiye kadar hiç bir kızda görmemiştim,aslında ikimiz de son derece farklıydık daha 15-20 gün öncesine kadar böyle kızlarla hayatta yapamayacağımı hiç benlik olmadıklarını falan düşünüyordum.

Vayyy beee!! kahvaltı bir harikaydı.En azından benim için öyleydi.Kahvaltıyı tek kişilik hazırlamıştım.Çünkü Ayça benim yanımda rahat olamıyordu ee tabi kız haksız da sayılmazdı.Masanın başına beyaz iphone'un kutusunu koyarak Ayça'nın uyuduğu yere gittim...

Neee Ayça yoktuuu...olamaz gene mi kaçırılmıştı...hayır çok saçma,hem bu sefer(ortalığa biraz bakındım ve) hiçbir eşyası da yoktu...olamaz AYÇA GİTMİŞTİ!!

Hiç bir tepki verememiştim sonra odada saatlerce oturdum onu bekledim... gelmedi...

Dışarı çıktım sürekli gözüm onu arıyordu,her yere bakıyordum ama onun gideceğini aklımın ucuna bile getirmediğimden olsa gerek çok büyük bir şoka uğramıştım,aynı zamanda hayal kırıklığına...

En azından bana bir açıklama yapmalıydı.Ben, ben bu kadar alçak biri miydim? Onun için bu kadar değersiz miydim?

Kaldırımın kenarına oturdum kafamı ellerimin arasına alarak bekliyordum.Evet onu bekliyordum o şimdi gelecek ve benimle kavga edecekti.

 Aslında belki de bu kızın gitmesi ikimiz içinde iyi olacaktı.O daha iyi bir hayat kuracaktı kendine kavgasız,dertsiz,tasasız.Bense ondan uzak kalarak onu unutabilirdim belki de eskisi gibi olur hergün farklı kızlarla günümü gün edebilirdim.Hem eski hayatımı da özlemiştim,eski vurdumduymazlığımı,eski eğlencelerimi,eski kavgalarımı ve ben eskiden ağlamıyordum Ayça hayatıma girdiğinden beri ağlıyordum ama evet evet onun gitmesi ikimiz için de iyi olmuştu...

Off kimi kandırıyordum ki ben hergün o salak tipli kızlarla takılmaktan bıkmıştım,eğlenmenin içip durmak ve birini dövüp durmak olmadığını anlamıştım ve uzun yıllar sonra ağlamanın gerçekten çok iyi olduğunu biliyordum yani ondan uzak kalmak bana iyi gelmeyecekti bunu biliyordum ama sadece kendimi kandırıyordum hatta kendimi bile kandıramıyordum ben Ayça'yı seviyordum çünkü....Ve sesizce akan iki damla yaş.Farkında değilmişim ağladığımın yerde iki küçük ıslaklık olduğunu görünce anlamıştım,benden uzak kalmak istiyordu,beni istemiyordu ve bu da benim canımı yakıyordu...

Acaba ben gerçekten sürekli yalnız kalmayı hakeden biri miydim?Galiba öyleydim.Ben Ayça'yı istiyordum.Çünkü biliyordum o benim herşeyim,herkesim olabilirdi ve tabiki ben de onun.

Ama bu imkansızdı şimdi,çünkü o gitmişti, o beni istemiyordu,benden uzak kalmak istiyordu ve bu yüzden gitmişti...

Ayağa kalkarken yüzümdeki ıslaklığı sildim ve geldiğim gibi geri gittim ,evin önünde birkaç dakika bekledikten sonra girersem daha kötü olacağımı hissederek uzaklaştım.Bara gittim her yer bana onu hatırlatıyordu ne yaparsam yapayım aklımdan çıkmıyordu.

Masaya oturduğumda çok geçmeden arkadaşlar toplanmıştı bile.Ve Pelin de kolumun altındaydı,aslında bu durumdan son derece rahatsızdım,sanki ben Ayça'ya ihanet ediyordum ama öyle değildi asıl Ayça bana ihanet etmişti.Mutluymuş gibi gözüküyordum,en azından zorla da olsun gülebiliyordum taki o salak Pelin'in sorusuna kadar:

-Noldu aşkım o kibar kıza fazla dayanamadın galiba,çalışmıyor ya?Gülen yüzüm bir anda asılmıştı elimi Pelin'in omzundan çekerek yüzüne susması gerektiğini belirten bir bakış attım,hemen başını yere eğdi gruptakilerden Mehmet durumu anlamış olacak ki hemen konu değiştirdi çok geçmeden her şey unutuldu  ama ben,ben hala unutamıyordum onu..Gelmeyecekti,emindim onu sonsuza dek bir daha göremeyecektim..

Pelin'le dip dibe durmaktan gerçekten çok sıkılmıştım,işlerim var bahanesiyle hemen masadan kalkıp kendimi dışarı attım..Biraz etrafta boş boş dolandıktan sonra temiz hava iyi gelmişti.Ama bana en iyi gelen şey her ne olursa olsun Ayça'ydı...

1 HAFTA SONRA...

 O günden sonra tam bir hafta geçmişti ama ben hala kendime gelememiştim,üstelik şimdi daha da kötüydüm.Eve bir kez bile uğramamıştım sürekli barda kalıyor sürekli içiyordum,ama içmek bile bana Ayça'yı onun yokluğunu unutturmuyordu.Ama ondan ümidimi kesmiştim artık,gelmeyeceğini ve beni istemediğini anlamıştım...

''vayy,vayy,vayy Berke bey dağıtmışız gene'' ani bir refleksle kafamı çevirdim,off bu kadar zaman sonra bu da nerden çıktı yaa.Zorla gülümseyerek ve yapmacık tavırlarla:

-Vayy Soner bey nerelerdeydiniz böyle?sümsük şeyy, sırıtarak cevap verdi:

-Ne o yoksa beni çok mu özledin?Bu yüzden mi bu kadar dağıttın? (yaaa yaaa ne demezsin yokluğunda ölüp kalcaktım az kalsın sümsük işte):

-Tabi olum anlat bakalım nerelerdeydin?:

-Tatildeydim ya kafa dağıttım biraz,canım sıkkındı da,sırıtarak devam etti:

-Olum bir sürü kız indirdim hepsi de çok çıt...lafını tamamlamasına izin vermeden atıldım:

-Eee Elif?Hiç istifini bozmadan:

-Bana göre değil.Diyorum işte bu çocuk gerçekten sümsüğün teki tamam ben çok kız değiştirdim çok sevgilim oldu falan ama ne biliyim işte onunki çok daha farklıydı yani,bir şey söylememi beklemeden devam etti:

-Eee Ayça nerelerde?bu soruyu ne zaman soracak diye bakıyordum ben de,ama ben şimdi ona ne diyecektim ki en iyisi her şeyi baştan sona adam akıllı anlatmaktı,bir dakika adam akıllı mı? bu tabir şu anki halimdeyken bana biraz ters galiba neyse başladım anlatmaya:

-Ayça benim yüzümden kaçırıldı,ağzını açtı tam bir şeyler söyleyecekti ki konuşmasına izin vermeden her şeyi bir nefeste anlattım:

-Ayça benim yüzümden kaçırıldı aradan  5 gün sonra falan onu kurtardım ama çok fazla dayak yemişti zaten eski durumunu biliyorsun  ,1 hafta önce gitti yani gitmiş bana bir şey söylemeden...Telefonunu kırmıştım kaçırıldığını öğrendiğim zaman yani beni biliyorsun kızınca elime ne geçse tuz yaparım Ayça'nın telefonu da tuz olmuştu işte o yüzden arasak bile ona ulaşamayız yaa aslında isterse tekrar gelmesin,benim yüzüme bir daha bakmasın ama ne durumda merak ediyorum Soner.O  işten de ayrılmıştı...

Soner şaşkın:

-Şimdi nerde kalır ki,gidecek bi yeri de yoktu,diyordu ama anlamıştım fazla da umursamamıştı.O an Ayça bu salağın gerçek yüzünü görsün de nasıl salak birinden hoşlandığını anlasın istemiştim.Ayça bunun neresini beğendi diye Soner'i süzerken o sümsüğün sözüyle deliye dönmüştüm bile:

-Tüh be çok da çıtır kızdı..

Benim Tarzım Değilsin.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin