for the sake of fame ; muke

6

Biraz moralim bozuk. Fazla bir şey demeyeceğim.

Sadece, iyi okumalar...

'

Luke, Michael'ı evinin önünde ki siyah jipinde onu bekliyordu.

Bir erkekle 'çıktığından' beri her zaman geç kaldığıyla ilgili anlaşmayacağını düşünmüştü ama oğlan yanılmıştı. Luke Michael'ın %90 zamanda geç kalacağını öğrenmişti, çünkü ya 'mükemmel' bir kıyafet bulamadı yada pek iyi durumda değildi.

Birkaç dakika sonra Michael nihayet yüzünde bir sırıtış ve her zaman ki gibi deri ceketiyle apartmanının dış yolundaydı.

Kollarını gerip esnerken arabaya girdi.

"Hey prenses."

"Bana öyle demeyi kes."

"Tamam melonfucker."

Luke gözlerini devirdi ve takma isminden o kadar nefret ediyordu ki görmezden geldi.

"Neden bu kadar uzun sürdü? Dışarı çıkmıyoruz ki, biz sadece geri stüdyoya-"

"Hayır, dondurma yiyeceğiz."

"Saat siktiğimin sabahının beşi."

"Zamanı istemedim, dondurma istedim."

Luke diğer çocuğun sikine iyi bir yumruk atmamak için iç geçirdi, ve en yakın dondurma yerine sürmeye başladı.

Araba sessizdi ama gerçekten tuhaf değildi, sonunda vardıklarında Michael "ne tür bir dondurma dükkanı sabahın beşinde açık olur?" yada "hangi tür aptal sabahın beşinde durma yer?" gibi şikayetçi olan Luke'a geri bakmaktan rahatsız olmayarak hemen dükkana yöneldi.

Michael sadece bir kaç dakika sonra elinde çilek ve vanilya gibi gibi görünen dondurma konisi tutarak geri geldi.

"İstemediğinden emin misin? Yani oldukça iyi? Merak etme hetero tatlara da sahipler, erkekçe gibi bitter çikolata ve yaban mersini gibi tatlar."

"Kapa çeneni."

Sadece Michael aptal bir geri dönüş atışı yapamadan bir çift kız kıkırdayarak ve açıkçası sakin kalmaya çalışarak onlara yaklaştı.

Tanrı aşkına saat sabahın beşiydi.

"Merhaba Luke, sizi rahatsız etmek gibi bir niyetimiz yok ama bir grup resmi alabilir miyiz diye merak ettik..."

İçini çekti, onlardan çok vardı, ve bir şey yapmak için çok yorgundu.

"Bakın kızlar, oldukça erken ve şeye gitmemiz lazım-"

"Elbette bir resim alabilir."

Kızlar dikkatlerini Michael'a yönelttiler ve Luke bir parlamayla ona vurdu.

"Sen Michael'sın değil mi? Seninle de bir resim alabilir miyiz?"

Michael onlara gülümsedi ve omuz silkti.

"Elbette alabilirsiniz, Luke Hemmings bile sabahın beşinde herkes Michael Clifford'u görmek için uyanır."

Hepsi güldü, Luke bile, ama etrafında dönmeye emin oldu yani kimse onun güldüğü fark etmedi. Asla Michael'ın şakalarının komik olduğunu kabullenmezdi, melonfucker dışında, melonfucker olarak çağırılmayı sevmemişti.

Hepsi toplandı, kız Michael'ın eline telefonunu tutuşturdu ve Michael resmi çekti. Luke sadece huysuz haline geri dönmeden önce onlara sadece imza gülümsemesini atarken aptal bir yüz yaptı.

Bazı kızlar ayrılırken, orada kalan üç kız annelerine sinirlendikleri hakkında bir şey anlatıyorlardı onlara, çoğunlukla Michael'a.

"Peki bu saatte burada ne yapıyorsunuz?"

Michael sırıtıp yanıtlarken Luke banka oturarak gözlerini devirdi.

"Dondurma istediğimi hissettim ve sonra dizlerimin üzerine çöktüm ve Luke'a iyi bir erkek arkadaş olması için yalvardım ve de beni buraya getirmeyi kabul etti. Ama hala berbat bir arkadaş çünkü bana para verdi."

Kızlar Luke'un şakasına gülerken Luke Michael'ın nasıl her kahrolası zaman bu kadar mutlu olabildiğini merak ederek kapüşonunu taktı. Modellerin kendi hayranları olduğunu biliyordu ve bu hayranlarla tanışmak şeyi yeni değildi. Luke gibi o da bütün bunları yorucu bulmuyor mu?

Belki de Luke biraz neşelenir ve belki Michael'ın o kadar pislik olmadığını ve belki de insanların o kadar boktan olmadığını görebilir.

'

Melonfucker: Kavun sikici. Yazar aynen bana böyle dedi.