İpleri Dolaşmış Uçurtmalar Misali

5.8K 660 237
                                    

#tatildeyim telefonu çok elime alamam hazırken yayınlayayım dedim kıymetimi bilin...#

"Sende bazen,üzüldüğün için mutlu oluyor musun?"

Yattığım dizde kafamı arkaya doğru eğip gözlerimi Jimin'e diktim.

"Ne?"

Ellerini saçıma dolayıp konuşmaya başladı.

"Mesela,eski bir resmi görünce hissettiğin burukluk.Uzun zaman önce severek dinlediğin bir şarkıyı duyduğunda ilerleyen ritimle beraber sözlerin yarım yamalak aklına gelişi.Bir şey ararken,kaybettiğini sandığın bambaşka şeyleri bulmak ya da.Böyle hüzünler seni de mutlu etmiyor mu?"

Jimin'in böyle konuşması,hoşuma gidiyordu.Şu an onun evinde, koltuğunda,o oturmuş ben ise dizine yatmış ve Taehyung'un olmayışının yarattığı sessizlikten yararlanıyorduk.Ayrıca Yoongi ile planladığımız kamp tarzı şey benim ağlayışım ve yaptığı sikiklik ile son bulup apar topar dönmemizi sağladığı için bu sessizlik ve onunla konuşmak iyi geliyordu.Jimin'e cevap vermeden,devam etmesini bekledim.

"Bir şeylerin hayatından çıkamayışı biraz güzel aslında.Sende anısı olan her şeyde senden bir parça vardır bence."

Anlamamıştım.

"Nasıl yani?"

"Yani,diyelim ki sen ve ben.Küçükken birbirimizi tanıdığımızı varsayalım.Beraber kırmızı bir uçurtma uçurduğumuzu.Yıllar sonra da bağımız kopmuş olsun.Ben,yada sen,ne zaman uçurtma görürsek görelim aklımıza o anı gelecektir.Kimse için bir anlam ifade etmeyen o basit uçurtma,seni ve beni taşıyor aslında.Belki de böylece ölümsüz oluruz.Ne dersin?"

Hem optimist,hem realist hem de pesimist konuşuyordu.Yattığım dizde yan dönüp elimi yanağımın altına koydum.

"Peki,o uçurtmayı asla göremezsek?Ya da ölünce ne olacak?"

"Uçurtmayı asla görememek bence önemli olmazdı.Sonuçta,o anı hep orada kalacak.Aynısı biz ölürsekte geçerli.Anılar ölmez Jungkook.İnsanlar bu yüzden anı yaşayın derler ya.Sesler,insanlar,mekanlar her şey unutulur.Beyin vefasız.İlk önce sesleri unutursun.İnsanların hayatından çıkması ise daha kolaydır.Ve bir mekan senin için bir kaç saat sonra bile bir anlam ifade etmeyebilir.Yıllar sonra o mekanın ismini hatırlamayacaksın.Kahve içtiğim pembe koltuklu bir dükkan vardı diyeceksin.Anı olan,kahve içişin aklında kalacak.Fakat pembe koltuklu dükkanın adını asla hatırlamayacaksın.Kahve içtiğin bir yer olarak hafızanda yer edinecek,o kadar."

"Peki içtiğim kahve çok güzelse ve bu sayede dükkanın adını unutmazsam?"

"İsminin aklında kalmasını sağlayan şey yine kahve olacak.Yaşanmışlıklar bir şeyleri önemli kılar.Eğer oradan kahve içmemiş olsan belki de orayı asla bilmiyor olacaktın.Orayı hatırlamanı özel kılan,orası oluşu değil.Beğendiğin kahveyi orada içiyor oluşun."

Mantıklı konuşuyordu.

"Yeteri kadar anısı olmayan birine ne tavsiye verirdin?"

"Her anı özel kılmasını söylerdim.Özellikle bu birisinin adı Jungkook ise."

"Nasıl özel yapmam gerektiğini bilmiyorum.Sanırım hiç özel anım olmadı."

"Bir şeyin özel olması,nesnel değildir.Sen asla unutmam diyorsan,o özel olacaktır.Bir düşün,neyi unutmazsın?"

Beynimin kıvrımlarını zorladım.

"Bir keresinde,Jinhwan ile okuldan kaçıp dondurma yemeye gitmiştik.Pahalı bir dondurmaydı ve her zaman yiyebileceğimiz bir şey değildi.Hava çok sıcaktı ve sınavlarımız yeni bitmişti.O gün kendimize ödül olarak o dondurmadan almıştık.O gün bugündür de her sınav bitiminde kaçar ve o dondurmayı yeriz.Pek abartılacak bir şey değil fakat ileride o dondurmayı görürsem ve Jinhwan hayatımda olmazsa,o dondurma onu bana getirecektir.Değil mi?"

Your Lover Boy ℘JiKookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin