Multimedia : Erkin
Vote ve yorum plss
İyi okumalar..
Aradan iki saat geçmişti. Okulun bitmesine, son 3 ders vardı. Ah iple çekiyordum eve gidip kendimi mis gibi yumuşacık yatağıma atmayı..
Son iki ders bedendi. 10 dakika kala, hoca giyinmemiz için serbest bırakmıştı soyunma odaları en alt kattaydı. Erkeklerin soyunma odası hemen yanımızdaydı. Tabiki de bizim soyunma odamız en dipteydi.
Uzun koridorun sonuna gelip, derin bi nefes aldım. Sol tarafa dönmem gerekliydi ve ben dönemiyordum. Sebebi ise Akın dı. Giyindikten sonra onu duvar dibinde beklerdim. Oda kapıyı açar açmaz, yanıma gelirdi. Bazen arkadaşlarıyla tekme tokat kapıdan dışarı fırladıkları da olurdu. Yüzümde ne zaman takındığımı bilmediğim gülümseme, saçlarımı bozan kişiyle son buldu.
"Ne bekliyorsun ufaklık"? Bu çocuktan ve bana ufaklık demesinden nefret ediyorum. Sanki kendisi çok büyüktü de, bana ufaklık diyordu. Ahmak.
"Burda ne beklediğim seni ilgilendirmez". Şimdi işine bak ve bir daha bana bulaşma anladın mı?
"Özür dilerim, ders başladı ve hala giyinmemişsin. Sadece sormak istemiştim".
Oha özür mü diledi benden, yoksa yanlış mı anladım ben? "Neyse izin verirsen giyineceğim şimdi".
Tam arkamı dönüp adımımı atmışken, kolumdan sertçe tutup beni erkeklerin soyunma odasına çekti ve kapıyı kilitledi.
"Ne yapıyorsun ya aç şu kapıyı"! Üzgünüm bücür, benden özür dileyip, bir daha karşı gelmeyeceğini söyleyene kadar kapıyı açamam. "Çekil önümden! aç şu kapıyı dedim sana"! Tam onu itip kapıyı açıyordum ki, kolumu tutup sertçe ona dönmemi sağladı. Aramızda sadece bir santim kadar bir fark vardı nefes alış verişini hissedebiliyorum.
Kahvenin en güzel tonundaki gözleri, yine kahverengi olan saçları, kavisli olan kaşlarının, bitişindeki kusursuz ufak beni ve dümdüz çizgi halinde olan dudakları, Akın'a benziyordu ve kusursuzdu. Kimi kandırıyordum ki nefret ediyorum ondan.
Onun beni pür dikkat izliyor olması işime geldi. Onu tüm gücümle ittim geriye dogru bir iki adım sendeledi. Baya güçlü biriydi. sadece bir iki adım geri gittiğine göre. Aksine bende güçsüzdüm ona göre. Hemen kapının kilitini zorladım kahretsin, açılmıyor!
"Kapı açılmıyor, Kilitli kaldık".
"Çekil bir de ben deneyeceğim". Dedi. Kapıyı zorluyordu ve kıracak gibiydi.
"Sıkışmış", dedi. Gözlerim dolmuştu. En alt kattayız ve sadece soyunma odaları var. herkes derste, dersin sonuna kadar bekleyemezdik.
Gözlerimden akan yaşı, elimin tersiyle ittim. omuzlarına ard arda yumruklarımı geçirip, bağırmaya başladım. "Aptalsın oğlum sen neden benimle uğraşıyosun ki? çıkamayacağız burdan diyerek, yere çöktüm. dizlerimi kendime doğru çekip ağlamaya başladım.
"Şşşt,şşt sakin ol bizim yokluğumuzu fark edip gelecekler buraya korkma".
Sesimin kısıldığını hissediyordum. nefesim kesiliyordu, boğulacak gibi oluyordum dakikalar geçmişti ağlayarak, kıskık sesimle "Erkin ben nefes alamıyorum". Dedim.
"Ne oldu neyin var"?
Gücümün yettiğince, "bende klostrofobi var", dedim ve gerisi kocaman bir boşluk..
Erkin'in ağzından..
Bu kızda, beni çeken birseyler var. Huzurlu hissettiren. Bana diklenmesi her ne kadar sinirimi bozuyor olsada, farklıydı. Odaya kitlemiştim ikimizide. Kapıyı açmayı denedi. Fakat sıkışmış olacakki, açılmamıştı. Omuzlarıma yumruklar savurup bana bağırdı. Yere çöküp, ağlamaya başlamıştı. Paniklediği kötü olduğu belliydi bir süre sonra ağlaması sakinlemişti. Bana dönüp, "Erkin bende klostrofobi var". dedi ve olduğu yere yığıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sessiz Felaket
Teen FictionSeni her şey ayırabilir benden virgül, kısacık bi ayrılık esintisi verirken, nokta ise her şeyi bitirir..