Bölüm 7: Kurtulacağız

391 24 10
                                    

Telefonumu cebimden çıkarıp saate baktığımda 3 olduğunu gördüm ve sessizce bir küfür savurdum. Camila mı? O ise bana yaslanmış uyuyordu. Fazla incitmeden onu uyandırmaya çalıştım. "Camila. Camila...Camila, uyan bebeğim." gözlerini araladığında gülümseyip ona baktım. "Artık gitmeliyiz." dedim. "Tamam." dedi ve kalkmaya çalıştı.

Kalkmasına yardım ettim ve onu arabaya taşıdım. Kendim de bindikten sonra yarı uykulu bir biçimde Camila'nın evine sürdüm. Geldiğimizde onu arabadan çıkardım ve evin önüne getirdim. Anahtarlarının yerini sormadan direk arka cebine baktım ve anahtarlarını buldum.

Sonra da sırıttım ve kapıyı açtım. Anahtarları masaya bırakıp kapıyı kapattım ve Camila'yı odasına götürdüm. Yatağı açıp onu içine koydum ve ayakkabılarını çıkardım. Sonrada anlından öptüm ve çıkmak için arkamı döndüm ama Camila bileğimi tuttu.

"Gitmeni istemiyorum Lauren. Bu gece benimle kal." dedi. Onu kıramadım ve ayakkabılarımı çıkarıp yatağa girdim. Bana sarılıp kafasını göğsüme koydu. Bende kafasını öptüm ve ona sarıldım. Yaklaşık 1 saat onu izledikten sonra da uyuyakaldım.

###

Lanet güneş ışınları yüzünden mükemmel uykumdan uyandım ve Camila'ya baktım. O da uyanmış bana bakıyordu. Birden gülmeye başladık. "Günaydın lolo." dedi. "Günaydın Camz." dedim. Sonra Camila kalkıp tuvalete girdi. O çıktıktan sonra da ben girdim. "Sen dolabımdan rahat bişeyler giyerken bende aşağıda kahvaltı hazırlamaya çalışıyor olacağım Lauren." dedi ve gülerek aşağıya doğru ilerledi.

Dolaptan uygun bir şeyler bulup giyindikten sonra aşağıya indim ve Camila'yı resmen savaşırken gördüm. Arkadan gidip ellerimi beline sardım ve omzundan tezgaha baktım. Ellerimi tuttu ve kafasını kafama bastırdı.

"Yumurta kabuklarıyla pişirilmez Camz. Bunu bilmiyor muydun?" diyip güldüm. O da tatlı ve sinirli bakışlarını yollayıp yüzüme un döktü ve gülmeye başladı. Öksürürken gizlice elime un alıp bende ona fırlattım.

Birbirimize un atmaya devam ederken onu kollarından yakaladım ve tezgahla arama aldım. Nefes nefese kalmıştı. Şimdi o benim dudaklarıma, bende onun dudaklarına bakıyordum. Başka bir kız olsa hiç tereddüt etmeden öperdim ama... Bu Camila'ydı ve o istemeden bir şey yapmazdım. Yavaşça yaklaşmaya başladım. O da yaklaşıyordu ve sonunda dudaklarını dudaklarımda hissettim. Tarif edilemez bir duyguydu.

Bir süre sonra nefes almak için ayrıldık ve alnını alnıma dayadım. "Seni seviyorum." dedim. "Seni seviyorum." artık cidden acıkmıştım ve "Şimdi masaya otur ve benim kahvaltıyı hazırlamamı bekle. Sana bırakırsak aç kalacağız çünkü." dedim ve güldük.

Yüzümüzü temizledikten sonra Camila'nın dağıttığı tezgahı da temizledik ve işe koyuldum. Camila masada dilimlenmiş salatalık yiyordu. Bende omlet hazırlıyordum. "Bugün ne yapalım?" dedi Camila arkadan. "Kızlarla buluşabiliriz." dedim. "Bencede. Harika olur. Hem artık birlikte olduğumuzu da öğrenmiş olurlar." dedi ve gülümsedi. O an o kadar tatlıydı ki... Gidip kafasını öptüm ve geri işimin başına döndüm.

Yaklaşık 20 dakika sonra mükemmel bir sofra bizi bekliyordu. Onu afiyetle yedikten sonra toparladık ve salona geçtik. Buluşma için kızları tek tek aramaya karar verdim. İlk önce Dinah'ı aradım. "Dinah?" dedim. "Efendim Lauren?" dedi. Arkadan konuşma sesleri geliyordu.

"Bugün buluşabiliriz diye düşündük Camila'yla. Ally ve Mani'ye de haber vereceğim. Gelir misin?" dedim. "Mani'yle Ally zaten benim yanımda." dedi ve güldü. "Olur geliriz. Nerde buluşacağız?" diye ekledi. "Camila'nın evinde." dedim. Kabul ettiler ve vedalaşıp telefonu kapadık. 5 dakika için kızlar gelmişti. Hepsine tek tek sarıldıktan sonra içeri geçtik ve oturduk.

Biraz sohbet ettik ve sonunda "Asıl bombayı bilmiyorsunuz kızlar!" diye bağırdım. Sonra da gülerek Camila'ya baktım o da elimi tuttu ve "Biz Lauren'la beraberiz." dedi ve gülümsedi. Kızların hepsi 'Aww, bu harika, tebrikler' gibi şeyler söyledi. Ally'e baktığımda ise bana göz kırpıp güldü. Sonra da Camila'ya baktı.

"Benim bugün hiç evde oturasım gelmiyor aslında." dedi Dinah. "Gölün yanında piknik falan mı yapsak? Hem bu güzel haberi kutlamış oluruz." diye de ekledi. Herkes kabul etti ve hazırlıklara başladık. Camila evde piknik sepeti arıyordu. Ben sandviçleri hazırlıyordum. Dinah ve Mani oturmak için örtü arıyordu. Ally de abur cubur ve içecek almak için markete gitmişti.

"İşte buldum!" diye bağırdı Camila. Ona gülerek işime geri döndüm ve sandviçleri paketlemeye başladım. Dinah be Mani örtüyü bulmuş bizi bekliyorlardı. Sandviçleri hazırladıktan sonra Camila'yla beraber sepete yerleştirdik. Ally de geldi ve eşyaları arabamın garajına koyduk.

Sonra da herkes arabaya bindi. Camila ve ben önde, Dinah, Ally ve Mani de arkadaydı. Normal bir hızla göle giderken radyonun sesini açtım. Jason Derulo'dan 'Get Ugly' çalıyordu. Son zamanlarda en sevdiğim şarkılardan biri olduğu için sesini daha fazla açtım ve şarkıya hep beraber eşlik ettik.

'O ma o ma o ma god, this girl straight and this girl not.'

Bağırarak eşlik ettiğimiz şarkı bitmişti ve göle varmamıza çok az kalmıştı. Arabayı park etmek için uygun bir yer bulamadım ve kızlara "Siz inin, ben araba için uygun bir yer bulup gelirim." dedim. Hepsi başıyla onayladı. Camila'yı yanağından öptüm ve gittiler. Zor olsada arabayı park edecek bir yer buldum ve kızların yanına geri döndüm.

Ally ve Dinah birbirlerini kovalıyordu, Normani ve Camila da çimenlere oturmuş gölü seyrediyorlardı. Arkadan sessizce gidip Normani'ye "Böö!" dedim kalın bir sesle. Normani öyle bir sıçradı ki... Hemen kaçmaya başladım. Arkamdan hızla geliyordu. Az önceki hali gözümün önüne geldikçe kahkaha atıyordum. Camila da bana bakıp gülüyordu.

Ne yazık ki Normani hala peşimi bırakmamıştı. Camila'nın yanına koştum ve arkasına saklandım. Normani gelip beni onun arkasında gıdıklamaya başladı. Sonra Camila da gıdıklamaya başlayınca "Camila... s-sende mi?" dedim kahkahalarımın arasından. "Kusura bakma ama gülünce çok tatlı oluyorsun." dedi ve güldü.

Sonunda beni bıraktıklarında onlara ölümcül bakışlarımı yolladım. Sonra hepimiz güldük. Dinah ve Ally de yanımıza geldi ama hala birbirlerine vurup gülüyorlardı. Sonra sandviçleri sepetten çıkarıp yemeye başladık. "Gerçekten harika olmuş Laur. Yarışlara son verip aşçı da olabilirsin. Aşçı olmak yakışırdı." dedi ve güldü Dinah.

"Şuanda böyle iyiyim. Ama gelecek hakkında bir fikrim yok." dedim. Sandviçleri bitirdikten sonra hep beraber fotoğraf çekildik. Sonra da Camila ve ben saçma sapan selfie'ler yaptık. Saklambaç oynadık, uzun süre gölü izledik ve ben Camila'nın dizinde uyudum.

Kalktığımda hava kararmıştı. "Hava kararıyor kızlar, hadi gidelim." dedim yerimden kalkarak. Hepsi başıyla onayladı ve eşyaları toplamaya başladık. Eşyaların hepsi toplanınca arabaya taşıdık. Hepimiz arabaya bindik ve gaza bastım. Ama... Araba çalışmadı. "Ne oluyor?" dedi Camila telaşlanarak. "Bilmiyorum." dedim ve çıkıp arabaya baktım. "Siktir...siktir..." diyerek başımı ellerimin arasına aldım.

Kızların hepsi hızla arabadan çıktı. "Noldu Lauren?" dedi Dinah. "Birisi 4 tekeri de patlatmış!" diye bağırdım. Dinah bağırarak küfür etti. "Şimdi ne yapacağız?" dedi Ally. "Telefonlarımızı kullanarak yardım isteyeceğiz." dedi Normani. Hepimiz telefonlarımızı çıkardık. "Lanet olsun! Çekmiyor!" diye bağırdı Camila. Moral vermek için ona sarıldım. Gözleri biraz doldu ama ağlamadı.

"Geçecek bebeğim. Kurtulacağız..." dedim saçlarını okşarken...



Öpüştürdüm!! lifeofstoryat 😂😂😂😂 Gelecek bölümler için aklımda güzel planlar var. Bölüm hakkında zaten yapacağınız şeyi biliyorsunuz. Sizi seviyorum :3

Speed || CamrenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin