Bilincim yavaş yavaş yerine gelirken bedenimdeki acı dalgalarını da hissetmeye başlamıştım. Kemiklerim acıyordu. Bir kadın vardı yanımda. Yarım yamalak gözlerimi açtığımda farketmiştim. Ellerini bedenimin üzerinde gezdiriyordu ve ben acı içinde kıvranıyordum. Konuşmaya çalıştım. Ağzımdan sadece "kimsin" çıkmıştı. Cevap vermedi. Elleri, tırnakları cadı görünümlü bu kadın hala bana acı vermekle meşguldü.
-Kimsin sen? Bana ne yapıyorsun?
-Sakin ol oğlum. Bana geldiğinde bedenin acı çekiyordu. Tanrının bana gönderdiği bu bedeni iyileştiriyorum.
-Kimsin sen?
-Hiç kimse.
-Lütfen artık, şunu yapmayı kes. Dayanamıyorum.
-İyileşiyorsun oğlum. Acı çekmeden iyileşemezsin.
-Neredeyim ben.
-Hiç bir yerde. Simdi biraz dinlen.
Kadın beni deli etmeye başlamıştı. Ama dinlenmem gerekliydi. Burdan gitmek için bedenimde en ufak bir güç bulamıyordum. Göz kapaklarım ağırlaşmıştı. Aslında derin bir uyku şuan çokta kötü bir fikir değildi.
****
Gerçek bir curcuna. Tam bir şenlik yeriydi burası, diye düşündü Elissa. Tüm olanlardan sonra kendilerine gelmeleri biraz uzun sürmüştü. Kendilerine geldikten hemen sonra gösterinin yapılacağı yere gittiler. Oyalanacak zaman yoktu. Will kayıptı ve bir Koruyucu bulmadan tehtit altındaydılar. Willin sayesinde yaşıyorduk ama bunu yapmamalıydı. Kendini tehlikeye attı. Ahh Will kim bilir nerelerdeydi. Sekiz onu yakalamışmıdır acaba, diye düşünüyordu Elissa. Beyni sürekli bu sorularla meşgulken gözleri o tanıdık simaya bakıyordu. Gösteri bitmek üzereydi. Değiştirici son numarasını bitirip selamını verdi.
-Arkada yakalayalım onu, dedi Elissa yerinden heycanla kalkarken. Insanlar sahnedeki sihirbazı çoşkuyla alkışlıyordu. Insan kalabalığından zar zor arkaya geçebildiler.
-Odasına geçtiğinde, oraya böyle giremeyiz. Bekleyelim. Etrafındaki adamlardan kurtulduğu an odasına atlarız, dedi Jack.
-İyi fikir, dedi Elissa ve odanın kapısındaki insaları gözetlemeye başladı. Birkaç tane hayran imza alıyordu. İşler bittikten sonra sihirbaz odada yanlız kaldı. Kapıda da güvenlik bekliyordu. Jack ellerini Lily ve Elissaya uzattı ve bir anda gözden kayboldular. Kendilerini odanın içine attılar. Odada kimse yoktu. Ses içerden geliyordu.
-Banyoda sanırım,dedi Lily.
O anda sihirbaz banyodan çıktı ve karşısında onları görünce irkildi. Tam kapıdaki güvenliklere bağıracakken, Jack hemen ani bir hareketle yanına atlayıp ağzını kapattı. Elissa hızlıca söze girdi.
-Merhaba, Ben Elissa buraya yardımın için geldik. Bize yardım etmelisin. Bizde senin gibi Sekiz tarafından üretildik, dedi Elissa. Sihirbaz duyduklari karşısında biraz sakinleşmişti ve Jack adamın ağzını yavaşca açtı.
-Annem seni tanırdı. Adı Fiona. Ben çok küçükken İstanbula gelmiştik. Sen ozaman bir sirkte çalışıyordun. Seni ziyarete gelmiştik. Hatırladın mı?
-Sen Fionanın kızımısın? Aman tanrım. Annen nasıl?
-Evet. Malesef annem o ziyaretten kısa süre sonra öldürüldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sekiz
FantasyGeçmişten beri var olan gizli bir örgüt. Mısırlıların tanrılarına daha çok yakın olabilme çabaları ile yaptıkları deneyler bir çok uygarlık boyunca devam etmiştir. Gizlilik esas olan bu örgüt hiç bir devlete bağlı olmadan sadece tanrı için çalışmala...