Alp'in evinde duruyordum hala masada duran anahtara bakıyordum anahtarda bana bakıyordu. Tam 45 dakikadır yatakta oturuyordum. Saat yaklaşık 18.30 civarıydı ve biraz daha eve gitmessem Kayra'nın anne tavırlarıyla uğraşacaktım. Anahtarı elime aldım tam çıkacakken içeri girdim. Alp'in odasına doğru ilerledim, doğruca dolabını açtım dolabında pek bir şey yoktu ancak kapüşonlu hırkasını üstüme geçirip öyle çıktım. Sırf özledikçe kokusunu hatırlayayım diye aldığım doğru olabilirdi tamam aslında tam nedeniydi buydu. Kilidi kilitlerken gözlerim doldu ancak ağlamayacaktım söz vermiştim kendime, sertçe yutkunup son kilidi de çevirdim. Hava yağmurlu gibiydi ama pek yağmıyordu biraz çiseliyordu. Kapüşonu kafama geçirip taksi beklemeye başladım. O sırada Ceyda'nın aradığını farkettim.
***********-***********
Ceyda'dan..
Son günlerde Dolunay'ın durumunu farketmiyor değildim. Durgundu alışverişe çıkarmakta ki amacım biraz yüzünün gülmesiydi bunun yerine sakarlığım tutup işleri daha da çıkmaza sürükledim yani kısacası - şahdı şahbaz oldu..- saat 18.45'ti Kayrayla oturmuş Dolunay'ı bekliyorduk bir süre sonra telaşlanmaya başladım çünkü telefonlarıma da cevap vermiyordu. Kayra dayanamayıp ben dışarı çıkıyorum dedi. Paniklediğim için gitmesine bir şey demedim. "Bir şey olursa telefonu çaldırırsın." dedi tamam diye kafamı salladım. Çıktığında pencereden dışarı izlemeye başladım. Hava da aksi gibi yağmurluydu. Kayra kapüşonunu takmış etrafına bakınarak ilerliyordu.Sağ ileriye doğru aniden koşmaya başlayınca Dolunay'a doğru koştuğunu anladım. Yaklaşık beş dakika sonra evin önüne gelmiş ve kapıya ilerliyorlardı. Hemen aşağı inip kapıyı açtım. Dolunay gayet normal gibi gözüküyordu. Kayra ise hafif sinirli. İkisi de salona doğru yürüdü. Allah aşkına niye kimse bana pas vermiyor....
Aşağı inmişlerdi ve üçümüze hazırladığım kahveleri içiyorduk.Garip bir şekilde ikisi de sakindi şuan Dolunay'ın ağlıyor olması ve Kayra'nın da hem sinirlenmesi hem de onu sakinleştiriyor olması gerekti.
"Ya lütfen biri ne olduğunu anlatsın şuan daha farklı şekilde olmamız gerekmez miydi?"
Kayra "Öyle ama Alp'in gideceğini biliyordum.O yüzden pek üstüne gitmek istemedim. Bir de sen durdun bazı konularda."
Dolunay "Keşke gideceğini söyleseydin." Dolunay'ın gözleri dolmuştu birden.Kayra ise normaldi.Bu normallik fazla yahu...
Kayra"Böyle olması gerekti buna emin olabilirsin. Senin kötülüğünü isteyecek son insanım bücür."diyerek kendine çekti.Dolunay da hemen sarıldı.Yemin ediyorum ikizi olmasa yolardım....
Hemen kayranın kolunun birine ben girdim."Git lan yelloz sevgilime yavşama." dedim.Her şeyi anlarım da niye yavşaşma dedim bilmiyorum lan. Kayra ve Dolunay gülmeye başlayınca cidden içime bir mutluluk yığını oturdu. Son günlerde ikisi de gariptiler, onları geç ikisine de ayrı koşmak çok yoruldum aa.... Hemen ayağa kalktım ve boğazımı temizliyor gibi yapıp konuşmaya başladım.
"Saygı değer arkadaşım,sayın sevgilim,Sizlerle zor günleri de geride bıraktık ve olan bana oldu. Bir Dolunaya yetişmeye çalış bir de Kayra'yı engelle, güldürmek için şebeklik yap ama sonuçsuz bir şeyle karşılaştım.Şimdi benim istediğimi yapıp kulum kölem olacaksınız!"dedim ve selam verip telefonuma yeni indirdiğim ve en sevdiğim şarkı olan Şebnem Keskin-Öpücük açtım. Bu meymunlar bana ilk defa insan görmüş gibi bakarken onları oturdukları yerden çekiştirerek kendim oturdum Allah'tan daha şarkı başlamamıştı..
(Dinleyerek okuyun rfebkdjs çünkü harika şarkı)
Kayra kelimeleri duyduğu an yüzünü buruşturdu.Dolunay da gülmeye başladı.Komik olan ne hala dans etmelerini anlamadılar mı yani?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR DOLUNAY MASALI #Wattys2016
Humor"BUĞRAAAA!" "Ne bağırıyorsun böğüren danalar gibi ?!" "BU TOZLAR NE BÖYLE ANNEM GELİYOR HER TARAF TOZ İÇİNDE SONRA TÜM SUÇ BANA KALIYOR!" "Antrenmanım var benim kızım git başımdan." "Valla abi mabi demem...