"Biz Neyiz ?"

666 38 14
                                    

(Murat)

 
  Beklenen gün yarın.

  Karar verdim , yarın bir adım atacağım . Bu böyle devam etmez çünkü.

  Seviyorum , seviyor.

  Ne bekliyoruz ?

  Sabah bu sefer çakan şimşek ile uyanıyorum . Nasıl da yağmur yağıyor. Umarım yarın da böyle olmaz .

  Her sabah olduğu gibi hazırlanıp çıkıyorum.

  Yağmur yüzünden biraz yavaş ilerlemek zorunda kalıyorum ama çok geç kalmıyorum.

  Üç tane duruşma var bugün. Ve hepsi de peş peşe. Bütün davalara girip erken çıkmak istiyorum. Havadan mıdır nedir , biraz kırgınlık var üzerimde.

  Masamda dosyalara bakıp kahvemi içerken Can arıyor. Umarım yine Burçin ile kavga etmemiştir valla ikisini de çok pis döverim bu sefer .

"Efendim kanka ?"
"Napıyosun ?"
"Çalışıyorum oğlum ne yapcam. Ne oldu ?"
"Akşam müsaitsen gel dicektim. Pes atarız falan ."
"Olmaz kanka ya kusura bakma . Ben hasta gibiyim biraz ."
"Gelip çorba falan yapayım mı ?"
"Dalga mı geçiyorsun ? Senin elinden bir şey yiyip içer miyim ben ? Öldürürsün sen adamı ."
"Şakaydı zaten . İyi peki çalış o zaman ."

  Ne yerinde durmaz bir insan bu ya .

  Ben baya baya kötü oluyorum . Sesim kısıldı. Al işte sesim kısıldı !

  Neyse ki davalara girdikten sonra farkettim ki bunu rezil olmadım oralarda .

  Sözde yarın Hadise ile buluşacaktım. Bu ses ne ya !

  Bütün moralim bozuluyor tabi . Kızı da ekmiş gibi olacağım ama .

  Çok yorucu olmayan ama iğrenç bir günün ardından arabada homurdana homurdana eve dönüyorum.

  Bir insan bu kadar şanssız olmamalı.

  Hayalimde o kadar konuşma hazırlarken sesim kısıldı . Cidden şansıma tüküreyim !

  Akşam eve geldiğimde belki yarına düzelir umuduyla çorba içtikten sonra üst üste bitki çayları içiyorum. Ama yok ! Bu sesle kıza 'Seni seviyorum' dersem beni anlamaz galiba.

  Çaresiz bir şekilde konuşamadığım için Hadise'ye mesaj atıyorum.

'Yarın gelemiyorum. Kusura bakma .'

  Al işte bütün sevincim kursağımda kaldı.

  Bir şeyi ne kadar çok istersen olmazmış . Galiba bu teoriye dayanarak sesim kısıldı.

  Ben elimdeki kaynar gibi sıcak olan fincanda ıhlamuru içerken telefonum çalıyor.

  Hadise .

  Kızım arama işte bu sesi duyma yani soğursun benden . Of !

"Hani geliyordun Murat ?"
"Hastayım ."
"Ay o ses ne öyle !"
"Sesim kısıldı işte."
"Ay tamam tamam konuşma daha fazla ."

  Derken gülüyordu. Telefonu kapattıktan sonra mesaj geldi .

'Sen gelmiyorsan ben gelirim :)'

  İşte bu be ! Şuan bütün keyfim yerine geldi . Hadise'ye adresi mesaj attıktan sonra ilaç dolabını karıştırıp işime yarayacak bir şey arıyorum ama bulamıyorum maalesef . Sonra internetten ses kısıklığına ne iyi gelir diye bakıyorum.

  Bitki çayı demeyin artık içim çıktı kusucam lütfen !

  İnternetten de hayır yok diye son çareyi uyumakta buluyorum . Belki uyanınca geçer.

KlostrofobiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin