Medya : derinin gece icin giydiği elbise.
Demek bugün güzel bir yere yemeğe gideceğiz ha ..
Dolabımı açıp elbiselere göz atarken bi yandan da ayakkabı uydurmaya çalışıyordum.
Yok böyle olmayacak , benim alışverişe çıkmam lazım. Koşa koşa merdivenlerden aşağıya indim .
-Doruuuuuk
- Ne oldu ?
- Alışverişe çıkmam lazım?
- Ne lazımsa söyle aldırayım .
- Hayır hayır benim gitmem lazım, ıı elbise bakacağım.
- pekala öyleyse bende geliyorum .
- Sen ve alışveriş. Ya bikere ben tek gitmek istiyorum .
- kaçmayacağını nereden bilebilirim?
- Yoo neden kaçayım , nereden çıkardın.
- izin vermem .
Çok pis bakıyor ya bu .
- Neyse hadi madem bu kadar çok ısrar ettiniz doruk bey sizde gelin .
- çık hadi .
Hemen odama çıkıp çantamı aldıktan sonra aşağıya inip doruğun peşine koştum.
- Bugün yine çok şıksınız doruk bey .
- Ne o , yoksa banamı asılıyorsun sen .
- Yok canım nereden çıkarttıyorsun hah ben sana mı ..
Asılırdımda şimdi tutamaz falan hani ondan .
- tabi .
Yol boyunca sustuk alışveriş merkezine geldiğimizi farkedince ee tabi bi heyecan uzun süredir gelmeyince böyle oluyormuş demek .
-Doruuuğğk o_o
- Ne oldu derin ?
- sende benim gördüğümü görüyor musun ?
- Neyi görüyor muyum ?
- şaka yaptım. Hadi kalk gidiyoruz .
Hemen arabadan indim ve arkama bile bakmadan yürümeye başladım. Az önceki doruuğk şeyi can sıkıntısıydı . Neyse magazaya girdiğimde doruğun geldiğini gördüm . Ayh surata bak kaşları çatmış beyefendi yine ne laf edecek acaba .
- Sen ne yapıyorsun!
- Ne yapmışım?
- beni bırakıp tek başına orays buraya gidemezsin .
bi bak bana gerek varmi sana. Diyecektim diyemedim .
- bikere ben oldukça olgun bi insanım . Ne yapıp ne yapamayacağıma karar verebilirim .
- Ben yanındayken buna sadece ben karar verebilirim .
Oh oh laflara bak sen.
- aynen ondan .
- anlamadım?
- Yok birşey doruk .
Tek tek elbiselere baktıktan sonra gözüme kestirdiğim siyah oldukça sade dizimin üstünde ve bel kısmından sıkı bir elbiseye rastladım. Bu oldukça uygundu . Hemen doruğa seslenip kabine gireceğimi ve elbiseyi deneyeceğimi söyledim.
- Beni bekle .
- seni niye bekleyeyim doruk .
- kabininin başında bekleyeceğim başka ne yapabilirim.
- Haa tamam .
Kabine girdiğimde üzerimi çıkartırken perdenin altından doruğun ayakkabı uzattığını gördüm. Hmm güzel seçim . Elbiseyi ve ayakkabıyı giydikten sonraaynada kendimi baktım ve hiç fena sayılmaz. Kabinden çıkayım derken duvar gibi birşeye çarptım .
- Doruuk !
- yavaş gel be kızım.
- onu geç gövdeni dikmişsin kabinin önünde ne yapıyorsun.
-ne demek ne yapıyorum. O perde yanlışlıkla açılsa seni orda görseler.
Yok bu kafayı yemiş.
- uzatmayalım , nasılım ?
- kısa.
- Kısamı sen şaka mı yapıyorsun?
- Hayır ciddiyim.
-Kısa falan değil doruk , bunları alıyoruz.
-Almıyoruz.
- Alıyoruz dedim .
- uzatma.
- öylemi bekle ve gör .
Kabinden çantamı alıp hızla kasiyere doğru gidip elbise ve ayakkabının üzerimde kalacağını ve parasını doruğu işaret ederek " eşimin " ödeyeceğini söylerek hızla mağazadan çıktım . Arkamdan seslenen doruğu takmadım bile . Sonuçta kasada işi var yavrucağızın ^^.
Hemen bir taksiye bindim ve evin yolunu tarif ettim . Vardığımızda kapı malesef kilitliydi ve doruğu beklemek zorundaydım.
( uyku uyku sabahlayınca tabi böyle oluyor ben biraz uyuyorum sonra inşallah devam edeceğim )
