Bölüm 26

6K 320 93
                                    

Hasta olduğum için 2 gündür kreşe gitmemiştim. Zayn hergün beni arayıp okulu anlamış ve nasıl olduğumu sormuştu. Bugün ise okula dönüş günümdü. Bütün gece Zayn'le oynamak için yeni oyunlar bulmaya çalışmıştım. Kalbim heyecanla atarken pembe terliklerimi giyip koşmamak için kendimle mücadele etmeye başladım. Koridor kilometrelerce uzunlukta gibi gelse de nihayet içeri girdim. Gözlerim sadece Zayn'i aradı. Her zaman beni beklediği yerde yoktu. Nihayet onu bulduğumda yanında başka biri vardı. Anlaşılan Zayn kendine yeni bir oyun arkadaşı bulmuştu.

Sabahın köründe kalkmak bana hiç yaramamıştı. Özellikle öten alarmı büyük bir inatçılıkla 30 dakika erteleme sabrı göstermeme rağmen sıcacık yataktan kalkmak evlat acısı gibi geliyordu. Ayağımı sürüyerek dolaba yürüdüm ve gözlerimi açma zahmetine bile girmeden elimi kıyafet yığınına daldırdım. Şuan büyükannemin ördüğü "Çiçek Kız" yazan pembe kazağımı bile giysem umrumda olmayacaktı. Rastgele bir tişört giydikten sonra dolabımda pullu etek olmamasına dua ederek eteklerden birini giydim -Aptal okul,lanet olası aptal okul."diye söylenerek aşağı indim. Sutyenimi tişörtümün üstüne giymediğimden emin olmak için sağ gözümü araladıktan sonra çalan kapıyı açmaya gittim,büyük ihtimalle Zayn'di. Tahminimde yanılmamıştım Zayn ve esnerken kocamanlaşan ağzı kapının arkasında beni bekliyordu. -Okuldan nefret ediyorum."dedi ben kapıyı açar açmaz. Montumu alıp kapıyı kapattım: -Uyanmaktan nefret ediyorum." buz gibi rüzgar boynuma ısırıklar bırakırken Zayn'in koluna girdim: -Bunu onlara ödetmeliyiz."dedim esnerken. Gözlerimi önümü görmek için açıp hemen kapatıyordum. Esnedikten sonra onayladı: -Kütüphanede uyumadığımız sürece plan için epey vaktimiz olacak." Yolun geri kalan kısmında esnemek dışında ağzımızı açmadık. İşler ise beklentimizin tam tersiydi.

Müdür kapıda bizi bekliyordu ,bizi gerçekten bekliyordu: -6 dakika 38 saniye geç kaldınız."dedi saatine bakarken ardından memnuniyetsiz ifadesi ,gözlerimizi ovuşturmamız ve mutsuzluğumuzun etkisiyle yerini keyfe bıraktı. Anahtarı Zayn'e verdikten sonra esnedi: -Ben gidip uyuyacağım."dedi "Ben buranın efendisiyim."bakışını atarak. Ardından tek kaşını kaldırıp alayla gülümsedi: -Bayan Doof sizi işinizi gösterip her saat başı kontrole gelecek." ardından bizi keyifle süzdü ve gitti. -Gözlerinden kompleks fışkırıyor."dedim öfkeyle arkasından bakarak. -Eminim ego sıçıyordur." diye katıldı bana, kıkırdadım. Bayan Doof bize yapılacakları gösterip çıktı. Aslında üşenmesek veya uykumuz olmasa zor bir şey değildi rafların tozunu alacak,A ile başlayan kitapları ayıracak ve bir tarafta toplayacaktık her hafta sonu bir harfi toparladıktan sonra cezamız bitecekti. Tozlu raflardan bir kitap çıkardım: -Burdan nefret ediyorum."diye söylendim. Cevap gelmeyince arkamı döndüm. Zayn montonu yastık yapıp masaya yatmış uyuyordu. Eğer sevgilim olmasaydı bu halini çekip okula dağıtırdım. Sırıttım montomu çıkarıp ne giydiğime baktım,Tanrı'ya şükür mavi etek ve beyaz bir tişört giyebilmiştim. Saatimi bizi Bayan Doof gelmeden 5 dakika önceye kurup Zayn gibi yatmaya başladım.

Zayn hemen yanımda yatarken uyuyamıyordum,gözüm sürekli dudaklarına, kirpiklerine,saçlarına kayıyordu. Ellerimi saçlarında gezdirme isteğime dayanamadım ve kalkıp baş ucuna çöktüm,yavaşça saçlarına dokundum,yumuşacıktı. Sandalyeyi çekip kedi okşar gibi saçlarıyla oynamaya başladım. Biraz sonra bir şeyler fısıldamaya başladı. Tanrım Zayn uykusunda konuşuyordu,hamamböceğim uykusunda konuşuyordu! Dalga geçmek için bir şey bulmuş olmanın sevinciyle sırttım ama fısıltısını duyamıyordum. Saçlarıyla oynamayı durdurmadan ama yavaşlayarak devam ettim ve eğildim: -Ariana"diye fısıldıyordu. Ariana? Tarih sınıfındaki kızıl sürtük olmalıydı. -Ariana ,güzel Ariana." kaşlarımı kaldırıp kulağımı neredeyse ağzına sokacak kadar eğilmişken alarm yüksek sesle ötmeye başladı küfrederek geri çekildim. Zayn sersem bir halde kafasını kaldırıp bana baktı. Biran tükürükler saçarak Ariana kim!"diye sormak istesem de kendime engel oldum: -Bayan Doof az sonra burda olur."diye açıkladım ardından toz bezlerinden birini yüzüne attım: -Şunu al ve bir işe yara."kaşlarını kaldırdı: -Bir şey mi yaptım?" gözlerimden "Seni parçalarım."bakışımı silmeden gülümsedim: -Tabiki hayır Zayn sadece uyudun,ne yapabilirsin ki.?"

Kafası karışmıştı ama Bayan Doof'un ayakkabılarının sesi koridorda yankılanınca toz beziyle kitapların arasına daldı. Ariana meselesi acayip bir biçimde canımı sıkmıştı. Gidip onu kızıl kafayı yumruklamak istiyordum. Sakinleşmek için derin nefesler aldım ama bunun beni daha da sinirlendirdiğini fark edince hınçla kitap silmeye başladım. -Bayan Waldorf,yavaşlamazsanız kitabın derisini yüzeceksiniz." dedi Bayan Doof gülerek,öğretmenler ve aptalca esprileri,gülümsedim: -Başka birinin kafa derisini yüzmek daha mantıklı değil mi?"dedim Zayn'in de duyacağı bir sesle. Bayan Doof kaşlarını kaldırıp sessizce odadan çıktı. Zayn'in bakışlarını üstümde hissetsem de tepki vermeden temizliğe devam ettim. Sürekli senaryo uydurup kafapatlatacak seviyeye gelince Ariana'nın kafasını işkenceyle koparıyordum. Çaktırmadan yan gözle Zayn'e baktım. Tekrar uykuya dalmıştı,birkez daha şansımı deneyecektim. Yavavaş adımlarla yanına yürüyüp oturdum sakinleşmeye çalışarak saçlarını okşarken tekrar fısıldamaya başladı: -Ariana.."nefesimi tutarak sokuldum: -Ariana"iç geçirdi: "Seni özledim..."

Anlaşılan Zayn kendine yeni bir oyun arkadaşı bulmuştu.

Seni Sonsuza Kadar BeklerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin