Huzur

509 27 9
                                    

Multi : 500 Days of Summer

(Murat)

    Allah kahretsin , bir insanın korktuğu şey bu kadar çabuk başına gelmemeli !

     Sevgilimle kavga ettikten , arabayla kaza yaptıktan sonra bir de asansör bozuldu . Artık şansıma mı tükürsem , kaderime mi dert yansam ...

      Sonra diyorum içimden , ya ben bu kızı sevmiyor muyum ? Seviyorum. E bir gün ciddi düşünecek olursak , benimle ilgili her şeyi bilmeye hakkı yok mu ? Var . O zaman niye kasıyorum ? Bırak gitsin ya , arkadaşlarıma karşı bu kadar açık olmadım da , Hadise herkes mi ?

       Ama benim derdim bu saçma şeyi saklamak değil ki , bunu insanlar bilse ne olur bilmese ne olur ? Ben sadece bir şeylerden korktuğumu bilmesinler istiyorum , güçlü durmak istiyorum açıkçası ... Ama şuan yapacak bir şeyim yok . En azından onun yanında güçlü olduğum kadar güçsüz de olabilmeliyim , öyle değil mi ?

       Bu sefer aslında bu çocukluktan gelme etkiden dolayı bir şeyi saklayamamaktan korkmuyorum da , gerçekten kötü hissettiğim için korkuyorum .

"Murat iyi misin ne oluyor ?"

         Hadise'nin sesi gittikçe yankılanarak kaybolurken yine bir panik atak ve bu ne kadar sürdü bilmiyorum ...

         En son hatırladığım şey Hadise'nin beni sakinleştirmeye çalışmasıydı . Ama bu sefer çok kötü hissediyordum ve daha önce böylesi olmamıştı . Gözlerimi kapatıp bitmesini bekledim .


           Gözlerimi açtığımda Hadise'nin yumuşak sesini duydum . Ellerimi ona sarmıştım ve boynuna gömülmüştüm küçücük bir çocuk gibi . O da saçlarımı okşayıp bana bir şeyler söylüyordu . Kapı açıktı . Derin bir nefes aldım .

"Canım iyi misin ?"

             Kendimi geri çekecektim ama bunu yapacak gücü bulamadım ve Hadise'ye sarılarak biraz daha sakinleşmeyi bekledim . O da yine saçlarımı okşayarak benimle konuşuyordu kendimi iyi hissetmem için .

"Hadi eve gidelim artık , kalkabilirsin dimi ?"
"Hı hı ."

           Diyebildim sadece ve Hadise'nin ellerimden tutmasıyla ayağa kalktım . Nerdeyse yere düşecektim , hala o anı üstümden atamamıştım .

             Hadise'ye sarılarak yürüyordum ve kapıya geldiğimizde yine gözlerim kararmaya , başım ağrımaya başladı . Bir yerde oturup hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyordum her zamanki gibi ama dudaklarımı sıktım çünkü şuan sırası değildi biliyordum .

              Hadise beni yatak odasına götürdü ve yatağa oturduğumda yanıma oturup "Murat , hastaneye gitsek mi ? Hiç iyi değilsin sen ." dedi . Bense boş boş halıya baktığımı fark ettim .

"Biraz dinlenmek ister misin ?" dedi .

          Gerçekten şuan ihtiyacım olan tek şey buydu .

          Aynı onun gibi kokan yatağına uzandığımda göz pınarlarım hala beni zorluyordu . Yalnız kalmak istiyordum ama ... Yapamadım .

"Hadise , gitme ."

         Arkama geçti , kollarını bana doladı , kafasını saçlarıma gömdü ve öptü . Ellerini tutup öptüm . O an birer birer döküldü yaşlar gözlerimden . Hadise konuşacak gibi oldu ama sonra vazgeçti sanırım . Hayatımda hiç bu kadar huzurlu hissettiğimi hatırlamıyordum , annemden böylesine şefkat görmemiştim sanki . Sadece bu mutluluktan da ağlayabilirdim .

Sonra uyumuşum heralde . Uyandığımda arkama döndüm , Hadise de uyumuştu . Alnımdaki yara bandından yine iyilik meleğimin beni düşündüğünü gördüm . Güzel yüzünü izledim , sarı saçlarını okşadım . Sonra uyandı .


"Günaydın ."
"İyi akşamlar de bari , saat kaç olmuş !"
"Ne fark eder , evde bekleyenin mi var ?"

Hadiiii , çok güzel ! Dava falan çöp . Neyse neyse sağlık sorunları bunlar ne yapayım (!)

"Konuşmak ister misin ?"

Diyor kısık ve ürkek bi sesle .

"Boşver ya . Konuşmayalım ."
"Israr etmeyeceğim ama , ne zaman istersen ben burdayım. Ne zaman istersen ben hep senin yanında olacağım . Hep ..."

Gülümseyerek yüzünü okşadım .

"Şey bide ..."
"Nooldu ?"
"Ben arabada söylediklerim için özür dilerim ."
"Tamam sonra konuşuruz , şuan bir şey konuşmak istemiyorum."

İlk defa bir kızın yatağında bu kadar iyi hissediyordum , duygusal olarak yani . Tarif bile edemiyorum ki , şuan camdan sızan ve nerdeyse batmakta olan güneş ışığı , ikimizin de karışık saçları ... Ama bunlara rağmen hala Hadise'nin yüzündeki endişeyi okumak mümkün .

(Hadise)

Baştan anlamalıydım zaten , normal değildi hiçbir şey . İyi de bi insan niye söylemez böyle bir durumu ? Gerek var mıydı hem kendini hem beni korkutmaya Muratcım ?

O anları anlatmayacağım bile , ne kadar telaş olduğum , Murat'ın kolumu heyecandan sıkıp morartması ama bunu farketmemesi için hemen kolumu örtecek bişey giymem ... Of of unutamam ben bugünü !

Anlatamıyorum ama o kadar üzüldüm ve canım yandı ki . Hele sevdiğim insanların ağlamasından çok fazla rahatsız olurum . Ağlayan insan sevmem hiç , yanına gidip teselli bile etmem . Ama işte Murat olunca , ölene kadar kollarımda kalsın öyle , öyle kalalım istedim .

Bir de tanımıyormuşum , emin değilmişim falan ! Allah kahretmesin beni ya ne diyim ! Ben bu adamı seviyorum işte , daha ne olsun , ne arıyorum daha !

Murat'ın bana anlatmadığı şeyleri çok merak ediyorum açıkçası , yani konuşmak istiyorum onunla . Ama benle konuşarak çözebileceği şeyler olmadığı çok açık . Psikolojik destek alması gerektiğini düşündüm. Yani içinde bir şeyler yaşıyor ama belli kimseye açamamış . Ama ne diyeceğim çocuğa "Hadi Murat kalk psikoloğa gidelim !" Denir mi ? Bir kere ister mi ? Bu güne kadar açılmamışsa kimseye , bu günden sonra açılmak ister mi ?


Murat'la yatakta biraz daha vakit geçirdikten sonra yemek mi yese diyorum (hadi ben midesi olmayan ve acıkmayan bir ruh hastasıyım ama karşımdaki bir insan sonuçta) ve aniden kalkıyorum.

"Nereye ya dursana !"
"Acıkmadın mı ?"
"Hmmm , belki biraz."
"Ee o zaman bişeyler hazırlayayım dimi ?"
"İyi kalkalım o zaman ."
"Sen dur ben hazırlarım ."
"Ya geleyim işte en azından seni izlerim ."
"İyi bari gel !"

Kalktık ve mutfağa gittik , ben hazırlarken Murat da sürekli sarılıp öpüyor beni rahat bırakmıyordu . Tabi böyle olunca biraz uzun sürdü ama ...

İkimiz de bugün hiçbir şey yaşanmamış gibi davranıyorduk , başka ne yapacaktık ki ? Oturup ciddi ciddi konuşmayı kimse istemiyordu şuan .


"Senin işin falan yoktu dimi ?"
"Aslında vardı ama , açıkçası telefona bakmak bile istemiyorum."

İkimiz de güldük . Yemek bitince yine sarmaş dolaş film izledik . '500 Days of Summer'


İşte sonrası da bir takım küçük eğlenceler falan diyelim konuyu burda kapatalım ...

KlostrofobiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin