for the sake of fame ; muke

1

Hikaye tam bir beard olayı. Ama ilk defa sevdiğimiz bir beard olacak ;) 

...

Luke elini kirli sarı saçları arasından geçirirken iç çekti ve yerdeki kağıtları fırlattı. Bu şimdiye kadar tattığı en iğrenç kahveydi.

"Ne sikim Stacy? Bu kahve bok, bana bir iyilik yap ve benden olabildiğince uzağa götür." Nefesi altında küfür homurdanarak asistanına kahveyi uzattı. "Ve belgelerimi al."

Siyah saçlı bayan denileni yapıp hızlı bir şekilde dağınık odadan çıktı.

Luke tüm hafta boyunca yazıyordu, bu yeni albümün içine tüm ruhunu koyuyordu ve çalışması için iyi bir kahveye ihtiyacı vardı.

O gün yardımcısına beşinci kez bağırdıktan sonra arkadaşı Luvi'den 'stüdyoya kıçını getir' içerikli bir mesaj aldı bu yüzden sahip olduğu pek çok deri ceketlerden birini giydi ve stüdyoya doğru yol aldı. Luvi yönetim ekibinin bir parçası değildi ama onun çok yakın bir kız arkadaşıydı ve onun yanından hiç ayrılmamıştı.

En kısa sürede oraya vardığında kanepenin etrafında bir yere ceketini attı ve telefonunda oyun oynamaya devam ederken Luvi diğer odaya gitmesi için ona el salladı. Sonra Luke boş bir sandalyeye oturdu ve masanın üzerine ayaklarını koydu. "Peki ne oldu?"

Yönetim ekibi etrafını çevrelemişti, kağıt yığınları masayı kaplıyordu. Ashton (menajeri) konuşmaya karar verene kadar sessizdi: "Yeni albüm büyük ihtimalle Temmuz ayında gelecek bu demektir ki tüm zamanımızı yazma ve kayıtlarla geçireceğiz. Luke birkaç aydan beri bir şey yapmadığından dolayı fanları oyalamak ve basının ilgisini çekmemiz gerekiyor. Bir şey ile ortaya çıkmamız gerekiyor. Şimdi beyin fırtınası."

Eller yukarı kalkarken Ashton elinde siyah tahta kalemi ile beyaz tahtaya yöneldi ve Luke'un yanında oturan adamı işaret etti. "Gözlüklü adam, bana bir şey ver."

"Yeni saç rengi."

"Korkunç. Pembe panolu."

Uzun sarı saçları olan kısa bir kadın ayağı kalktı ve boğazını temizledi. "Onun kendi çıplak sızıntısı olabilir!"

Ashton bir şeyler yazarken başını salladı. "Zaten yapmıştık pembe saçlı."

Kadın eteğini doğrultarak ayağı kalktı. "Bir kız arkadaşı olabilir."

Ashton'un gözleri aydınlandı ve beyaz tahta üzerine dünya kız arkadaşı yazdı. "İyi iş, pembe saç."

Luke sadece içini çekti, gerçekten bu konuda hiçbir şey umurunda değildi, sadece eve gitmek ve Bruno Mars ile Skype üzerinden "How To Broke My Heart"'ı yazmayı bitirmek istiyordu. Bu saçmalık zerre kadar umurunda değildi.

Ashton 6 olası kız arkadaşları yazdı: Halsey, Kendall Jenner, Taylor Swift, Lauren Jauregui, Selena Gomez ve Ariana Grande.

Luke hayatı boyunca bunlardan sadece 3 kızla konuşmuştu.

"Selena Gomez? Benim için bir hiç. Onun hala Bieber şeyleri var onun ilgisini çekmezdi." Luke'un önünde oturmuş bir adam konuştu.

Ashton başını salladı ve onun adını geçti. "Ariana Grande?"

"Dünya turunda. Şuan LA'de olan birine ihtiyacımız var." dedi aynı adam.

Ashton şuanda LA'de olmayan bütün kızlara çarpı attı: Lauren Jauregui, Ariana Grande ve Taylor Swift."

"Halsey?"

"Yıllardır en iyi arkadaşım oldu, hiç inandırıcı olmaz ve o, o kadar ünlü değil. Medyanın pek umurunda olmaz." Luke boynunu kaşırken söyledi.

"Bekle."

Herkes dikkatini kırmızı rujlu sarışın bir kadını yöneltti.

"Ya eğer Luke'un bir erkek arkadaşı olsaydı?"