19- Hesaplamalar ve Bilmeceler

3K 168 252
                                    

  Yeni bir bölümle daha karşınızdayım. Uzun bir süre geçti ve ben yazın daha çok yb geleceğine söz vermiştim. Maalesef okullar açılmak üzere ve ben sözüme uymadım. Umarım bölümü beğenirsiniz, ithaf isteyen bana mesaj atabilir. Yorum atmayı ve oy vermeyi unutmayın.

 Soru: PJO/HoO Fandomunda şimdiye kadar shiplediğiniz en tuhaf ship neydi? (Cevaplarınızı yorumlarda bekliyorum ^.^)

Cevap: Buna hazır mısınız bilmiyorum ama... Annabeth ve Jason'u shiplemiştim -MİŞ ekine dikkat- ve fanfiction okuyacak kadar ileri gittiğimi hatırlıyorum *facepalm* Ama bir düşünürseniz mantıklı yani zaten sadece mantık ilişkisi olurdu. TAMAM TAMAM SUSTUM. Bölüme de çok uydu bu ship. Kendimi alkışlıyorum şuan tuhaflık abidesi oldum.

---------------------------------------

"Ne?" 

 Annabeth, Jason'un sert bakışları altında sırtını kapıya az önce söylediklerinden kaçamayacağı bir şekilde dayamıştı.Fakat bunu bir sebepten dolayı yapmıştı çünkü sırrı o anda ve o yerde ortaya çıkmalıydı.

 "Ben bir kızım." diye tekrar etti, sözler boğazından zor çıkıyordu.

 Jason kaşlarını çattı ve kafasını temizlemek istercesine salladı. "Oyun oynamayı kes. Piper cidden sinirli ve sen yardımcı olmuyorsun." 

 "Benim adım Annabeth Chase. Hakkımda bildiğin her şey yanlış." 

 Jason onu izlerken bir süre sessizce durdular. Annabeth Jason'un tepki vermesini bekleyerek çenesini sıktı ama Jason bir ağaç kadar hareketsizdi. Sadece gözleri hareket ediyordu.Kalbi kulaklarında atıyordu ve başka bir şey söylemeyi düşündü, ama Jason'un suratı değişti ve yarası titredi. "Şaka mı yapıyorsun?" 

 "Şaka yapıyor gibi mi gözüküyorum?"

 Jason derin bir nefes aldı ve sanki Annabeth onu ittirmiş gibi geriye birkaç adım attı, gözleriyle onu baştan aşağı süzerek yalanını aramaya çalıştı. Gerçekler gözünün önüne seriliyordu. Belki onun sesini şimdi kısık olmadığı için duyuyordu, gözlerindeki çelik grisi gerçeği görüyordu, Annabeth'in sözlerinin ardından gelen ürpertiyi hissediyordu. Şaşkınlığı sinir kaynamasına döndü. Annabeth'in kollarındaki tüyler Jason'un bakışıyla diken diken oldu. Sanırım bir kurt tarafından süzülmek böyle bir histi. 

 Annabeth bunu, Jason'a gerçekleri söyleyeceği günü, planlamıştı. Tabii ki de bu kadar erken olacağını tahmin etmemişti, fakat işte buradaydı. 

 "Piper seni benle- ıı Andy'le aldatmıyor. Sen odaya girdiğinde nasıl neşelendiğini gördüm, senin adını söyleyişini, senin hakkında düşünüşünü."

 Sözleri Jason'un omuzlarının biraz olsun rahatlamasını sağladı, fakat burnundan alıp verdiği nefesi hala sertti. "Neden bana bunları söylüyorsun?" diye sordu. 

 "Çünkü benden sana yalan söylediğim için nefret edebilirsin, ama Piper'dan arkadaşım olduğu için nefret edemezsin. Hakkımdaki gerçeği uzun süredir biliyor. Sadece-"

 "Kim olduğumu biliyorsun, değil mi?" Jason elini göğsüne koyarak sordu. Geçen her saniyeyle yüzü daha da kızarıyordu. "Babam bu okulun müdürü. Az önce ne yaptığının farkında mısın?"

 Annabeth onu susturmak için elini kaldırdı. "Biliyorum. Lütfen." Gerçek gözlerinin önündeydi.

 Jason iç çekti ve dudaklarını birbirine sıkıca bastırdı. 

 "Bunun şok edici olduğunu biliyorum," Annabeth sözüne devam etti. "fakat en azından artık gerçeği biliyorsun. Piper seni seviyor ve aranıza girmek istemiyorum." 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 11, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

I Got A Boy (Tumblr Çeviri Hikayesi) by: flyingcrowbarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin