Bölüm 11: Anne

83 27 14
                                    

Gördüklerim bende şok etkisi yarattı. Bu kız neydi böyle. Şaşkınlıktan nefesimin kesildiğini hissettim. Cadıyım dedi. Düşüncelerimi dağıtmak için kafamı ince ince salladım. Bu mümkün olamazdı. Masal' sa kenarda sızmış kalmıştı. Ona bakınca içimin titrediğini hissettim. Ondan korkuyor muydum bilmiyorum. Sanki şaşırmıştım sadece. Ama aklımdaki soruları yok etmem gerekiyordu. Telefonunu aldım. Açıp karıştırmaya başladım. Biliyorum doğru değil. Rehberinde sadece üç kişi vardı. Ben Bella Yiğit. Yiğit Pektaş. Tamamen aklımdan çıkmıştı. Doğru ya Masal' ın bu adamla ilişkisi vardı. Her ne kadar derecesini bilmesem de. Telefonu alıp arama düğmesine bastım. İki kez çaldıktan sonra cevap geldi.

" Yine ne var Masal?"
Bian ne diyeceğimi şaşırdım. Telefondan tekrar " Alo" diye ses gelince Cevap verdim.

" Ben Aras. Konuşmanız gerek."

Hiç birşey demedi. Sadece " Nerede?" dedi. Anladım ki o da bu konuşmayı bekliyordu. Hemen Masal' ın üzerini örtüp evden ayrıldım.
Çok geçmeden buluşacağımız yere geldim. O benden önce gelmişti. Nedense onu öldürmek istercesine bakıyordum. Onun da bana bakışlarından kaynaklanıyor olabilir. Gidip yanına yaklaştım.

" Nesiniz siz?"

" Masal' cadı ben ise büyücüyüm."

" Nasıl ya sen ciddi misin?"

" Evet hiç olmadığım kadar"

Ne diyeceğimi şaşırdım. Kafamı aşağı yukarı salladım.

" Tamam. Peki benimle ne ilginiz var."

Derince bir nefes alıp verdi.
" Masal insan olmak istiyordu. Bunun için bir insanı kendisine aşık etmek zorundaydı." Lafınını böldüm.

" Bunun için de beni seçti öyle mi?"

" Bak biliyorum sana saçma geliyor ama Masal ın birini kendine aşık edip onun hayatını alması gerekiyordu. Ama sana aşık olunca bundan vazgeçti. Senin için insan olmaktan vazgeçti."

Benim için vazgeçmesi beni mutlu etti. Demek ki beni gerçekten seviyordu.

" Peki şimdi cadı olarak mı kalacak hep?"

" İnsan olması için içindeki cadıyı öldürmesi gerekiyordu. Bunun için bir iksir içti. Ve ölümü başladı. Aras, onun çok az zamanı kaldı. O ölecek."

" O..o ölecek mi?"

"Bunun için bir yol bulmaya çalışıyorum. Bulabilirsem.... Umarım bulabilirim. Ona iyi bak her geçen gün biraz daha ölüyor. Sekiz ölümü vardı. Şuanda sadece dört ölümü kaldı."

" Bunu bana ne zaman söylemeyi planlıyordu? Cadı olduğunu ve öleceğini. "

" Aslında cadı olduğunu söylemeyecekti. Senin ondan korkmanı istemiyordu. Öleceğini ise çok hasta olduğunu bu yüzden az  bir zamanı kaldığını söyleyecekti. "

Ne yani bu kadar basit miydi? Ben onun için o kadar üzülürken..

Ne diyosun sen ya kız kız kendi canından vazgeçti.

" Ona gidip herşeyi bildiğini anlatacağım. Bir de ondan dinlemek istiyorum."

Bana öfkeyle bakıyordu.

" Sen ne kadar bencilsin. Kız ölecek diyorum sen diyorsun ki bir de ondan dinliyim. Benim anlattıklarım masal değil ki ondan da dinleyesin. Bu Masalı daha fazla üzmekten başka bir işe yaramaz. Ben bir yolunu bulup onu kurtaracağım. "

Haklıydı ama yine de Masal' ın bana daha fazla yalan söylemek zorunda kalmasını istemiyorum. Oradan ayrılıp eve gittim. Masal hâlâ uyuyordu. Gidip yanına uzandım. Gitmesini istemiyorum. Ama kendi canımdan vazgeçmeyi de göze alamıyorum. Ne kadar da bencilce.

Cadı Masalı ( Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin