KAVUS

32 18 9
                                    

Medyada- marilyn manson: sweet dreams-tatlı rüyalar

**İSTEDİĞİNİZ PARÇAYLA DA DİNLEYEBİLİRSİNİZ
__________________________________

Her yer karanlıktı.  Parmağımdaki yüzük garip şekilde parlıyor fener görevi görüyordu. Şaşırmıştım ama umursamayıp usulca önümü aydınlatması için önüme yön verdim. Her taraf ağaçlarla dolu olduğundan ormanda olduğumu anladım.bir yandan ilerliyor bir yandan da " kimse yokmu?" diyerek etrafa bakınıyordum. Arkamda çatırdı sesini duyar duymaz o yöne dönüp yüzüğümü oraya doğru diktim. Kimse yoktu. İçimden tuhaf bir sezi seziyor çok korkuyordum. Tekrar yürümeye başlayınca yan tarafımda bir karartının geçtiğini gördüm. Bulunduğum yerde yanlız değildim buda tehlikede olduğumu düşündürüyordu."Angela senmisin? Cevap ver" diyerek etrafa göz atarak yine ilerledim.
Sesin olmayışı canımı sıkıyordu ve korkum gitgide artmaya baslamıs, kalbim göğsümden fırlıyacak gibi atmaya baslamıştı. Birden önümde kocaman bir ışık belirledi. Işık sanki birşey yanıyormuş gibi sıcak ve pusluydu Ve içinden biri çıkınca korkuyla bir iki geriledim. Yüzünü göremiyordum çünkü ışık arkada olduğundan yüzü karanlıktı. Cesaretimi zor da olsa toparlayıp "kimsin sen? Beni neden takip ediyorsun?" bana birkaç adım yakınlaşıp " Benim olan birsey sende. Onu bana vermelisin!" diyerek elini uzattı. Bende yüzüğü geri çekip " neyden bahsediyorsun! Sana neden güveneyim! Git burdan yoks.." sözümü kesip "bu mühür insanlar için tehlike taşıyor.güven bana lütfenn!" başımı olumsuz anlamda sallayıp kaçmaya başladım. Bir süre sonra durup arkama baktığımda bir kasabada bulunduğumu fark ettim ama garip birşey vardı etraf cesetlerle doluydu ve kanları ayaklarımın altında bataklık oluşturmuş beni kendine çekiyordu. Ben debelendikçe daha da batıyordum. Ve en sonunda BooM..
________________________

Gözlerimi korkuyla açıp yatığım yataktan doğruldum. Bu nasıl kavus böğle? Her tarafım terden sırılsıklam olmuştu. Nefes alışverişimi düzenlemek için derin nefes alıp vererek esneme hareketleri yapmaya başladım. Bittiği gibi kalkıp hemen banyoya girdim. Soğuk bir duş alıp aşağı indim. Angela erkenciydi. Kavaltıyı hazırlamış beni bekliyordu. " Bakıyorumda erkencisin? Neden uyandırmadın bakalım?" deyip kızartmadan bir çatal ağzıma tıkıştırıp sofraya oturdum. Angela gülümseyerek
"Mışıl mışıl uyuyordun napayım yani? Hazır arkadaşım kalkmamış bir süpriz yapayım dedim çokmu"
Gözlerimi devirip " Neyse ben işe gelmiyorum. Patrona gerekli açıklama yaparsın tatlım" diyerek sıcak bir gülümseme yolladım. Masadan kalkarken birkaç birsey elime tıkıştırıp mutfaga ilerlediğim zaman Angela " ha şu yüzük. Sahibini bulmak için dereye ineceksin değilmi?" deyip yanıma geldi. Tezgaha yaslanıp "evet. Benim şimdi cikmam gerek sonra görüşürüz canım." deyip sarıldım. Askılıktan ince kısa kol ceketimi bedenime geçirip dışarı, dereye doğru yol aldım.

*************

Ortalıkta kimse yoktu. Çimlere uzanıp telefonumdan rock müzik açtım. Müziğin etkisiyle gözlerimi kapatıp geleceğim hakkında hayaller kurdum...
Bu saçma düşüncelerden gözlerimi ayırdığımda karşımda 20 ' li yaşlarında,grinin en güzel rengi olan gözleri ve kahve rengi saçları ayrı hava katmış, kaslı, cekici ve sert bakışlarıyla bir adam karsımda durmuş sırıtıyordu.

Birden onu karsimda görmemle irkildim ve oturma pozisyonuna geçerek
" sende kimsin! Burda ne işin var be!" dedim.
Oda yavaşca yanıma yaklaşıp çarpık gülümseyişle " seni korkutmak istemedim. Kusura bakma. " deyip bir kol boyu ilerimde oturdu. Gülüşü kalbimin teklemesine sebep olmuş yanaklarımın kızardığını hisedebiliyordum. Toparlanıp sinirli konuşmaya çalışarak " Ne zamandan beri ordan beni izliyorsun sen!" gülümsemesini bozmadan
"Daha yeni geldim.Sadece, burada birilerinin gezdiğini ilk defa görüyorum. Seni görüncede merak ettim. Emin ol kötü bir niyetim yok." deyip el uzattı ve devam etti. " Ben kevin. Ya senin adın?" deyip içten bir gülümseyiş yolladı. O kadar yakışıklıydı ki dalmış olduğumu unutmuşum taki gözlerimin önünde elini sallayana dek. Dalgınlıktan kurtulup "A şey adım jane.memnun oldum" deyip elini sıktım. Birden elimden hafif bir ürperti hisettim. Sadece iyi hisettiren bir ürpermeydi. Elimi usulca çekip " Ö. Özür dilerim benim gitmem gerek deyip hızla kalkıp ordan koşarak uzaklaştım. Arkamdan bana bakıp bakmadığını görmek için durup oraya baktım. Ama kimse yoktu. Direk eve koştum.

LÜTFEN BEĞENİNİZİ BELİRTİN. 👋 İYİ AKSAMLAR...

PATİKAN EFSANESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin