Bıçakta ki İlk Kan

263 18 8
                                    

Saatlerin geçmesini beklerken iki paket sigara bitmişti bile . Yeni paketi açıp içinden bir dal alıp yaktığımda uzun zamandır içmiyormuş gibi içime çektim. Annemler çoktan uyumuştu saatte baktığımda 2 ye geliyordu.

Önceden hazırladığım kıyafetleri hızlıca üzerime geçirip işime yarayacak bir kaç alet aldıktan sonra planladığım gibi pencereden gizlice çıkıp, iki sokak ileriye park ettiğim arabaya bindim.

Soğuk Bar' ın önüne park ettikten sonra beklemeye başladım. Siyah mini etek, fazla dekoltesi olan bir bluz giymiştim ve fazla dikkat çekici makyaj yapmıştım.

El ele tutuşmuş bir çift çıktı önce, sarhoş olmadıkları belliydi , arkalarından iki sarhoş ayakta duramayan şarkı söylediklerini zanneden salaklar çıktı.

Tam tahmin ettiğim gibi gözleri beni bulunca pislik gibi sırıtmaya başladılar. Fazla bir çaba harcamadan yanıma gelmişlerdi bile.

"Yavrum çok ateşlisin ve ben çok üşüyorum beni ısıt biraz " dedi ve bende o iğrenç kahkahalardan attıp elimi ensesinde yavaş hareketlerle dolaştırdım.

Bu hareketim çok hoşuna gitmiş olucak ki hınzırca gülümsedi. "Seni ısıtmak çok isterim" dedim hemen elini belime koydu.

Sanırım bu iş sandığımdan daha kolay olacaktı. Diğeri bizden uzaklaştığın da etrafa göz gezdirip belimin arkasında ki silahla etkisiz hale getirdim.

Arabanın arka koltuğuna yatırdıktan sonra hemen direksiyona geçip eski evimizin olduğu yöne doğru sürmeye başladım. Çok geçmeden gelmiştik. Hemen anahtarları bulup kapıyı açtım ve pislik herifi bodrum katına indirdim.

Bana tecavüz edilen yere bağladım. Hâlâ daha baygındı. Bir sigara yakıp oturdum ve düşünmeye başladım. Benim için zor olmazdı çünkü yaşadığımı hissetmiyorum. Kamerayı adamın karşısına yerleştirdim. Maskemi ve eldivenlerimi taktıktan sonra adamı uyandırdım.

" Neredeyim lan ben, sen kimsin?"

Sanırım kafası yerine gelmişti, gidip kaydı başlattım. Tam babamın bana yaptığı gibi.

"Olman gereken yerdesin canım sakin ol sadece biraz canın yanacak" dediğim de ne olduğunu anlamaya çalıştığı belliydi yüz ifadesinden.

Elime aldığım küçük bıçakla koluna derin olmayan bir çizik attım.

"Ne yapıyorsun lan sen " diye bağırdığın da mutluluktan çok uzak bir kahkaha attım.

Bu kadar az ses beni tatmin etmemişti. Bu sefer elime daha büyük bir bıçak aldım ve karın kısmına sapladım. Bu sefer ki bağırması hoşuma gitmişti. "Orospu çocuğu, seni geberticem şurdan kurtulayım" dediğinde bıçağın ucunda ki kanı boynuna sürdüm.

"Üzgünüm canım burdan kurtulamazsın" dedim sahte üzgünlükle.

Bıçakla ilk önce parmaklarını kestim tek tek sanırım kan kaybından ölmek üzereydi ama buna izin veremezdim. "Cehennem de görüşmek üzere " deyip tek seferde boğazını kestim.

Vücudunu parçalara ayırıp poşete koydum. Hepsini arabaya taşıyıp evi kitledim ve ormanlık alana götürdüm.  Burada çok fazla domuz olduğu için sabaha parçası kalmaz. Arabayı durdurdum el fenerin alıp cesetin parçalarını posetlerden çıkarıp etrafa saçtım.

Bu sayede daha kolay yok olur. Poşetlerin hepsini boşaltıktan sonra arabaya döndüm arabayı tam çalıştırmak için hamle yapmıştım ki bir anda bir gürültü duydum.

Arabadan inip kontrol edecektim ki ensemde bir nefes hissettim.

Kanlı GecelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin