Bölüm 9-İlk Günüm

4 0 0
                                    

Sabah uyandım.Burada uyanmak insana kakaolu kokan kurabiyenin aslında tarçınlı olması gibidir.Halsiz halimle banyoya gittim.Yüzümü yıkayınca uykum tamamen geçti.Buna sevinmiştim,çünkü uykulu bir şekilde kafede çalışmayı kim ister ki?

Gıcırtılı kapıyı açarak kafeye geçtim.Duru abla daha uyanmamıştı.Oysa ben öyle düşünmüyordum.Neyse.Böyle anlarda çevreden bir şeyler karıştırmayı severim.Gidip kasanın altındaki çekmeceden bazı evrakları aldım.

Okumaya başladım.Çoğunda saçma sapan şeyler yazıyordu.Tam bırakacaktım ki,bırakmamla geri almam bir oldu.Hayır ,hayır bu olamazdı!Elimdeki evrakta "Bu kafeye çalışan olarak en fazla okul bitirmiş bir kişi alınabilir.Eğer yaşı küçük biri alınırsa,o kişi geri alınmaz fakat ağır bir ceza verilebilir." yazıyordu.

Hemen odama döndüm.Olanlar karşısında yığılmıştım.İyi de,bunun cezası varsa Duru abla beni neden aldı?Anlamıyorum.Geri alınmayacağım için sevineceğime,bu durum için üzülüyordum.Duru abla çok iyi birisi,güleryüzlü ve ağırbaşlı.Bunu bende biliyordum,ama neden öyle birşey yaptı?

Belki beni sevmiştir,o yüzden almıştır.Gerçi pek sevilecek bir tipim yok,çılgın biriyim kısaca.Annem ve babam beni sevmiyor,arkadaşlarım da öyle.Sadece Duru abla ve Merve hanım.

Peki,ağır ceza da neyin nesiydi?Bence çok da ağır bir ceza değildir.Yoksa Duru abla kesinlikle öyle birşey yapmazdı.O cezayı verse verse patronu verir.Ama,ama...Buldum!O cezayı patronu vermeyecek!BEN vereceğim.

Nasıl vereceğimi bilmiyorum,ve neden böyle birşey yaptığımı(daha doğrusu düşündüğümü)söyleyeyim:madem Duru abla benim için böyle birşey yaptı,bende ona yapacağım.

Neyse,bu arada aklıma iki şey takıldı.Birincisi,bence beni sevdiği için değil,durumum için,yani başka gidecek bir yerim olmadığı için böyle birşey yaptı.Bunu derken,beni sevmediğini kastetmiyorum.

İkincisi ise bambaşka.Hani bugün kalktığımda Duru ablayı göremedim ya,o ağır ceza için gitmiş olmasın!

Neyse ki öyle değildi.Geri gittiğimde Duru ablayı gördüm.

–Aaa,erken kalkmışsın Defne,bi meraba yokmu?

–M,mmm..Meraba Duru abla.

Kafe yavaş yavaş dolmaya başladı.Bende ilgilenmeye başladım.Bazı müşterilerle ilgilendim.Bi tane oğlan geldi.Yakışıklıydı ve benim yaşımdaydı.Hemen ilgilendim,hoşlanmıştım.Üzerine sıktığı erkek parfümünün kokusuna bile.

–Hoşgeldiniz,buyrun ne istersiniz?

–Ben bir dilim özel çikolata ve çilek aroma soslu pasta lütfen,dilim üçgen olsun ve üzerinde "Bu kızdan nefret ediyorum" yazsın.

–Peki,dedim.Aslında neden böyle birşey istediğini anlamamıştım.

Pastayı getirdim."Tesekkürler" dedi.Kafenin bahçe bölümünde yiyordu.Gizlice onu seyretmeye daldım.

Yanında iki oğlan daha vardı.Ama o da ne!Pastayı resmen bana doğru tutuyordu.Hatta bilerek!Üzerinde ki yazıyı düşünürsek,o benden  nefret ediyordu.Neden bunu herkesin görmesini sağlamıştı?Bir de neden benden nefret ediyor du ki,daha beni tanımıyordu bile.İlk defa karşılaşıyorduk.

                                                                                                       
  ***

Kafe kapanınca koşarak odama gittim.Ağlamaya başladım.

Ya artık yeter!Niye kimse beni sevmiyor,niye herkes benden nefret ediyor?Benim ne suçum var ki.Dünyadaki diğer kızlar gibi bir kızım işte.Başkasına bulaşmıyorum,onların başına dert açmıyorum.Ama onlar gelip gelip benim başıma dert açıyorlar.Mesela ilk başta Seren'de bana bulaşıyordu,peki neden onu seviyorlar da beni sevmiyorlar?Tamam,Seren'e lafım yok ama,ya annem ve babam?Onlar çok çok kötüler,ama onların başına bunlar niye gelmiyor?Hep derler,iyiler kazanır diye,ama bakın,benim hayatımda öyle değil.

***

Sabah oldu.Öyle heyecanlıydım ki,gece uyuyamadım.Aklım yepyeni fikirlerle dolmuştu.Sizde heyecanlanmışsınızdır,merak etmeyin,size de anlatacağım.İşte başlıyorum:

Öncelikle kafede çalışmayı bırakacağım.İyi bir iş değil bence.Yani,artık öyle düşünüyorum.Başka bir okulda eğitimime devam edeceğim.Her çocuğun güzel bir hayat için eğitime ihtiyacı var.Kitaplarla dost olacağım.Okumaya özen gösteceğim.Şimdi düşünüyorum da,kitap okumak çok güzel birşey.

  1 hafta sonra...

Ne mi oldu?Söylediğim gibi başka bir okulda okumaya devam ettim.Yepyeni arkadaşlarım var.Fakat,Seren,İrem,Sıla ve Eda gibi beni bırakıp giden arkadaşlar değil.Onlar bana hep destek oluyorlar.Bu arada,kafede gördüğüm çocuk artık  benden nefret etmiyor.Adı Okan'mış.Bizim sınıfta.Çok iyi arkadaşız.Kaykay sürmede 1 numara.Her gün okul çıkışında birlikte kaykay alıştırması yapıyoruz.Bana öğretmesini ben istedim.Kimde mi kalıyorum?Öğretmenimiz Lale hanımda.Bana evde tekrar ders anlatıyor.Bu durum diğer öğrencileri biraz rahatsız edince,diğer öğrenciler de eve gelmeye başladı.Öğretmenimiz evde tekrar derd anlattıktan sonra,benim odamda hep birlikte oyun oynuyoruz.Artık çok mutluyum.Şimdi bankta oturup dondurma yiyorum.Dondurmam bana bakıp sanki "Doğru seçimi yaptın" der gibi bakıyordu.Neyse,dondurmam eriyecek...












Sır KapısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin