İyi Okumalar :)))))
***
Tüm gece boyunca gözüme uyku girmemiş Güney' i de uyutmamıştım.Bu yüzden okula erken gitmiştik.
Gün boyu uykusuzluk peşimi bırakmamış çok bitkin düşmüştüm.
Evin anahtarlarını çantam da zar zor bulduktan sonra kilidi açıp eve yorucu ve uzun bir günden sonra ayak basmıştım.
Ayağımda ki rahatsız edici ayakkabılardan kurtulup kol çantamı bir kenara fırlattım.
Uykusuzluk ve yorgunluk üzerime yapışmış gitmiyordu.
Başımın ağrısından açlığımı unutmuş kendimi yatağa atmıştım.
Üzerimde ki kıyafetleri bile çıkartmadan yumuşacık yatağımın içinde uyku pozisyonu aldım.
Aklıma dün gördüğüm o rüya gelince istemsiz tüm kaslarım korkuyla gerildi.
Fakat uykum korkumdan üstün gelmiş kendimi huzurlu karanlığa teslim etmiştim.
***
Gözlerim hâlâ kapalıyken kolumun altın da gezinen hareketli şey ile ondan kaçmaya başladım.
Uyku sersemine ne yaptığımı bilmiyordum sadece bu beni hem rahatsız hem gıdıklayan şeyden kurtulmaya çalışıyordum.
Gözlerimi bile açmaya tenezzül etmeden elimle o kıpırdayan şeyi bulmaya çalıştım.
Belimin altına elimi attığımda parmaklarıma değen tüylü şey ile istemsiz çığlık atıp ayağa kalktım.
Gördüğüm görüntü ile daha güçlü bir çığlık atıp geriye doğru kaçmaya başladım.
O altım da gezinen şey fareydi !!
Her yerim kaşınmaya başlarken gri tüy yumağı yatağın içinde yastığın üzerine çıkmıştı.
Yatağın ucunda olan eski tahta kapı gıcırtılı bir şekilde açıldı.
Üstünde eskimiş , rengi solmuş çiçekli , uzun eski zamanları hatırlatan bi elbise ile orta yaşlı bir kadın içeri girdi.
Anlamsız ona bakarken o kalın sesiyle "Sonun da uyandın. Elsa seni orman da bekliyor çabuk hazırlan. Geç kalmaman lazım. Bana öyle bakma şu an ne olduğuna anlam veremiyorsundur mutlaka. O sana her şeyi anlatacak. "
Bunları söylerken yatağımın içinde ki fareyi alıp camdan aşağı atmıştı.
Dehşet içinde ve anlamsızca ona bakarken beynim olanlara anlam vermeye çalışıyordu.
Ben neredeydim ve bu çatlak kadın kimdi ?
Ayrıca Elsa da kimdi ? Bana beni ormanda beklediğini söylemişti.
Yatağın yanında ki odada ki her şey gibi eski olan dolaptan mavi bir elbise çıkarttı.
Yatağın üzerine koyup "Giyindikten sonra mutfağa gel."
dedi.Dışarı çıktıktan sonra bıraktığı elbiseyi elime aldım.
Beynim bulanırken nasıl bir şeyin içinde olduğumu çözmeye çalışıyordum.
En son çok yorulup uyumuştum.
Tabi ya ! Rüya görüyor olmalıyım.
Dünkü gördüğüm rüya gibi çok gerçekçiydi.
Elimde ki mavi elbisenin dikiş yerlerini bile hissederken garipsemeden edemiyordum.
En iyisi düşünmemek olaylara ayak uydurmaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüyamdaki Dünya
FantasyHer gece aynı rüyayı gören bir kız. Korkutucu bir ormanda ona doğru yaklaşan siyah pelerinli ve kırmızı gözlü onun tabiri ile bir yaratık. Son gördüğü rüyadan sonra artık işler değişmişti. Uyuduğu zaman başka bir dünyaya gidiyor ve orada yaşıyordu...