11.Bölüm

24 6 3
                                    

Ağladım.Sadece çaresizlikten değil edizi düşündükçe hayatımı ,anılarımı göz önüne alarak.

"İşte yıllarca bu mektup seni bana bağladı.Bana vermeye cesaret edemediğin mektup seni 7 sene sonra bana kavuşturuyor."

"Sen benim sonsuzumsunn!!"dedi ve başıma kaldırıp alnını alnıma dayayıp gözlerini dikti üzerime.Bir süre sessiz kalsakta beyaz ve siyahın hakim olduğu odada gerçekten boğucu derecede olan sessizliği ben bozdum.

"Annene geçmişi anlat fotoğrafları göster inandır ona gerçeklerle yüzleştir."dememle edizin yüzü eski halini alsada elimden tutup odadaki minik bir balkona çıkardı.Manzara o kadar güzeldi ki her yer yemyeşil.Taze çim kokusu...

***

Bir süre sessizlik hakim sürerken odaya can girdi bi anda .

"Ediz abi yetiş didem teyze rahatsızlandı."
Demesiyle ediz ne dendiğini idrak etmeye çalısırken elini hızla saçlarından geçirip "olamaz olmaz şimdi olmaz anne lütfen "diyip merdivenlere uçarcasına indi.Abim, babam, annem didem teyze için ambulans çağırmışlardı.Ediz ilk ne yapacağını şaşırıp annesine sarılıp dakikalarca ağlamıs ama bu ambulansım gelmesiyle son buldu.

***

Şuan didem teyze yoğun bakımdaydı.Ediz ise sakinleştirici almış odada dinlendiriliyordu.
"Didem YAĞIZ'ın yakınları siz misiniz? "diyen adama evet anlamında kafamı sallamakla yetindim.

"Hasta çok kritik bir dönemden geçiyor.Herşey için kendinizi hazırlayın.Net birşey söyliyemiyorum ama pek umut da vermek istemiyorum.Çünkü durum gerçekten çok ciddi."

"İzninizle, birşey olduğunda size haber vereceğim."

"Teşekkürler.."

Ben bunu edize nasıl söyleyecektim.Nasıl ona annen yakın bir zamanda gidecek senden nasıl derdim?

Bahçeye çıktım.Çimenlere doğru gittim.Ben ona nasıl diyeceğim.Nasıl ona hazır ol heran annen ölebilir nasıl diyeceğim...

Olmuyordu.Olmuyor çıkış yolu bulamıyordum.Onun gözümün önünde çökmesine izin vermem,veremem olmazdı.

***

Edizin yanındaydım.Şuan kafamı yeme noktasına gelmiştim.Yok başka çarem yok.Olmaz .söylemem söyleyemem.

Bir an ediz yanımdan uçtu sanki.Nedenini bilmiyorum.Ne kadar çok dalmıştım.Annesinin yanına girmiş yoğun bakıma.Camdan edizi seyrediyordum.Annesinin elini tutup ağlıyordu.Nasıl ?nasıl ağlardı...

***

Ediz çıktığında ona sımsıkı sarıldım.

"Anne kalk dedim.Sana yakışmıyor bu elbiseler."dedi.Sakin tınıyla.

"Elis olamaz annem beni bırakmaz değil mi?bensiz yapamaz değilmi?O bensiz yapsada ben onsuz ne yaparım?Ben onun yokluğuna nasıl alıştırıcağım kendimi bilmiyorum.Olmaz değilmi?beni bırakmaz değil mi?"

"O seni bırakmıyacak sende onu bırakmayacaksın."

"Ama bırakacak işte birgün oda gidecek sinem gibi oda bize kıymadan gidecekti."

"Sinem kim ?O seni neden bıraktı."

"Sinem benim kız kardeşim.Daha bir yaşında babamın düşmanları kaçırdı onunla bahçede oynarken.Sonra abi deyişini duydum.İç cekişleri feryat figan ..Ama ona kıydılar.Gözümün önünde arabanın içinde patladı.Yandı cesedeni bize göstermediler.Annem sonra yıkılmıştı.Abi olup onu koruyamamıştım.Annemi koruyacaktım ama o da gidiyordu.Sinem benim ilk prensesimdi.Sadece o bana abi diyecekti diye sevinmiştim.Şuan yaşasaydı 17 yaşında olacaktı.Belki onu teselli edecektik birlikte,seni sevdiğimi ilk onunla paylaşacaktım"

"Ben özür dilerim amacım senin yaralarını açmak değildi.Özür dilerim"dedim fısıltıyla.

"Kapanmayan yarası olunca insanın acısada öldürmez."

***

Ben eve gelmiştim.Ediz beni zorla göndermişti.Kahvaltımı yapıp çıktım evden.Hastaneye doğru girdim.Ama içim buruktu.Sevdiğim adamın gözlerimin önümde çöküşünü izledim.

Edizin gözükmesiyle yaşlı gözlerini görünce bende firar ettim göz yaşlarımı.Koştum ona kollarımı sardım.Sımsıkıca.Beni bırakıp gidecekmiş gibi sanki...

"Annemin kalbi durdu bugün o şuan makineye bağlı.Fişi çektiğinde ölecek beni bırakıp gidecek.Yapma anne n'olur yapma anne "diye bağırdı.Kafasını duvara vurarak.Yavaşca bir köşeye geçtim.Ağlamaya başladım.Olmuyordu.Yapamıyordum.edizi kaybedecektim sanırım çünkü göz yaşları,hıçkırıkları benim ölüm fermanım gibi hissediyordum.

Uzun zaman sonra kalbi zorluyormuş.Makine bir zamandan sonra fayda etmeyecekmiş.Hayat yine tüm acımasızlığıyla karşımıza çıkıyordu.Olmuyordu.Yapamıyorduk.Acılarımızla yaşayamazdık.Keşke tüm bunlar kabus olsaydı...
Ama tüm gerçekliği ile karşımızdaydı.
Sanki geçip giden günler bizden değildi.Bu hayat yalandı zaten.

***
Ediz

İşte bugün yine herkesten teselli cümleleri işittim.Ama hiçbiri benim yaramı sarmıyordu ki hepsi boşunaydı.Anlamıyorum.Bana acımalarını istemiyorum.Kimsenin bana acımasını istemiyorum.Kimsenin bana yaşlı gözlerle bakmasını istemiyorum.Sakinleşmek istemiyorum.Annem gözlerimin önünde giderken ben hiçtim.Ama bunu kimse bilmiyordu yada bilmemezlikten geliyordu...

Annemi kaybetmekle yüzleşirken insanların yanımda güle oynaya hayatlarına devam etmeleri zoruma gidiyordu.Aklım,beynim,kalbim uyuşmuş derecedeyken herkes hayatını tüm hız ve eğlencesiyle devam ettiriyordu.Annem benden ellerini çekerken toprak onu çekiyordu.Tüm bu olanlar keşke büyük ve kasvetli bir kabus olsaydı.Herşey yaşadığımız kötü olaylar keşke kabus olsaydı.Annem beni tanısaydı.Ama neden ...

Sevdiğim kadınlar tek tek beni terkederken yaşananlar zoruma gidiyordu.Zaman kavramının önemini anlıyorum.Ama herşey keşke bir hayalden ibaret olsaydı düşümcesi aklımı kemirirken gözlerim aralanıyordu.
Babaannem,anneannem,sinem,annem,elisim sevdiğim kadınlar bu kadarla sınırlı iken bu acılar aklımı beynimi kurcalıyordu.

En acısıda sinemin bana daha doya doya abi demesini duyamadan gitti.Keşke o an sinemin yerine ben geçseydim.Sinem daha çok küçüktü.Babam her gece ağlıyordu.Bir keresinde yakalamıştım.Ve neden diye sorduğumda.

"Sinemimi özledim,paşam sende annende gitmezsiniz değilmi?"deyişi gözlerimin önüne gelmişti.Beraber ağlamıştık.Ve defalarca bu sahneyle yüzleşir oldum.Babama bertaraf olsamda kalbim onu sayıklıyordu.Aklım beynim sadece onu düşünüyordu...

"Didem Yağız ile ilgili bilgi akacaktım."dedim.Danışmadaki kadına
"Doktorlar gerekli açıklamayı yaptı."dedi tiz bir ses .

"Annen yakında senden,benden,bizden gidiyor.Sinem gibi oda bizi bırakıp gidecek."

Babam yaşlı gözlerle harabe olmuştu.işte şimdi bunların kabus olmasını istedim.Babam son ağlayacak kişi olması gerekirdi.Tüm suçlu oydu...

"Anneni ben bu hale getirdim sanıyorsun sende tıpkı mehmet gibi,elis gibi,edis gibi söyle. !!"

"Evet sen bu hale getirdin.Yaktın,yıktın kalbini sırf ben üzülmeyeyim diye seni her defasında affetti,affettik.Ama her seferinde sabrımızı zorladın."dememle babam yere yığıldı.Ben naptım.Güvendiğim dağlara kar yağıyordu.Babamın yanına gittim.Fısıltıyla
"Beni suçlama oğlum.Lütfen ben de en az senin kadar seviyorum didemi."
Dedi ve bilinci kapandı...


Selam dostlar;
Desteğinizle.
Sağlıcakla kalın...

Kalbimin EsiriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin