Mor Düşler Gecesi

Sır.

Gece, ne kadar karanlıktır, nefesiniz hava değil, umut olunca?... yalnızlıkla konuşmak ne kadar mümkündür.. geleceğin kollarına atılıp, geçmişe hikayeler anlatmak, düşünüldüğü kadar acı mı..bilmiyorum, bilmiyorum ama belki, belki, senin elinden tutarak uzandığım bir gelecek, kısa da olsa, sonu beraber bir gelecek, geçmişe yazılacak en güzel şarkılardan, anlatılacak en güzel hikayelerden, anıların üstümde akmasından, güzel ama yalnız biten tüm gök kuşağı masallarından, tek başıma toplayacağım gökten düşen elmalardan, ve daha senin evrenin öbür ucuna kapı gibi bakan o gözlerine değmez nice görkemli, ve acının ihtişamına gark olmuş anlardan daha da daha da parlak bir şey, seninle geleceğin bilinmezliğine giden bir şarkı...

İşte bu, Hayatın yegane sırrını anlatır bana, yıllar, yollar, ufuklar dolusu mesafeleri, bir anda, ve nasıl olduğunu bilemeden aşan iki ışığın, birbirinde boğulup, birbirine akın etmesi, ve kainatın, aşılması imkansız o müthiş tek, tekil  anında, yegane bir nur haline gelip, ayrı oldukları zamanların hayatını, hayat hafızalarından silmeleri, nefeslerine dolan havanın, tüm evrende değişmesi, kainatta, bir olarak var olup, bir olarak sevmenin, bir olarak görüp, cananla bir olarak ölmenin anlamı, hikayesi.. hem geçmişe, hem geleceğe, hem de ne gelen ne geçen o erişmesi, ve ondan kaçması imkansız olan yegane 'an'a can evinden katık olan bir ikiden, teke dönen, canken canana eriyen, maddedeki anlamsızlığın içine saklı anlamı yaşatan, et ve kemiğin ardına saklanan o tasviri imkansız efsuna etiyle kemiğiyle ve yine kendi içimizdeki efsunla bizi bağlayan şey.. bu anlam...Bu felsefe, bu hayat, bu geçmiş, bu gelecek, bu olabilecek her şey, bu kainatın kalpleri paramparça eden, duygu mefhumunu kalbimize yerleştiren yüce ve yek yaradana  bizi basamak basamak kainatla yükselten, ve anlamı et ve kemikten bır beden ardındaki efsuna saklanmış mucize... BU Aşk... Bu Her şey.. BU Kudret..  BU yegane ŞEY... BU TEK...

bu sen..

bu ben...

hayır.. 

Aşk...