"Aklından ne geçiyor .. adın neydi?"
"Sandy bana Madison de."Sandy başını sallayarak gülerken logan "madison planda anlamadığın bir kısım var mı?"
"Hayır yok. Sanırım ikinizi de affettim."
Logan gülerek "zaman doldu yola çıkın. Herhalde elindeki şansı bardan kovularak harcamak istemezsin."
"Gerçekten teşekkürler." Masadan kalkarak Sandy le Logan a el salladım.
***
Barın önünde arabayı durdurdu. Marcus a döndüm. Ya içlerinden biri beni yakalasaydı.
"Planın dışında sakın aptalca birşey yapma."
"Eğer biri beni yakalayacak olursa benim için gelirmisin?"
"Seksi elfin peşini kolay bırakacağımı sanmıyorsun umarım."
İkimizde kahkaha atarken
"Birincisi bana seksi deme. İkincisi bana artık şu lanet büyüyü yap."
"Peki emredersiniz leydim."
Bana uzanarak bir kolye taktı ufak ama dikkat çekiciydi.
"Tanrım marcus harikasın bunu her zaman kullanabilirim."
"Evet insanlara karşı kesintisiz etki ama büyücüler ve kurtlara dikkat et."
"Asla bir büyücü veya kurtla yakın mesafeye gelme. "
Biraz duraksadıktan sonra onayladım.
"Başını belaya sokma sana ihtiyacımız var." ona gülümsüyerek arabadan çıktım.
***
"Bu hangi masaya gidiyor Edd"
"Şu duvar kenarındaki." Onaylayarak tepsideki içkilerle kalabalık kenarından ilerledim. Bu geçen gün kaçarken çarptığım o adamdı ve yüzünde koca bir gülümseme vardı. İki birayı da önüne bırakarak. "Geçen gün için çok teşekkür ederim."
"Otursana."Gülümseyerek karşısındaki tabureye oturdum. Sonuçta planı uygulamak için daha zamanım var. "Geçen günden anladığım kadarıyla iyi büyü numaraların var. Büyücüsün öyle değilmi?" Zaten yayık olan sırıtışı daha da büyüdü.
"Melez." "melez?"
"Evet melez babam kurt annem büyücüydü" "ama tüm melezler ve aileleri idam ettirildi sanıyordum"
"Bende tüm elfler öldü sanıyordum." İkimiz de gülümsedik.Kafasıyla onaylayarak etrafa bakındı. "Sen..sen yanlız mısın?"elindeki içki bardağını ağzına yaklaştırarak "öyle görünüyor." Sonra içkiyi fondipledi.
Elime doğru uzanarak bir kalem ile elime telefon numarasını yazdı. Açıkçası bunu beklemiyordum.
Anlamsızca ona baktım "ne zaman yardıma ihtiyacın olursa ara." Bende kalemi alarak onun eline telefon numaramı yazdım. Şu telefon şeyini sevmeye başlamıştım. "Sende öyle" Gülümseyerek masadan ayrıldım.
Burda şu an çalışmamın tek nedeni Ethan dı. Ama onların bölümüne gitmeyekorkuyordum. Plan vakti gelmişti ve bunu eski Ethan'a borçluyum.
Karanlık çökeli yaklaşık iki saat olurken tekrar edd in yanına döndüm.
Edd i oyalayacak olan kadına göz kırparak ikisinin arasına girdim. Bana sinirli bir bakış attı.
"Sadece bir soru soracağım."
Kadına gülümseyerek birşeyler söyledikten sonra bana döndü."bar sahibi burda mı?"
Bir saniye dona kaldıktan sonra "siktir az kalsın unutuyordum. Bu tepsi VIP bölümünde son masaya benim için götürürsen sana borçlanırım. Bunu kaçırmamam lazım."
Gülümseyerek tepsiyi aldım. Arkamı döndüğümde çoktan tekrar konuşmaya dönmüştü.
Elimde tepsiyle bir süre bekleyerek yavaşça kalabalık arasında üst kattaki güvenliğin kenarından geçerek kendimi aniden bu bölümde buldum.
Neredeyse kulaklarımı sağır edecek kadar yüksek sesle Avril Lavigne nin 'bad girl' şarkısı çalıyordu. Soru şu ben bu kadar rahatsız oluyorken kurt lar nasıl normal dinliyebiliyor?
Hafif sisli ve neon sahne dışında diğer insanları görmek zordu. En arka masaya baktığımda bir gurup kendi arasında gülüyor. Birkaç erkeğin kucağında kız vardı.
Tam ileri titrek bir adım atmıştım ki durdum ve derin nefes alarak biraz gerçek ben den tavsiye ile kendimi onun ellerine bıraktım.
Sen Nox sun ve Natalie sürtüğü sana artık dokunamaz. Git ve ona geri döndüğünü göster. Kenara çekil bunu yüz yıldır bekliyorum.
Üzerimdeki siyah mini şort ve uzun çizmeleri sevmiştim ama üstümdeki straplez gecelik gibiydi ve sexi gözüktüğünden şüphem yoktu.
Bir adım daha attığımda birkaç göz bana dönmüştü. Hızlıca küçük kalabalığı bölerek arkaya doğru ilerledim. Masadaki gözler bana döndüğünde tepsiyi bıraktım herkes aval aval bana bakıyorlardı.
Ethan da en son bana baktığında kaşlarını çatması bir oldu.
Natalie gözlerini sonuna kadar açıp sanki inanamayarak bakıyordu.
Aniden Natalie "a-a.." bu takılmasına karşı sözünü keserek.
"Çiao N " diyerek bu kattaki lavaboya doğru kalabalık arasından ilerledim. Kalabalık kastım hepsi çıplak kızlar dı sadece sayılacak kadar erkek vardı.
Dar ve soğuk koridorda ilerlerken şarkı sesi kendi topuk sesimi duyacağım kadar azalmıştı.
Soğuk kulpu iterek yalnızca tek ışıkla aydınlanan boş ve büyük lavabo da sadece yerlerde birkaç peçete parçası ve birde .. uh dikkatini topla.
Şu zamanların klasikleşmiş bir şey olduğunu bilerek ellerimi kendimi aynada görebilecek şekilde tezgaha koydum.
Kapının açılma sesiyle kendimi duvar ile bir bulmam bir oldu.
O kadar hızlı ve sert nefes alıyordu ki bu bile X i geri kaçırmaya yetti.
"Ne yaptığını sanıyorsun sen?!"
Ellerini boynumun iki kenarında duvara koymuştu ve orda göçük oluştuğuna emindim.
Gözlerimin dolması na izin vermedim. Sağ bileğimi hissedemeyeceğim kadar sert sıkarak bana bağırdı.
"Bana cevap ver!" Tuttuğu elimi hızla duvara vurduğunda bu sefer göz yaşlarım istemsiz akmaya başlamıştı.
"N-neden bana böyle davranıyorsun yanlış hiçbir şey yapmadım b-ben.."
Sözlerim korkudan ve nefesim in sıkışması ndan gelen hıçkırığımla elimi yavaşça gevşetti.
"B-ben sadece seni ölü sandım ve.. ve ormana kaçtım ve tuzağa yakalandım.. son-sonra bir saniye sonra hersey yok olmuştu iki büyücü beni buldu ve sonra seni gördüm yüzüme bile bakmıyordun."
Birkaç titrek nefes alarak "Bu benim için çok fazla artık ne algılayabiliyorum ne anlayabiliyorum .."
Duvara dayanıp aşşağı doğru kaydım. Sadece benim ağlama seslerin duyuluyordu.
"Neden?"
"Senin gerçek.." "Hayır benle yüzleşmekten korktun neden?" Biraz bekledikten sonra. "Bak sen yokken çok şey değişti." "Bana böyle davranmanmanı gerektirecek ne oldu? Bana böyle davranmazdın bir kez bile İncitmedin. "Sessizlik hala devam ettiğinde. "Benim için Ethan öldü." "Natelie de o gece diriltti."
Ne? Oh Hayır.
Kolye yi çekip kopararak cebime koydum.
Ayağa kalkıp hızla çıktım. Ve bana bakan herkes bana bakarken hızla merdivenleri indim.
Jack in masasında öpüştüğü kızı saçından çekerek kaldırdım. Ve ardından jack ı yakasından çekerek kaldırdım ve öpmeye başladım.
"Bana bir iyilik yap ve beni sarhoş et."
***

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Noctis
FantasyYüz yıl boyunca bir heykel olduğunuzu düşünün. Yüz yılın sonunda tekrar yaşama ayak uydurmak kolay olur. Ancak siz yokken geçen olaylar ve zaman...