Sessiz

705 33 13
                                    

  Multideki şarkı eşliğinde okumanızı tavsiye ederim :)

(Murat)

  Gecenin geç saatlerinde eve dönüyorum. Sarhoşken araba kullanmam tehlikeli olabilir ama pek de umursamıyorum açıkçası.

  Kapıyı açıktan sonra direk yatak odasına giriyorum. Kafamı yastığa koyar koymaz da uyumuşum zaten.

  Sabah müthiş bir baş ağrısı ve alarm sesi eşliğinde uyanıyorum. Gerizekalı Murat , sen Can'a uyup niye içiyorsun ? Başım çatlıyor resmen. Nasıl gireceğim o kadar duruşmaya ?

  Bir ağrı kesici aldıktan sonra hazırlanıp çıkıyorum.

 
  Bu rutin hayattan sıkıldım. Hem de çok. Her gün aynı şey be . 30 yaşında ruhum çürüdü burada . Erken yaşlandım. Çok geniş bir çevrem de yok ki , birlikte eğlensek falan . Can çoğu zaman beni Burçin ile satıyor. E tabi benim de bir sevgilim yok , sap sap yanlarında dolaşmak yerine çalışmayı tercih ediyorum. Çok sıkıcıyım ya . Bir kız niye çıksın benimle ? Onu eğlendiremem bile.

  Bugün çok yoğunum. Dört tane dava var .

  Odama geldiğimde herkesin aile fotoğrafları ile süslediği masalardan farklı olarak bomboş olan masama geçiyorum. Yalnızlık işte ne yapayım.

  Dosyalar önümde ama hiç çalışasım yok . İlk duruşma iki saat sonra. Bir velayet davası. Çocuk beş yaşında. Daha önce gördüm , çok tatlı bir kız çocuğu.

 
  İster istemez düşünüyor insan , benim de böyle bir çocuğum olur mu diye . Çok özeniyorum mutlu aileleri gördükçe. Ben küçükken böyle bir aileye sahip olamadım , bari ben öyle mutlu bir aile kurayım. Ama ilk önce bir sevgili bulmam lazım. Acil .

  Adayımız belli ama , ben 21. yüzyıl bitmeden bu kıza açılmayı başarabilirsem iyi. Ya kızı görünce beynim duruyor . Ne diyorum ne yapıyorum unutuyorum. Adımı sorsa düşünürüm ulan benim adım neydi diye . Sarı papatyam benim ya . Daha benim değil tamam biliyorum.

  Ama bu olmayacağı anlamına gelmiyor. Murat Boz sevdiği kadın için mücadele etmez mi ? Eder tabiki düşünmeye bile gerek yok.

  Kendi kendime konuşmayı bırakıp dosyalara dönüyorum.

  Ama dönmeden önce , Hadise'nin kucağına süslü bir kız çocuğunun yakıştığını düşünen bir ben miyim ?

  Tamam tamam hayalleri bırakıp hayata dönüyorum , cidden bu sefer döndüm.

  
  Dosyalar bitince bütün gün bir mahkeme salonundan çıkıp diğerine giriyorum. Çok yoruldum ya .

  Sonunda bütün işlerim bitiyor ve bugün erken çıkıyorum. Bu baş ağrısına rağmen her davayı kazandım. Ne de olsa büronun en iyi avukatıyım olsun o kadar .

  Tam eve yaklaştığımda telefonum çalıyor.

  Belki Hadise'dir diye içimde kısa bir süreliğine parlayan heyecan ekranda Can ismini görmem ile sönüyor .

"Kardeşim işin bitti mi ?"
"Eve gidiyorum. Ne oldu ? Bak bugün içmeye gelemem zaten bütün gün başım ağrıdı."
"Hayır hayır. Biz Burçin ile barıştık."
"Alışkınım sizin bu küsüp barışmalarınıza. Aramasan da tahmin ederdim ."
"Akşam yemeğe gidicez. Gelsene ."
"Ya sizin yanınızda tek başıma durmak çok sıkıcı . Siz romantik romantik takılın. Ben gelmeyeyim. "
"Yengeyi de getir ."
"Yenge ? Yenge mi var lan dalga mı geçiyorsun ?"
"Dün anlattığın kız işte. Gelsin ."
"Hadise mi ?"
"Adı değişik aklımda tutamıyorum. Getir kızı işte ya ."
"Gelir mi ki ?"
"Sen halledersin kardeşim. Hadi akşam ikinizi de bekliyorum . Geçen sefer beraber gittiğimiz restoran."
"Tamam. Ama Hadise gelmezse ben de gelmem."
"Of peki. O zaman kıza ısrar et ."
"Yaparım bir şeyler."
"Akşam görüşürüz."

KlostrofobiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin