Evin önüne geldiğimizde selin inip yavaşça eve ilerledi. Ben de arabayı garaja koyup eve girdim. Kapıdan girdiğimde göz ucuyla selini aradım. Merdivenlerden çıkıyordu.
"Hop dur bakalım. Senle konuşcaklarımız var. Hemen kaçma." dememle dönüp bana baktı. Gözlerini devirerek "kaçtığım yok. Üstüme rahat birşeyler giyip gelicem" dedi. Ben de git dermişcesine elimle işaret ettim. Yukarı çıktıktan sonra bende ikili koltuğa attım kendimi ve hemen topuklu ayakkabıları masanın altına doğru ittim. Biraz içim geçmiş. Selinin ayak sesleriyle irkildim. Ben koltukta kendime gelirken selin ikimizede birer meyve suyu getirdikten sonra karşıma oturdu. "Eee anlat bakalım selin" dediğimde selin göz gezdirerek "nerden başlıyım?" dedi. Kararlı bi şekilde "en baştan" dediğimde bi süre durdu. Düşündü.. Aslında onu anlıyorum. Zor bişey. Hamile sonuçta ve bunu anlatmak utanç verici. Belkide nasıl desem z-zorla o-olmuştur. Hayır! Bu olamaz benim kardeşime kimse zorla zarar veremez. Düşünmesi bile çok kötü. Onu şimdi daha iyi anlıyorum. Ahh benim kardeşimm. Neyse onun karşısında ciddi durmalıyım. Seline baktığımda konuşmamak için direniyordu. "Tamam bişey deme sadece soruma cevap ver."
Dedim. "Soru ne ki?" dedi soğuk terler akıtarak."Hamile olduğun çocuğun babası kim?" Bu soruyu hiç beklemezmiş gibi şaşkınlık kapladı beyaz suratını. Meyve suyundan büyük bir yudum aldıktan sonra "Yağmur ş-şey b-babası..."
Arkadaşlar çocuğun babasının kim olduğunu merak ediyorsanız takipte kalın. Her gün yeni bölüm eklemeye çalışıcam. Yeni bölümde görüşmek üzere👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorunlu Seçim
RomansaSelin mi? ben mi? Yani çocuğunun annesi mi? Aşık olduğun kadın mı? Bunun cevabı hikayede gizli..