Olmaması Gereken (RÇ.)

14. Bölüm

Medyada Bora ve gülüşü 😊

Tam uykuya dalacakken. Sağ omzunda bir kıpırdanma hissettim. Kafamı sağa doğru çevirince, omzumda kuyruğunu bana doğrultmuş bir akrep olduğunu gördüm. Aman bir akrepmiş bir şey değil. Kafamı yastığa koydum ve gözlerimi kapattım. Dur bir dakika ben az önce ne gördüm dedim. A-akrep mi? Hemen yataktan sıçradım ve güçlü bir çığlık attım.

Hem bağırıyor,çığlık atıyor hem de ellerime üzerimi silkelemeye çalışıyordum. Tabi bu hareketlerimle sanki acayip bir dans şekli bulmuş gibi göründüğüme eminim ama o akrep üzerimden bir an önce gitmeli.

Ben çığlık atmaya devam ederken birden sert bir şekilde kapı açıldı. Bora ne olduğunu anlamaya çalışır gibi beni baştan aşağıya süzdü. " B-Bora üzerimde akrep var." diyerek garip dansımı yapmaya devam ettim.

Bora bana biraz daha baktıktan sonra kahvelerini yere indirdi ve kahkahalara boğuldu. Ne yani Bora kahkaha mı attı? o anda akrebi felan unuttum. Çünkü ilk defa Bora'yı kahkaha atarken görüyorum. Aslında ben onun dudaklarının ufak da olsa yukarı doğru kıvrıldığını bile görmemiştim ki. Şimdi birden kahkaha atması bana tuhaf geldi. Kahkahasının tonu çok güzeldi. Ne çok kalın ne çok ince, oldukça hoş bir tınısı vardı. Bence sık sık kahkaha atmalı.

Ben bunları düşünürken Bora kahkaha atmayı bırakmış bana doğru geliyordu. iyice bana yaklaştı. Ben ne yapacağını merak ederek ona bakarken gözlerini benden hiç çekmeden aşağıya doğru eğildi. O eğilirken bende onu gözlerimle takip ettim. Tam ayağımın dibindeki bir şeyi eline aldı.

Avucunun içindeki şeyi anlamaya çalışırken bende biraz eğilmiştim. Bora birden kalkınca yüzlerimiz iyice yaklaşmış, çok hafif bir hareketinde burunlarımız birbirine deyecek şekilde kala kalmıştık. Ben gözlerimi kırpıştırarak şaşkınca ona bakarken oda sanki bir an afalladı.

Ama sonra hemen kendisini toparlayıp benden biraz uzaklaştı. Elini gözlerimin hizasına getirerek avucunu açtı. Avucunda bir az öce omzumda olan akrep duruyordu. Gözlerimi ola bildiğince açıp ona baktım. O,o zehirli akrebi eline nasıl alabildi? " senin odana zehirli bir akrep koyacağımı düşünmedin her halde Güzelim" dedi.

Ben cevap vermeden konuşmaya devam etti. " seninle daha çok işimiz var daha bana lazımsın sen." dedi. İnanamıyorum kafayı yemek üzereyim bu çocuk iyi mi cidden? korkudan neredeyse aklımı kaçıracaktım ben o an. Ama şimdi karşıma geçmiş akrebin zehirsiz olduğunu söylüyor. Bora'nın bazı hareketleri çok dengesizce. Bir yaptığı,dediği bir diğerine uymuyor.

YAZARIN ANLATIMIYLA

Genç adam hücreden çıktıktan sonra karşısındaki duvara yumruğunu geçirdi. Nasıl olmuştu da o kızı öpebilmişti? bunu yapmamalıydı. Kendisine hakim olmalıydı. Ama yapamamıştı. O öpülesi dudaklar beni öp diye bağırırken kendine hakim olamamıştı. Mıktatıs gibi çekilmişti o bal tatlısı dudaklara. Bu yüzden de kendisine olan öfkesini duvara yumruk atarak çıkarmaya çalışyordu.

Bu sırada eline değen ellerle yumruk atmayı kesti. Kafasını yavaşça elin sahibine doğru döndürdü. Karşısında 8 yaşından beri en yakın arkadaşı olan 'Cihangir' duruyordu.

Cihangir çocukluk arkadaşının neye bu kadar sinirlendiğini merak etmişti. Bora nomalde de sinirli biriydi ama bu sefer sanki başka bir şey daha vardı çocukluk arkadaşında. Gözleri bir başka bakıyordu sanki 'kafasını karıştıran bir şey vardı ve o ne yapacağını bilemiyormuş gibi 'bakıyordu. " Bir sorun mu var Bora?" dedi Cihangir merakla. Bora arkadaşının gözlerinin içine baktı bir kaç dakika sonra kafasını 'hayır' dermiş gibi sallayarak yanından ayrıldı.