Sabah alarmın hiç uyanmadığım bir saatte çalmasıyla uyanmıştım bu sefer ve üzerimde her zamankinden daha fazla yorgunluk vardı.Beyza Hanım hala uyuyordu.
Yanıma cüzdan ve anahtarımı alıp çıktım.Galiba ilk kez birisine kahvaltı hazırlıyordum.Markete gidip kahvaltılıklar aldım.Ordan fırına geçip poğaça,simit falan.Ordan da evime geçiyordum artık.Eve geldiğimde Beyza hala uyuyordu.
Bu aslında biraz iyiydi çünkü güzel bir kahvaltıyla kim uyanmak istemez ki?Çokta güzel yumurta yapardım ve öylede yaptım.Soframız tamamdı sadece kuş sütü eksikti.
Şimdi tek kalan Beyza'nın gelmesi ama nasıl uyanıcaktı ki.Ben mi uyandırıcaktım?Daha önce bırak bir kızı bir insanı bile uyandırmamıştım.Filmlerde hep kahvaltının kokusuna uyanıyorlardı.Bende niye öyle olmadı ki acaba?Tek pişirdiğim şeyin yumurta olmasından mıydı?Vantilatörle odaya doğru rüzgar mı yapsaydım,koku falan gidip uyanırdı.Galiba ben uyandırmak zorundaydım.
Odaya girdiğimde bütün odaya kokusu sinmişti sadece bir gecede.Güzel bir kokuydu,daha önce bu oda hiç böyle güzel kokmamıştı.Yavaşça Beyza'ya yaklaştım.Bir iki dürtüyordum ama uyanıcak gibi gözükmüyordu.Ne yapmalıydım?Okula geç kalabilirdik ama en önemlisi yumurta soğurdu ve tadı kalmazdı.
Aklıma bir fikir geliyordu ama ilk günden bunu yapmak biraz absürt kaçardı.Başka çaremde yoktu ama.Bende bardağı elime aldım yarısını suyla doldurdum.Yanına sessiz adımlarla yaklaşıyordum ama amacım aslında uyandırmaktı.Gözlerimi sımsıkı kapamıştım ve bardağı üstüne boşalttım.
Biraz afallamıştı yüzüme şaşkın şaşkın bakıp"Her sabah böyle mi uyandırıcaksın"dedi gülerek.
Bende katıla katıla gülmüştüm surat ifadesine ve"Yok başka yöntemler bulurum"demiştim.
Birden yataktan kalktı ve suratımı inceledi dişime falan baktı sanki uzaylıymışım gibi.Biraz durduktan sonra"Sen güler miydin yaa"diye meraklı meraklı baktı.Bense ne diyeceğimi bilmiyordum çünkü cidden okulda evde hiç gülmüyordum ve bu konuda onu suçlayamazdım.Diyebildiğim tek şeyse"Olur öyle hatalar"demekti.
Elini yüzünü yıkadıktan sonra sofraya oturmuştuk.Bakışlarından beğendiği anlaşılıyordu.Güzelce yemeğimizi yedikten sonra hazırlanmaya başladık.
Okula doğru giderken"Her sabah böyle mi kahvaltı yapıyorsun yoksa bana mı özel?"diye sormuştu.
Doğruyu söylemeliydim"Sana özel"diyip geçmiştim.
Biraz sustuktan sonra"Her sabah böyle şeyler yapma bütçen yetmez benim için kendini zora sokma"dedi üzgün bir suratla.
Benimse aklıma o an dank etmişti.Uyandırdığımda her sabah böyle mi uyandırıcaksın şimdi de her sabah yapma böyle şeyler.Dur bir dakika.Beyza bende mi kalıcaktı her zaman.Benim jeton beşgen mi köşelere sürttüre sürttüre anca varıyo?Şimdi nasıl demeliyim peki bende her zaman kalamazsın diye.Beyza bende kalırsa gece oyun oynamaya çıkamam sonra param biter sonra da ne motor olur ne başka birşey.
Beyza'ya dönüp"Her zaman bende mi kalıcaksın?"diyip şaşkın şaşkın baktım.
"Gidecek başka yerim yokki"dedi bana.Onu en iyi ben anlardım galiba ama geceleri dışarı çıkmam lazımdı.
"Bana karışmıyacaksın o zaman"dedim.Kabul etmişti ve ne kadar sevindiği yüzünden belli oluyordu.
Okula varmıştık ama hiç tahmin etmediğimiz birşey gördük.Beyza arkama geçmişti bense sadece şaşırmıştım.Beyza'nın arkamda olmasına rağmen korktuğunu hissedebiliyordum.Bu gördüğümüz şey Beyza'nın BABASIYDI.Ne diyeceğimi bilemiyordum.Sadece öylece dikilmiş duruyordum.
![](https://img.wattpad.com/cover/82247202-288-k761091.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maske
Teen FictionO genç bir katil ve şuana kadar kimse yüzünü görmedi.Gerçek kimliğini kimse bilmiyor.Onun hakkında tek bilinen ise maske taktığıydı.Peki hem lise hayatı hemde katil hayatını aynı anda yaşayabilecek mi?Maskenin altındaki kişiliği kim görebilecek peki?