7. Bölüm

333 38 30
                                    

Tüm vücudumu kaplayan inanılmaz bir ağrıyla uyandım. Pas kokusu ciğerlerime dolarken bir iki kere öksürdüm. Gözlerimi açmam bir şeyi değiştirmemişti çünkü etraf karanlığa boğulmuştu. Bir yere asılı olduğum belliydi. Ayaklarım yere değse bile bileklerime dolanan şeyleri hissediyordum. Kollarımı bir iki kere salladım ve daha sonra bileğime bağlanan şeyin zincir olduğunu fark ettim. Zincirlerden kurtulmaya çalışıyordum ama denediğim çoğu yol işe yaramıyordu.

2 çift ayak sesi odada dolaşırken korkuyla etrafıma bakmaya çalıştım. Hiçbir şey göremiyordum ama ayak ve nefes alış-veriş seslerini net duyuyordum.

"Prensesimiz uyanmış, sonunda." ormanda ki kadının sesini anımsadığımda korkuyla zincirlere asıldım. Bir büyü mırıldanıp etrafı loş bir ışık kapladığında gözlerimi yumdum. Yavaş yavaş gözlerimi açtığımda karşımda o kadın ve Draco Malfoy duruyordu. Draco, tüm bu olanlara karşı yüzünü buruşturmuş kadını izliyordu. Kendi de bu durumdan pek hoşnut görünmüyordu.

Kadın, etrafta deli gibi dolanırken Draco'nun arkasına geçti. Suratını onun kulağına yaklaştırırken benim de duyabileceğim bir seste çığlık atarcasına konuştu, "Draco, ona ne yapmamızı istersin? Hangi laneti uygulayalım? Seçmek ister misin?" cümleleri bittiğinde bana doğru samimiyetten uzak bir gülümseme gönderdi. Bakışlarımı Draco'da sabitledim.

"Bellatrix, o sadece bir kız. Bize faydası bile olmaz. Bırakalım gitsin." kadını ikna etme çabasını hayran kalmış gibi izliyordum. Ama bu davranışı işe yaramaktan ziyade Bellatrix'i dahada sinirlendirmişe benziyordu.

"Yoksa bu Bulanık parçasından hoşlandın mı Draco?!" kadın bana dönerken "Sectumsempra!" diye çığlık attı adeta. Bedenime bıçak sokuluyormuş gibi bir acı yayıldı. Göğsüm hızla kana bulanırken çığlık atmaya ağlamaya başlamıştım bile.

"Tabii ki hoşlanmıyorum! Lanet olası! Durdur şunu Bella!" Draco zincirlerimi çözen bir büyü mırıldandığında bedenim yere düşeceği sırada koşarak beni tuttu. Dudaklarım kurumuştu. Göğsümde açılan yaralar durmaksızın yanıyor ve kanıyordu. Birinin en ağır yaralarınıza tekrar tekrar kılıç sokması gibi bir histi. Hiç durmuyordu ki.

Draco, başımı yere koyduğunda bedenim yere boylu boyunca uzanmıştı. Diğer tarafıma da Bellatrix çöktü. Asasını göğsüme getirdiğinde büyüler mırıldanıyordu. Yaralar yavaş yavaş kaybolurken acı da aynı şekilde geri çekiliyordu. Draco, elimi tutup sıktığında kafamı ona çevirme gücünü kendimde bulup gülümsedim. Yüzüme gelen saçlarımı çekip ayağa kalktı. "Okula dönmem gerekiyor ve o da benimle gelecek." Bellatrix, işini bitirmişe benziyordu ki ayaklandı. Draco'ya doğru bir büyü yolladı ve buradan gitmesi konusunda sert bir uyarı da bulundu. Draco, istemeyerek son bir kez bana baktı ve kayboldu.

"Şimdi sana gelelim... Harry Potter ne planlıyor?" aniden üstüme eğilip çenemi sıktı. "Bilmiyorum..." konuşacak gücüm dahi yoktu ama kadın peşimi bırakacağa benzemiyordu. Üzerime doğru eğilip tıslarcasına konuşmaya başladı, "Bilmiyorsun ha? Demek bilmiyorsun!" belinden çıkardığı bıçakla okul gömleğimin kolunu yırtarken omzuma diziyle bastırdı. Kahkahalar atarken bıçağı kolumda gezdirmeye başladı. Bıçağı derime sokup oynatırken tüm gücümle çığlık attım. Tarif edilemez bir acı tarafından ele geçirilmiştim. Bellatrix işini bitirdiğinde ayağa kalktı. Kafamı koluma doğru çevirdim.

Bulanık yazısından kanlar akıyordu. Bayılırken tek hatırladığım birinin beni kucaklayışıydı.

*

"Ne zaman uyanır?"

"Bilemiyorum. Zavallı, nelere maruz kalmış. Kolunu gördünüz mü?" kadının sesi sona doğru kısılıyordu. Sesler duyuyordum ama vücudumu oynatacak gücü kendimde bulamamıştım. Gözlerimi açmayı deniyordum. Bir iki kere kırpıştırdıktan sonra görüntü netleşti.
"Uyandı!" Ginny ufak bir çığlık atarak Harry'e sarıldı. Ron derin bir nefes vererek alnımı öptü. "Her yerim ağrıyor." diye mırıldandım. Yerimde doğrulmak için kolumdan destek alıyordum ki inanılmaz bir acı hissettim. Gözlerimi koluma çevirdiğim sırada Ron'un kolları beni sararak yukarı doğru çekti. "Böyle iyi mi?" dedi çekilmeden. Kafamı yukarı aşağı sallayıp sırtımı dikleştirdim. Bakışlarımı acıyan koluma çevirdim. Sargılıydı. Sargıya dokunup hızla açmaya başladım. "Herm, ne yapıyorsun?" Ginny'e aldırmadan sargıyı açıp yarama baktım.

Orphanage » dramione Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin