5.Bölüm

15 4 0
                                    

Yusuf u en son görmemin üzerinden 2 ay geçti.Bu süreçte beni hiç aramadı veya mesaj atmadı. Anladım ki benimle görüşmek istemiyordu. Ve ben onu zorlamayacaktım.

2 aydır sadece pastanede çalışıyorumdum ve hiç hırsızlık yapmadım. Bu işte bir terslik olmalıydı. Refik in muhtemelen çok büyük bir planı vardı. Yoksa beni 1 ay boyunca boş bırakmazdı.

Telefondan Cemal abinin numarasını tuşladım. Bir kaç kez çaldıktan sonra açtı.
" Alo Cemal abi"

" Efendim Eylül"

"Refik in sesi çıkmıyor 2 aydır nerelerde bana hiç hırsızlık yaptırmadı. "

" Senin haberin yok mu Refik adam öldürmekten tutuklandı ve biraz zor kurtulur. "

Buna gerçekten şaşırmıştım halbuki Refik in bir sürü avukatı vardı ve poliste yüksek rütbede tanıdıkları biraz zordu tutuklanması.

" Abi nasıl oldu bunun arkası sağlam değil miydi"
Dedim evde kendi çapımda sevinç dansı yaparken.

" Karşı taraf çok güçlü öldürdüğü çocuğun babası savcıymış ve kamera kaydı falan var. Refik in çıkması çok zor hatta imkansız. Hem sen sevinsene kurtuldun beladan artık sana bulaşmaz bitti onun işi. "
Sevinçle bir çığlık attım.

" Abi sevinmez miyim hayatımda hiç bu kadar sevinmemiştim. Sanada çok teşekkür ederim beni koruduğun için. " dedim ve telefonu kapattım.

Bitmişti artık bugün işte özgürlüğümün geldiği gündü. Artık Refik yoktu, hırsızlıkta yoktu herşey bitmişti. Kabusdan uyanmıştım sonunda artık daha mutlu bir insan olacaktım. İlk iş evdeki bütün hırsızlık malzemelerini doldurup çöpe attım. İhtiyacım yoktu artık onlara ve sonra sokağa çıkıp gezmeye başladım.

Bir anda kendimi Beyza ile geldiğimiz kafenin önünde buldum içeri girdim ve bir masaya oturdum. Sipariş verirken gözüm girişe takıldı bu Mehmet ti Yusuf un arkadaşı. Hemen yanına gidip konuşmaya başladım. Baştan tanımadı beni ama sonra tanıdığını anladım.

" Merhaba ben Eylül sende Mehmet olmalısın. "

" Evet. " dedi ve benim az önce oturduğum masaya doğru ilerlemeye başladık. Oturunca konuşmaya başladı.

" Sana nasıl yardımcı olabilirim Eylül" dedi gülümseyerek.
Bende gülümseyerek karşılık verdim.

" Mesela Yusuf un nerede olduğunu söyleyebilirsin"
Biraz düşünürmüş gibi yaptı.

" Peki bunu ne için yapacağım" dedi.

" Imm peki neden yapmayasın" dedim.

" Vay benim silahımla beni vuruyorsun tamamdır. Sevdim seni. Yusuf şuan kardeşiyle oyun parkında. " dedi. Bende teşekkür ettim ve parkın adresini aldım ve kafeden ayrıldım.

Bunu neden yaptığımı bilmiyordum. Çocuk beni hiç aramamıştı. Ama ben onun yanına gidiyordum bunun bir açıklaması yoktu. İç sesim hemen kendini meydana attı tabi dururmu. Ya kızım sende ne inatçı çıktın kabul et artık çocuğa aşık oldun dedi. Ya hayır bunun imkanı yok o benim arkadaşım sadece onu merak ediyorum. İç sesim hehe der gübi kafasını salladı bende onu takmadım.

Parka girdiğimde Yusuf un sarışın bir kız çocuğunu salladığını gördüm. O an içimden bu adam ne güzel baba olur diye geçirdim. Vallaha bana birşeyler oluyor.
Yusuf un yanına gittim ve
" Merhaba nasılsın" dedim.
Oda kafasını bana çevirdi.

"İyiyim sen nasılsın" dedi çocuğu sallamaya devam ederek.

" Biraz konuşabilir miyiz. "

" Tamam." dedi ve çocuğu durdurup önüne diz çöktü.

Nisan Yağmuru Ve Eylül SonrasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin