Elim bir müddet havada kaldı ve selamlaşmama karşılık bulamadım, elimi aşağıya indirirken tek kaşımı havaya kaldırdım iddialı bir bakışla meydan okudum ardından oturmasını bekledim, oturduğundaysa Mihrimah'ın karşısındaki koltuğa oturup önce emin bir şekilde arkama yaslandım daha sonra bacak bacak üzerine atıp hiç ayırmadan gözlerini istila etmeye başladım, uzun uzun bakmamdan rahatsız olduğunu fark ettim ve onu zorlamaktan çekinmeyerek bakışlarımı gözlerinde daha çok sabitledim, yerinde kıpırdandı ardından konuşmaya başladı. Benden fazlaca tedirgin olmuştu.
-Neden seni seçmeliyim?
-Bir nedeni yok, her konuda ihtiyaçlarına cevap verebilirim diyerek çarpık bir gülümseme gönderdim bundan memnun kalmayarak derin bir nefes aldı ne diyeceğini düşündüğüne eminim. Kısaca düşünüp hızlıca:
-Benim ihtiyaçlarım yalnızca beni ilgilendirir dedi ve sinirle gözlerime baktı. Sanki koca arayan o değildi.
-Bence ilerideki müstakbel kocanı da ilgilendirir.
-Sen kendini ne sanıyorsun, buraya yüz bin dolar için gelme yüzsüzlüğünü yapıp sonrada dalga mı geçtiğini sanıyorsun?
-Haşa ne haddime seninle dalga geçmek, alacağım paradansa seninle konuşacağım bir dakikanın bile güzelliğini düşünüyorum.
-Tamam bu konuşma benim için bitti, şimdi çıkabilirsin, dediğinde kısa bir süre bekleyip ayağa kalktım aynı şekilde o da kalktığında aramızda çok az mesafe kalana kadar sokuldum ve ne kısık ne de yüksek bir tonda konuşmaya başladım.
-Sen şimdi beni ret mi ediyorsun?
-Sıralamada ilk 10'a bile giremezsin şimdi gidebilirsin, dedi ve o muhteşem bakışlarını asi bir şekilde gözlerime dikti, lanet olsun üzerimde bıraktığın etkiye. Bu hayatımda ilkti ve ben ilk kez bir kadın tarafından kapı dışarı edilmiştim ama kusura bakmayacaksın asalet timsali.
-Gitmezsem dedim ve başımı dikleştirerek harelerine baktım, değişik bir pırıltısı vardı.
-Yaka paça gitmek istiyorsan o başka, dedi artık iyice çığırından çıkmış görünüyordu, Allah'ım sana geliyorum bu nasıl bir çekicilik?
-Bence benden daha iyisini bulamazsın.
-Ortalık adam kaynıyor neden sen?
-Kocan olduğumda anlarsın.
-Böyle bir şey olmayacak.
-Son kararın mı, dedim ciddiyetle.
-Defol, dedi. Haddinden fazla rahattı.
-Seni uyarıyorum pişman olacaksın.
-Uzattın artık çık dışarı dediğinde sinir bozucu bir şekilde gülümseyerek:
-Görüşeceğiz, dedim yanağından ufak bir makas aldım ardından odadan çıktım...
Mihrimah...
Lanet pislik gitti gideli aklımdan çıkmıyor ne cüret ile benimle böyle konuşabiliyor anlam veremiyorum en nihayetinde para için kapıma gelen sıradan bir insan, neyse ki bir daha karşılaşmayacağız...
En azından ben öyle düşünüyorum, ne demişti giderken, "Görüşeceğiz." çok beklersin aptal; görüşecekmiş.
Neredeyse tüm kimyam bozulacaktı, bu işi bitirmem içinse artık çok az zamanım vardı, en iyisi daha fazla kurcalamayıp İstanbul'da görüştüğüm Adem ile bu işi sonuçlandırayım, belki son aday iyidir diye düşündüm ama o da hiçbir özelliği olmadığı hâlde kendini bir şey sanan satılık bir insandı. Gerçi bu iş için gelen herkes gözümde beş para etmez satılmış insanlardandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yüz Bin Dolarlık Koca
Ficción General-Sen benim dünya ile arama girdin ve bende sana tutuldum, diyen deli bir adam... Yüz bin dolara kiralık koca arayan bir kadın... Adam kararlı & Kadın atarlı