7. BÖLÜM(ANLATSANA OĞLUM):

18 1 0
                                    

Deniz'in evinden çıktıktan sonra bizimkilerin yanına gittik. Bizim yanlarına gittiğimizde Deniz müdür yardımcısının odasındaydı.


''Berk hallettiniz mi?''


''Hallettik hallettik.''


Rüzgâr tamam dermiş gibi kafasını salladığında Deniz de odadan çıkmıştı. Demek kardeşi öldüğü için böyle davranıyordu. Acaba kardeşiyle aynı liseyi mi kazanmıştı? Ben bunları düşünürken Bora omuzuma dokunup 'haydi' dermişçesine baktı.


Hep beraber Deniz'i evine bıraktıktan sonra Rüzgâr'ın evinde toplandık.


''Eee Berk, neler buldun?''


''...''


''Berk, iyi misin?!''


Rüzgâr'ın sorusuna karşı kafamı 'evet' dermiş gibi salladım.


'E anlatsana be oğlum. Çatlatacaksın meraktan.''


''Tamam Bora bir dur. Hemen anlatılabilecek şeyler değil.'' Derin bir nefes alıp anlatmaya başladım.


''Odada öyle dikkat çeken hiçbir şey yoktu. Hatta odada hiçbir şey yoktu resmen. Evin en büyük odası ona verilmiş ama o bütün eşyalarını bir kenara yığmış. Etrafa bakınmaya devam ettiğimde ise bir bilgisayar buldum. Ben de bilgisayarı açtığımda karşıma bir video çıktı. Ben de o videoyu açtım. Karşıma aynı Deniz gibi, bir kız çıktı. Bu kız ailesine bir video hazırlamış... intihar videosu.''


''Yok artık.'' Bora böyle bir tepki verdiğinde hepimiz ona söndük.


''Acaba Deniz'in ikizi intihar falan mı etti? İntihar videosu olduğunu nereden anladın?''


''Kız söyledi Rüzgâr. Arkasında ip vardı. 'O benim intihar ipim.' dedi.''


''Peki neden intihar ettiğini de söyledi mi?''


''Söyledi Bora, söyledi.''


''Ne dedi peki?''


''Lisenin ilk günü ailesinden onu liseye bırakmalarını istemiş fakat ailesinin toplantısı olduğu için onu götürmemişler. Servis de yokmuş. O da mecburen otobüsle gitmiş. Ama otobüste onu bir yere kadar götürmüş. Okula gitmek için ara sokaklardan geçmiş. O sırada şerefsiz adamın biri ona taciz etmeye kalkışmış. Ona bıçak çekmiş. Kız ne yapıp edip bıçağı adama saplamayı başarmış. 6 kez bıçaklamış. Sonra da adam kan kaybından ölmüş zaten.''


''Vay amına koyduğumun.''


''Sallandıracaksın böyleleri, bak bakalım bir daha yapılıyor mu?''


Rüzgâr ve Bora'nın böyle konuşmalarını duyduğumda Poyraz'a baktım. Boş boş duvara bakıyordu. Böyle şeylerde çok ciddiydi.


''Off bunları öğrendim ya içime bir öküz oturdu.''


''Benim de Bora.''


''...'' Etraftaki sessizliği ben bozdum.


''Sizi bilmem ama bu çocuğu ne yapıp edip kendine getirmemiz lazım.''


''Haklısın ama nasıl olacak o iş?''


''Bilmiyorum ki.'' Etrafta yeniden bir sessizlik oluştu. Ve bu sefer o sessizliği telefonumun melodisi bozdu. Arayan annemdi. Hiç bekletmeden telefonu açtım.


''Efendim anne?''


''Berk müsait misin?''


''Evet, ne oldu ki?''


''Eve gelebilir misin?''


''Hayırdır ne oldu?''


''Yok bir şey olmadı. Hani Serap Ablan var ya. Deniz'in annesi.''


''Hııı...''


''İşte onlar birkaç günlüğüne şehir dışına çıkacaklarmış. Deniz de gitmek istemiyormuş. Onun için birkaç günlüğüne bizim evimizde misafir olarak kalacak.''


''İyide anne bana ne?''


''Nasıl' bana ne'? arkadaşın o senin.''


''Ama a...''


''İtiraz istemiyorum Berk. On dakikaya evde olacaksın o kadar.''


Annem telefonu yüzüme kapattığında emir demiri keser diyerek ayağa kalktım. Bizimkiler bana baktığında:


''Annem çağırıyor. Eve gidince ararım ben sizi.'' dedim. Hepsi 'tamam' dermiş gibi kafa salladı. Ben de Rüzgâr'ın evinden çıkıp kendi evime doğru yol aldım.


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 17, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sırlar DeniziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin