Ugur Bocegi İle Kara Kedi

3. Bölüm

Gördüğüm ne miydi?
Hiç bir fikrim yok anlatayım.
Uzun boylu çok uzun böyle neredeyse 5 metre vardır resmen. Yarı insan yarı canavar yada dinozor hiç bir fikrim yok. Ona bakarken neredeyse yere duruyordum ama sağolsun Kara kedi geldi ve ben düşmeden önce beni tutu.

Uğur böceği:
-sağol Kara kedi
Kara kedi:
- önemli değil uğur böceği galiba bu sefer işimiz zor gibi
Uğur böceği:
- malesef ki öyle

●●●●

Kısa süre sonra canavarı yendik. Ikimizin kollarında yaralar vardı. Benimki azdı Kara kedinin daha fazla yarası vardı herşey normale döndüğünde onun yani gittim. Kolundan tutum ama çok ağırdı.

Uğur böceği:
- hadi gel seni hastaneye götüreyim
Kara kedi:
- gerek yok uğur böceği sadece hafif sırıklar var o kadar
Uğur böceği:
- hafif sırıklar öylemi o yüzden kollarından şu alıyormuş gibi kan akıyor

Onu dinlemeden zor da hastaneye götürdüm. Doktor yaralarına bakarken bende yanında onun elini tutuyordum.(baygınken elini tutuyor.)Bir süre sonra işlerini bitirdi sonra birlikte onun yanından ayrıldık.

Doktor:
- uğur böceği, kara kedi çok sayıda kan kaybetmiş. Ama şu an durumu iyi serumu bitince Bir daha kontrol ettikten sonra isterseniz gidebilirsiniz. Bu arada senide bir kontrol etsek iyi olur. Hadi odama gidelim.
Uğur böceği:
- Peki doktor bey

●●●●

Bir süre sonra Kara kedi gözlerini açmaya başladı. Hemen yanına koştum.

Uğur böceği:
- Kara kedi sen iyimisin?
Kara kedi:
- ne oldu bana, neredeyim?
Uğur böceği:
- hastanedesin kotulestin bende seni buraya getirdim.

Doktor içeri girdi.

Doktor:
- hastamiz uyandığına göre gidebilirsiniz tekrar geçmiş olsun.

Bir süre sonra hastaneden çıktık. Yolda yürüyordum ve herkes bize bakıyordu. Onları umursamadan yürümeye devam ettik.

Uğur böceği:
- seni nereye bırakayım kedicik?
Kara kedi:
- eyfel kulesinin oralara bırak beni sonrasını ben hallederim.

Onu eyfel kulesinin oraya kadar götürdüm. Bir süre daha yürüdükten sonra durdu ve bana döndü.

Kara kedi:
- Herşey için sağol uğur böceği sanirim sana borçlandim.
Uğur böceği:
- Evet biraz öyle oldu sanırım ama önemi yok sevdiğim kişilerin zarar görmesini hiç sevmem.
Kara kedi:
- sevdiğin kişilermi?
Uğur böceği:
- hemen ümitlenme Kara kedi neyse sonra görüşürüz çok yorgunum her halde eve gidiyoruz gitmez uyuyacağım.
Kara kedi:
- Ben de şey acaba uğur böceği akşam 9 da burda bulusabilirmiyiz?
Uğur böceği:
- Peki olur kendine dikkat et olur mu?
Kara kedi:
- tmm sende

Onun yanından ayrıldım ve direk eve gittim. Evde kimse olmadığı için rahattım. Akşam yemeğine kadar uyumaya karar verdikten sonra geceliklerimi giydim, yatağıma geçip güzel bir uyku çektim.
Uyandığımda saat 7:30 du. Tikki yanımda yoktu acaba nerde olabilirdi diye etrafa baktım ama hiç bir yerde yoktu.

Marinette:
- tikki neredesin?

Kisik kısık sesler geliyordu.

Marinette:
- tikki ses ver, neredesin?
Tikki:
- mari-marinette burdayım

Sesin geldiği yöne doğru ilerledim.

Marinette:
- neredesin?
Tikki:
- burdayım

En sonunda onu buldum ve sıkıştığı yerden çıkardım. Kendine geldikten sonra ona sarıldım.

Marinette:
- Neden oraya girdin?
Tikki:
- Ben orda bir ses duydum seni uyandiricaktim kalkmasın bende tek başıma oraya gittim ve sonrada orda kaldım.
Marinette:
- şimdi iyimisin?
Tikki:
- iyiyim ma acıktım
Marinette:
- tmm sana kurabiye vereyim bende kendime yemek yaptıktan sonra Kara kedi ile buluşmaya gidelim

Aşağıya indim. Tikki masadaki kurabiyeleri en yerken bende kendime yemek hazırlamaya başladım. Hazırladıktan sonra hepsini yedim ve bulaşıkları toplayıp makinası attım. Sonrada odama çıkıp giyindim daha vakit olduğundan Alya yi aradım...

ADRİAN

Uyandığımda akşam yemeği hazırdı. Aşağıya inip yemeğimi yedikten sonra. Odama tekrar çıkıp saate baktım 8 olmuştu bile plagg uyuyor uyurkende sayıklıyor. Ne mi ayikliyor du ne olabilirdi ki tabiki kamambert diye sayıklıyor du. Onu uyandırmak zor oldu ama peynirin kokusunu alınca direk uyandı. Biraz banyo yapsam iyi olucak diye düşündükten sonra kısa bir duşa girdim. Çıktığımda 8:30 du. Hemen hazırlandım ve eyfel kulesine gittim. Daha uğur böceği gelmedigi için manzaraya bakmaya başladım. Kısa süre sonra kolumda bir el hissettim irkildim ve arkamı döndüm. Uğur böceği gelmişti.

Uğur böceği:
- nasılsın?
Kara kedi:
- iyiyim sen?
Uğur böceği:
- iyi bende

Biraz sesiz kaldık sonra

Kara kedi:
- hadi gezelim
Uğur bocegi:
- Peki olur

Eyfel kulesindeyiz inip çatılarda atlaya atlaya etrafa bakip, geziyoruz. Sonra uğur böceği bir sokağa iniyor bende onun arkasından iniyorum. Birşey görmüş gibi etrafa bakıyordu.

Kara kedi:
- birşey mi gördün böceğim?
Uğur böceği:
- şu böceğim lafını kesermisin lütfen ve evet aşağıya bakarken bir karalti gördüm sanırım ama burda da hiç bir şey yokmuş. Hadi gidelim o zaman.
Kara kedi:
- uğur böceği beklesene bence artık kimliklerinin öğrenmeliyiz
Uğur böceği:
- olmaz Kara kedi lütfen
Kara kedi:
- hadi ama lütfen kim olduğunu çok merak ediyorum. Ben asla kimseye birşey söylemem eğer bundan korkuyorsan-

Sözümü kesti ve:

- Bak Kara kedi bu öyle birşey değil bu maskenin arkasındaki kişi tahmin ettiğin kişi değildir bundan çok eminim ben senin birine soylemiceginden eminim bundan hiç bir şüphem yok ama maskenin arkasındaki kişi hiç istemediğin bir olabilir ve ben bunu riske atmak istemiyorum.
Kara kedi:
- peki ama daha ümidimi kaybetmedim kesinlikle senin kim olduğunu ogrenicem
Uğur böceği:
- seni bilirsin ne yapmak istiyorsan yap ama benim artık gitmem gerekiyor.
Kara kedi:
- Tamam hoscakal
Uğur böceği:
- görüşürüz Kara kedi

O gittikten sonra bende eve gittim. Ve derin bir uykuya daldım.

MARİNETTE

Eve geldikten sonra derin bir nefes alıp verdim ve uyudum.

817 kelime

*DUZENLENDI*