birkaç gün geçmişti ve tüm bu günlerde jimin her gün saat tam 7:00da aynı aramaları almaya devam etmişti.hoseok, jimin'in önüne bir kase pirinç koyarken sordu, "kimdi bebeğim?"
"teşekkür ederim ve bilmiyorum. ne zaman merhaba desem kapatıyorlar."
"bu garip"
"evet" jimin saate bakıp yemeğini yerken söyledi.
akşam 7:00
ve jimin'in telefonu çalmaya başladı.
"açacak mısın?" hoseok masada bakan telefona bakarken söyledi.
"evet"
jimin açıp hoparlöre aldı.
jimin:
merhababilinmeyen numara:
seni özledim jiminve jimin bir şey söyleyemeden telefon kapandı bununla birlikte hoseok merakla jimin'e baktı.
"jimin hayatında seni bırakan biri var mı? önemli birisi?"
"emin değilim hoseok. belki... ah bilmiyorum." kafasını olumsuz anlamda sallarken söyledi.
"belki kim bebeğim?"
"bilmiyorum erkek kardeşim, ebeveynlerim."
"neden onlar jiminnie? söylemek istemezsen sorun değil beklerim."
"ben küçükken beni terk ettiler ve bana döneceklerini söyleyen bir not bıraktılar. ama asla dönmediler. ama sorun değil, üstesinden geldim." jimin hoseok'a göz gülümsemesini gösterirken söyledi.
"seni gerçekten seviyorum jimin." onun ellerini tuttu ve söyledi.
jimin geçmişi hakkında düşünmeyi bırakamayarak gülümsedi ve "ben de seni seviyorum hoseok" dedi.
------
neredeyse gece yarısıydı ve jimin'in telefonu bildirimlerle aydınlanırken ikili odalarında uyuya kalmışlardı.
bilinmeyen numara:
jimin. geri döndük.bilinmeyen numara:
hepimiz seni çok özledik. merak etme seni hatırlıyoruz.bilinmeyen numara:
hep senin yanındaydık.fotoğraf:
fotoğraf:
fotoğraf:
;;;;;;;;;;
jimin :'(
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dream boy ; jihope
Fanfic"merhaba erkek arkadaş hattındasınız, ben jimin nasıl yardımcı olabilirim?" translation | çeviri ©sadchim