~ YENİ OKUL ~

12.5K 390 169
                                    


Medyada Ayaz var iyi okumalar ~•~

Sabah gözlerimi alarmın sesiyle açtım. Uyuşuk hareketlerle kendimi zar zor banyoya attım kısa bi duş aldıktan sonra saçımı kurutup düzleştirdim. Dün aldığımız formayı giydim hava sıcak olduğu için polarımı giymeye gerek duymadım. Eyeliener ( umarım doğru yazmışımdır ) ve rimel sürdüm gravatımı da takıp biraz genişlettim mutfağa inip annemin yaptığı şeylerden ağzıma tıkıştırdım annemi öpüp ayağıma siyah supralarımı geçirdim. Eceye mesaj atıp yürümeye başladım.

'Aşşağıda bekliyorum hadi çabuk ol.' Ece gelince otobüs durağına doğru yürümeye başladık bu okul önceki okulumuz kadar yakın deyildi onun için otobüsle gidiyoruz.

" eee heycanlımısın" dedi Ece.

" biraz. merak ediyorum şu okulu anlattıkları kadar varmıymış bakalım" diyip sırıttım. Durağa gelince beklemeye başladık. Beş dk sonra otobüs geldi binip arkaya doğru ilerledik. Arka taraf öğrenci doluydu sanırım bizim okuldan bunlar Ece' yle boş bi yer bulup oturduk. Kulağıma kulaklığımı takıp bts n.o ( k-pop grubu) dinlemeye başladım. Fazla geçmeden okula geldik telefonumu ve kulaklığımı çantama koyup Ece' yle okula doğru yürümeye başladık. Birden yanımıza bi çocuk geldi bu çocuğu sanırım otobüstede görmüştüm.

" selam siz yenimisiniz" dedi çocuk sıcak bi gülümsemeyle.

" evet" dedim bende gülümsemesine karşılık verip.

" hoş geldiniz o zaman sonra görüşürüz" diyip yanımızdan ayrıldı. kıvırcık saçları vardı ve çok sevimli duruyodu. Okulun bahçesinden içeri girdik. Ece kolumu dürtüp kafasıyla bi tarafı işaret etti. İşaret ettiği yere baktığımda bi bankta iki erkek ve iki kız oturuyodu. Kızların nerdeyse götü gözüküyodu üstlerindeki gömleğin düğmelerini de yarıya kadar açmışlardı yani anlayacağınız tam bi sürtükler yanlarındaki erkeklere baktığımda birinin dün bizim partimize karışan piç olduğunu gördüm.

" ece bu dünkü çocuk deyilmi" diye sordum ece' ye.

" ta kendisi " dedi oda kaşlarını çatarak hala ona bakıyodu. Çocuk ece ye göz kırpıp ' görüşcez' diye ağzını oynattı. Ece

" ben senin varya" diyip tam gidecekken kolundan tuttum

" lan daha sınıfımızı öğrenmedik sonra uğraşırız onunla" diyip kolundan çektim kafasını olumlu anlamda sallayıp yanımda yürümeye başladı bahçedeki çoğu kişi bize bakıyodu ne yani hiç mi insan görmediniz.

" nerde lan bu müdürün odası" dedim. Koridorda biraz önce yanımıza gelen kıvırcık çocuk vardı.

" şu çocuk bize yardım eder" diyip ece' yi çekiştirdim.

" kıvırcık bi bakarmısın" dedim. Çocuk bize dönüp sırıttı.

" şey yani ismini söylememiştinde ondan şeyettim" dedim tekrar. Ece lafa atlayıp

" bize müdürün odasını gösterirmisin" dedi.

" tabi" dedi kıvırcık. Sonra müdürün odasına doğru yürümeye başladık.

" niye bu okula geldiniz"

" kavga ettiğimiz için müdür naklimizi bu okula aldı" dedi ece

" ne yani sadece kavga ettiğiniz içinmi bu okula gönderdiler"

" yani pek sayılmaz biraz hocayla dalga geçip okulun arka duvarına grafiti yaptığımız için ve bize bulaşan kızları dövdüğümüz için de olabilir" dedim.

" o zaman sizi buraya göndermekle iyi yapmışlar. Ha bu arada adım mert"

" benim adım da Ece ve arkadaşımınki Ecrin" dedi ece çocuğa gülümseyip.

" memnun oldum. İşte müdürün odası da burası isterseniz sizi bizim sınıfa yazdırabilirim" dedi mert.

" tanıdık birinin olması iyi olur" dedim ve birlikte müdürün odasına girdik. Müdür orta yaşlarda saçları hafif beyazlamış bir adamdi ayakları masanın üzerimde uzatmış gazete okurken.

" ne var" dedi. Bu kadar umursamaz olması normalmi.

" iki tane nakil öğrenci gelmiş bizim sınıfa götürüyorum onları" dedi.

" ne haliniz varsa görün" ne yani bu kadar basitmiydi ne kadarda umursamaz bu müdür aman neyse bizimde işimize gelir.

" bu kadar kolaymı" dedi ece aklımı okumuşçasına.

" ne sandınız bu kadar berbat bi okulun otoriter bi müdürü olduğunu falanmı" dedi mert aslında haklı ne beklenirdi ki böyle bi okuldan. Sınıfa geldiğimizde bikaç kişi vardı ve bize yiyecekmişiz gibi bakıyordular. Ece' yle en arka sıraya oturacağımız sırada mert bizi durdurdu.

" kızlar benim yanım boş isterseniz biriniz benim yanımda oturun orda zaten biri oturuyo" ece' ye sen otur işareti yapıp bende duvar kenarı en arka sıraya oturdum. Sınıf yavaş yavaş dolmaya başlıyodu. Ay piştim burda.

" ece ben tuvalete kadar gidip geliyom"

" bende geliyimmi"

" gerek yok elimi yüzümü yıkayıp gelcem" diyip sınıftan çıktım tam o sırada zil çaldı aman zaten fazla sıkıntı olmaz tuvalette girip yüzüme su çarptım peçeteyle kurulayıp tuvaletten çıktım koridorda kimse yoktu ama sınıftan gelen sesler bütün okulu dolduruyodu. Erkekler tuvaletinin önünden geçerken aniden biri kapıyı açtı 'senin ananı' burnum kırıldı lan.

" dikkatli olsana biraz gerizekalı piç kurusu" dedim. Çocuğun çenesi kasıldı sinirlendiğini anlamak o kadar da zor olmaz. Beni birden duvara çarptı hızla belimin ağrısıyla ağzımdan ufak bi inleme kaçtı. Şu an fazla yakın duruyoduk burunlarımızın arasında bir iki santim vardı. Kaşları çatıktı bu halinden tırsmıyo deyilim ama ona belli etmeyecektim.

" bana bak kimle konuştuğuna ve ne dediğine dikkat et bi dahakine elimden kurtulamazsın" dediği şeyle bütün sinir hücrelerim harekete geçti lan senmisin beni tehtid eden çocuğu hızla arkaya itmemle yere yapışması bir oldu demeyi çok isterdim ama olmayınca olmuyo mk. Çocuk bi cm bile kıpırdamadı yerinden bana biraz daha yaklaşıp kollarını kafamın iki yanına koydu aha sıçtık şimdi. İyice yaklaştı artık burunlarımız birbirine deyiyordu bakışlarını dudaklarıma kaydırınca bende istemsiz olarak dudaklarına baktım aniden geri çekilip kahkaha atmaya başladı.

" cidden seni öpeceğimimi zannettin ah çok safsın" diyip kafasını iki yana salladı. Onu itekleyip suratına bi tane tokat geçirdim hızla sınıfa ilerlerken arkamdan

" bunu ödeyeceksin" dediğini duydum. Sinirle arkama baktım ama hala sırıtıyodu. Bende onun gibi sırıtıp

"Görücez" diyip bişey demesini beklemeden hızla ilerledim.

PiskopatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin