Gelecekten gelen

3. Bölüm : Çaresizlik

[procaglar] : Bu da ne demek? Ne oluyor burada, neden bana mesaj atıyorsun? Odama ne oldu?

Klavyede süzülen ellerimi çektiğimde hiçbir şeye anlam veremeyen beynim ile perdelerle süslenmiş camımı açmaya kalkışıyorum. Pencere açıldığında aynı kapıdan baktığım gibi uzay boşluğu vardı sadece. Aşağı baktığımda odamın dış duvarından sonra bir şey yoktu, küçük odam uzay boşluğunda mı süzülüyordu yani?  Peki nefes nasıl alabiliyordum? Ne gece ne gündüz idi, ışığımın sadece odamı aydınlattığı, elektriğimin olduğu bir zaman boşluğundaydım.

Anlayamıyorum,

Bildirim sesi kulaklarımı doldururken camı kapatıp bilgisayar başına geçtim.

[gelecektengelenyorgunkatil] : Artık benimsin, her hükmü verecek olan benim. Ben bir gelecekten gelenim. Gelecekte ne olduğunu bilen ve buraya dünyanın sonunu getiren adamı yok etmek için gönderildim.

[procaglar] : Beni işe karıştırma sebebin ne? Ben neredeyim böyle? Sinirimi bozuyorsun, her hükmümü? Saçmalama.

Kafayı yiyeceğimi fark ettim. Belki de her şey bir rüyaydı. Bütün gün bilgisayar başında idim ve yorgunluktan olmayan şeyleri görmeye başlamış olabilirdim. Olası bir sebepti.

Boğazım acı yayarken bedenime odaya depoladığım meyve suyu kabını çıkardım. Teşekkürler internet bağımlısı kalbim ve mutfağa gitmeye üşenen bedenim.

[gelecektengelenyorgunkatil] : Sanırım anlamıyorsun. Bunu hayal sanmaktan vazgeç seni aptal.

Efendim?

"Aklımdan geçenleri felan mı okuyor bu deli?"

Söylediğim cümleden sonra koluma işlenen acı duygusu ile bağırdım, ne idi bu şimdi?
Koluma baktığımda ne bir kesik ne de kan vardı. Acı tekrar kendini gösterirken diğerinden daha da şiddetli idi. Desenli halının üstüne dizlerimi kırarken dişlerimi sıktım.

Gelecekten gelen ve onların iğrenç güçleri.

"Bana her ne yapıyorsan hepsini sana ödeteceğim lanet gelecekten gelen!" bağırışım üzerine sadece bir klik sesi duyuldu. Sağ kolumu hareket ettirmeden diğer kolum ile çalışma masasına tutundum. Kendimi zorla kaldırırken gelen yeni mesajı okudum.

[gelecektengelenyorgunkatil] : Haykırsan bile sana yardım edecek kimse yok. Şunu bil ki Çağlar bu bir oyun değil.