Pembenin en kararlı tonu:)

49 6 0
                                    

Üzerimdeki uzun çiçek motifleriyle süslenmiş elbiseme göz gezdirdim güzeldi çok güzeldi havalar soguk olduğu için uzun kolluydu ve ayaklarıma kadardı rüzgardan uçuşan eteğimi tuttum.gideceğim yere az kalmıştı.her adımımda kalbimin çarpma hızı artıyordu ve ben mantıksızca kabul etmiştim mantıksızca dedim dimi evet evet mantığım yine yok olmuş teklifine evet demiştim şuan ona karşı bi kin duymuyordum neden mi?inanın bende bilmiyorum.
Telefonumdan gönderdiği konuma son kez baktım ve tam onun dediği yerdeydim gözlerim karşı tarafa kayarken ben çığlık atacaktım bu kadar güzel bi yer daha görmemiştim karşıda deniz manzarası pahalılıktan ve gösterişten uzak sıcacık bi yerdi!ya Allah aşkına hangi savaş vuran burayı düşünebilirdiki?!

Yavaşça adımlarımı o sıcacık dükkana doğru attım ve burnuma dolan nefis yemek kokularıyla bi iç çektim gerçektende harika biyerdi denize en yakın olan yeri seçtim veoturdum gülümsedim savaşan iki kişi neden birlikte olmak ister ki?düşman mıydık şimdi biz?mekandan kulaklarıma hafif bi müzik sesi doldu

Söz konusu aşk bu
Farklı bi telaş bu
Bence bi savaş bu
Seninle olduktan sonra...

Bi şarkı bu kadar mı güzel özetleyebilirdi şuan ki durumu " söz konusu aşk bu" aşk mıydı bu? Dudaklarımı birbirine bastırdım ve gülümsedim ve mırıldandım
"Eğer aşksa bu niye savaşıyoruz ki?"
Başımı öne eğdim cidden biz niye savaşıyoduk ki?sonra o gün geldi aklıma yarı çıplak uyandığım gün!başımı hızla çevirdim "yapmadı"diye fısıldadım kendime hatırlamak bile midemi bulandırıyordu elim mideme gitti çantamı aldım ve hızla lavaboya gittim.içeri girdiğimde kimse yoktu hızla çantamdan toka çıkarttım ve saçlarımı topladım lavabonun kenarlarına ellerimi koydum başım dönüyordu daha da sıktım ellerimi birden öğürmeye başladım gevşek bağladığım için önüme düşen bi kaç tutam saçımı geri atıyordum işin garibi kusmuyordum sadece öğürüyordum.öğürmem bittiğinde aynaya baktım az önceki neşeli surat ifadesi yerine solgun bi surat ifadesi almıştı.yüzüme su çarptım.birden beynime saplanan düşünceyle yerimde kaldım hami-gerisini getiremiyordum başımı salladım hayır hayır lanet olsun olamaz yapmadı biliyorum yapmadı!elimle yüzümü avuçladım ve suları bi peçeteyle sildim çantamdaki allığı çıkardım ve yüzümü bu iğrenç halden kurtarmaya çalıştım.iyi göründüğüme emin olduğumda saçımı saldım ellerimle hacim verdim ve lavabodan çıktım sanırım daha iyiydim."yapmadı"diye fısıldadım kendime,sadece bi soğuk alğınlığı,evet evet grip olmuştum.gülümsemeye çalıştım ama sadece tebessümden fazlası olmadı.

Tekrar masaların olduğu kısma geldiğimde benim tam oturduğum yerde onu gördüm!benim seçtiğim yerde ellerimi masaya koymuş denizi izliyordu başını öne eğdi sonrasında ben dalmıştım onu izlemeye doymaya çalışıyordum.

Kendime gelmem lazımdı hafifçe kolumu cimcikledim acıyla dudağımı ısırdım ve masaya yöneldim.sandalyemi geriye çektiğimde bakışları yukarıya doğru kalktı ifadesiz gözleri ışıldamıştı bu sefer!
-hoş geldin
Dedi bende yerime oturdum.gülmemek için dudaklarımı ısırıyordum.tam seçtiğim yeri nasıl bulabilir di?!bana "neye gülüyosun"der gibi baktı ama o cevap veremedim sadece
-evet ne yiyelim
Demekle yetindim.
-Ben sipariş ettim sen yokken yani onların kahvaltıda tek bir menüsü varmış ortaya birçok şey konuluyomuş sorun olur mu?
-yooo gayet iyi
O sırada 2 garson ellerimdeki tabaklarla yanımıza gedli biri tabaklarımızı koyarken diğeri ortaya reçeli,peyniri,zeytini simiti,bazlamayı,sucuğu,haşlanmış yumurtayı,çikolatayı...
Gibi küçğk küçük tabaklar bıraktı boş tabağıma baktım karnım cidden acıkmıştı tabağıma peynirden aldım çeçil peynirinden tabiki savaş beyaz peynir almıştı tabağına arada göz ucuyla bana bakıyordu beceriksizce çatalla almaya çalışıyordum en sonunda sinirlenip çatalı sertçe masaya koydum ve elimi kullanmaya başladım ve yemin edebilirim ki tebessüm etti!bol bol da sucuk aldıktan sonra tabağımı doldurmuştum sonra onun tabağına baktım maşşallah ne ararsan vardı!
-hı
Dedi ve sonra sesli düşündüğümü anladım
-yarasın diyorum
-kızım ben senin gibi kuş gibi şeyle doyabilir miyim?
Tabağıma baktım
-kuş gibi şey?
-değil mi?
Gözlerimi dahada çok açtım ama sesimi çıkarmadım yemeğime gömüldüm bazen çatal kullanıyor bazen sinir olup kullanmıyordum.ikimizde konuşmak istiyorduk hatta çırpınıyorduk!ama kimseden tık yoktu ve sessizliğin artık bozulması lazımdı!
-eee?
Dedim harika bi cümleydi aferin kızım devam et!
-öyle işte
-anlıyorum bendede öyle işte
Küçük bi kahkaha attı,o anda mekandaki şarkının değişmiş olduğunu anladım ama sanırım sona eriyordu zaten sevmemiştim ve ardından yine O bilindik ses doldu kulaklarıma.

Aslında herşey senindir
Bu kalp bile...

Şarkı gülümsememi arttırırken tam nakaratında mırıldandı
"Bence bi savaş bu"
Gözlerimi kocaman açtım sesinin bu kadar güzel olduğunu bilmiyordum mırıldanırken böyleyse gerisini düşünmek istemiyordum!
"Yaklaştın canıma kast etme bari"
Dedim gözlerini kocaman açmış bana bakıyordu artık unutamazdım bu şarkıyı o bilmese bizim şarkımızdı!ikimizin onun değil benim değil bizim!
-demekki anlaşabiliyoruz
-nasıl?
Dedim bi kaşımı kaldırarak
-şarkılarla
Dedi içimdeki bişeyler uyanıyordu hissediyordum!
-sanırım
Diye mırıldandım ama gözlerim onda değildi bakamıyordum ki yüzüne!
Doyduğumu hissettiğimde geriye doğru yaslandım onun zaten herşeyi bitirmiş olduğunu gördüm dudaklarını birbirine bastırdı
-yürümeye ne dersin?
-olabilir
Dedim ve kalktı
-bekle geliyorum
Dedi ona cevap veremiyordum şuan yürüyüşü düşünüyordum ne yapacaktık ki? Sanırım yürüyecektiniz ama dedi içimden bişi utançla başımı öne eğerken dilimi dudaklarımın üzerinde gezindirdim.onun geldiğini fark ettim yerimden kalktım ve onu izledim bi hızlanıyor bi yavaşlıyordu sanırım benim yavaşlığıma yetişmeye çalışıyordu.düşünceli düşman seni!
Gitgide denize yaklaşıyorduk birden durdu ve denize paralel bi şekilde devam etti onun büyük adımları karşısında cidden yavaş kalıyordum ve nefes nefese kalmıştım durdu ve.
-dinlenmek istermisin
Başımı salladım
-sanırım iyi olacak
En yakın banka doğru ilerledik karşımızda koskoca deniz duruyordu koskoca balıkesir duruyordu bu aylarda kimse olmazlardı buralarda denizleri severdim ama cunda adası ayrı bi güzeldi, yazın hariç yazın çok insan vardı kış ise mükemmeldi!
Aranızda bi karış mesafe vardı o denize bakarken ben ına baktım sanki bu anı bekliyormuş gibi bana baktı kaçamazdım artık indiremezdim yüzümü!yutkundum yutkundu
-daha ne kadar sürecek
Dedi başını eğerek
-ne ne kadar sürecek
-savaş
Dedi ve durdu sonra devam etti
-Nereye kadar?
Yüzümde şeytani bi gülümseme oluştu
-pes edinceye kadar!
Dedim kararlılıkla önce gülümsemesi silinsede bi kaşı havaya kalktı ve aynı benim gibi mücadeleci bi gülümseme yayıldı yüzüne
-haklısın ee ne zaman pes ediyosun?
Kulaklarımda yankılanan bizim şarkımız olan şarkı girdi araya benim pes etmeye niyetim yoktu!
-bence bunu sana sormalıyız
Dedim emin bi sesle ve önüme döndüm kollarımı göğsümde birleştirdim.onun da öne doğru döndüğünü fark ettim pes etmeyecektim ve o edince o soruyu soracaktım ben bunu yapabilirdim!gözlerimi kapattım en azından bunda kazanabilirdim,kazanmalıydım deniz olmak istedim bu kadar huzur dolu bi varlık daha varmıydı umut içeren bi varlık mucize gibi ama kış denizi kimse yokken içinde kimseyi barındırmıyorken tertemizken olmak isterdim benim mavi gözlerim denizde yavaşça kayboluyordu ve ben koybolmaktan mutluydum...
...
(Arkadaşlar lütfen eğer beğendiyseniz votelemeyi ve yorum yapmayı unutmayınız!)

PEMBE!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin