Multimedya:Sude
" ne yani sen benim öz abimmisin? Peki bunu benden neden gizlediniz"
"Bunu zaman geçtikçe kendin öğren tatlım"
" şimdi biraz tekbaşıma kalsam da düşünsem abi yani ben odama gidiyorum"dedim. Oda derin bir nefes alarak"bana emre diyebilirsin ve tabi ama uyumadan seninle konuşmak istiyorum" dedi. " peki odam nerde" dediğimde üst katı göstererek"soldan birinci kapı odayı senin için hazırladım ve yarın eşyalarını almaya gidiyorum bundan sonra bende kalıcaksın tamammı su" dediğinde sadece kafamı olumlu anlamda sallayarak yukarı çıktım.
Sabah uyandığımda burak yatağımın köşesine oturmuş beni izliyordu." ne zaman geldin sen" dediğimde" sen uyumaya başladığından beri burdayım" dedi. "Delimisin oğlum sen"dediğimde gülerek cevap verdi " hadi hazırlan gidiyoruz"
Dolabımı açtığımda kıyafetlerimin hepsi burdaydı emre saolsun dedim içimden.
"Eee ne bekliyorsun çıksana giyinicem hadi" dediğimde burak söylene söylene çıkıyordu.
Kıyafetlerimi giyindikten sonra aşağı indiģimde emre ve burak konuşuyorlardı. Bu garipti ama iyide.
" emre biz çıkıyoruz " dediğimde emre burağa dönerek " kardeşime iyi bak heee ona zarar gelmesin" dedi gülerek. Küçük çocuk muamelesi görüyordum.
Burak sırıtarak aşağı inerken emrede yanımızda bizimle aşağı iniyordu. Arabaya binerken emreye "kendine iyi bak emre bak geldiğimde evde kız olmasın" dedim güler ses tonumla. Çapkın bir kardeşti o.
Birsüre sonra kulübeye vardığımızda kapıyı tıklattık. Alfa açtı ve ilk bana bakarak "geçin hadi bende sizi bekliyordum" dedi.
İçeri geçtiğimizde alfa"hemen derse geçelim o zaman" dedi. Bu gün kurt tarafınla eğitim görüceksin su ben ve sude sana yardım edicez dedi. Sude mi oda kim dedim içimden.
İçerden bir kız çıktı bana bakarak. "sen sude olmalısın" dedi.
Yüzümü ekşilterek bir gülümseme attım o kıza. Bu kız ateşin partide öpüştüğü kızdı. Sinirden elim ayağım titremeye başlamıştı ki burak kulağıma eğilerek "sakin ol su bu gün onunla dövüşüceksin bak o çok güçlü biri sana bir şey olmasını istemiyorum " dedi.
" bakalım sude ne kadar güçlüsün" derken gözlerimin kırmızıya döndüğünü anlayabiliyordum.
Yavaş yavaş dönüştükten sonra tamamen bir kurttum. Sude nin yüzüne bir pençe atmıştım ki inlemeye başladı.
Sonra hızla bana koşarak bir pençe atacaktı ki tutup onu ters çevirerek yere yatırdım ama daha dövüş bitmemişti bile. Hızla ayağa kalkmaya çalışsada başaramayıp yere çakılmıştı.
"Bu kızmı zorlu rakip bu zorlu rakipsr ben bunun XXL ını alıyım" dedim gülerek. Sudeyle bir süre sonra kavga etmeye başlamıştık. O benim üstüme ben onun üstüne yürümeye başlamıştık. Alfa ve burak bizi ayırmaya çalışmışlardı. Mert beni burak onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Ne yani burakdamı.
Gözlerim dolmuştu ama ağlamıyıcaktım kararlıydım. Mertin elini tutarak klübeden uzaklaşıyorduk. Biraz uçurum tarzı bir yerde oturduktan sonra merte dönüp" ben gidiyorum biraz gezerek eve geçerim ve o burağa söyle artık korumam değil ben kendimi korurum" dedim. Tam " ama" derken onu susturarak yürümeye başlamıştım. Yaklaşık bir saat sonra evin oraya çok yaklaşmıştım ama bende fazlasıyla yorulmuştum. Birazdaha yürürken bizim kapının önünden kavga sesleri gelmeye başlamıştı.
Baktığımda bunlar emre ateş ve sudeydi. İrlemeye başlamıştım adımlarım hızlanmıştı ki emre ve ateş yumruk yumruğa kavga ediyorlardı.
Benim için kavga etmeleri çok kötü bir şeydi. Kendimi suçlu hissedercesine onlara bakarken onlar dahada çok kavga etmeye başlamışlardı.
Onları güç bela ayırdıktan sonra konuşmaya başladım" yeter benim yüzümden kavga etmeyin yeter ayrılın " diye bağırıyordum.
Ateş bana dönerek "senin yüzünden değil bu sevgili abin sudeyi seviyormuş" dedi. Ne diyicemi bilmiyordum ama gözlerim dolmaya başlamıştı.
Bir tarafta öz abim bir tarafta sevdiğim çocuk benim düşmanım için kavga ediyorlardı. Emre bana doğru gelmeye başladığında ona "sakın sakın bana dokunma" dedim. Sude nin yanında küçük düşmüştüm napıcaktım ben şimdi.
Ateşe döndüğümde o beni hiç umursamayarak sude nin yanına gitmişti. Ne yani herşey yalanmıydı.
Yolda yürümeye başlamıştım gözlerim doluydu olanları düşünmemeye çalışıyordum. Nereye gittiğimide bilmiyordum. Sadece yürüyordum ve birden dayanamayarak yere yapışmıştım.
Gözlerimi açtığımda evdeydim başımda ateş ve emre vardı. Ne değişmisti daha demin yumruklar havada uçuşuyordu. Derin bir nefes alarak ayağa kalkmaya çalışıyordum ama ateş ve emre beni geri yatırdılar. Başım delicesine ağrıyordu.
Birden kapı çaldı gelen mertdi. " nerde su" dedi. Emre yukarıyı gösterir göstermez mert merdivenleri hızla çıkarak odaya daldı. Hemen benim yanıma gelerek"iyimisin " dedi. Gülümseyerek " iyiyim " dedim
Derin bir nefes aldım ve " sadece başım delicesine ağrıyor" dedim. Mert yanıma gelerek beni süzdü ve " başını çarptığından olabilir" dedi.
Birden odada burak ve sude nin olmadığını fark ettim. " hani uğruna birbirinizi kırdığını birbirinize dayak attığınız o masum vampir sude nerde" dedim. Ateş ayağa kalkarak odadan çıkıcaktı ki bende geliyorum bekle dedim.
Önce burağın evine gittik. İçeri daldığımıda sessiz bir şekilde tüm evi aradık ama yoklardı.
Orda bulamayınca hemen sude
nin evine gittik. Hayır bu olamazdı nasıl giricektik derken aklıma birşey gelmişti ikimizde kurt güçlerimizi kullanarak eve girmiştik tek tek sessiz bir şekilde her odaya bakmıştık sırf yatak odası kalmıştı.Elimle bir iki üç yaptıktan sonra içeri daldık. Keşke dalmaz olaydık gördüğümüz manzara hiç hoş bir manzara değildi...
Arkadaşlar inşallah beğenmişsinizdir. Diğerlerinden birazdaha uzun oldu. Sizleri seviyorum:*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin En Parlak Yıldızı
Teen FictionGecenin içindeki parlaklığı kimsenin görmediği bir gün başladı benim hikayem. Hayatım değişti resmen. Hızlı koşmak ölümsüz olmak herkesin hayalidir. Peki ya sonradan gelenler. Mesela abim. O toplu genel haliyle içindeki o özeli saklamayı iyi biliyor...