Yaprakların rüzgarla dans edişinin getirdiği hışırdama sesi dört bir yandan kulaklarıma nüfuz ediyor, fakat bedenimin acıyla kavruluyor oluşu gerçeğini göz ardı edemiyordu.
"Çağlar,"
Huzur verici melodilik ses gözlerimi aralamamı sağlarken çimenlerin kokusu bu sefer kendini gösteriyor. Saçlarım çimenlerle bir uyum içerisinde uçuşu bir tutam rahatlamama sebep olurken ince, süt beyazı bir el kalkmama yardım için bir seçenekti.
Hafızam durgun, bir şey algılayamıyordum doğru dürüst. Parmaklarım beyazlıkları kavrarken ayağa doğruluyorum. Göz bebeklerim kendine gelmiş olacak ki etrafı seçmeyi başarmıştım. Düz bir ova içinde idim. Yüzünü tam seçemediğim, uzun kahverengi saçlı bir kadınla birlikte. Uçuşan elbisesinin bir tutamı elime değerken minik, sıcak vücudu sarmaladı beni.
"Tanrım, çok korktum. Kabul etseydin ne olacaktı ki?"
Hayat kadını?
Gözlerimi ovuşturarak etrafa tüm dikkatimi vererek baktım. Düzlük arazideki tek ağacın altında bir kadın bana sarılıyordu. Evet doğru anlamışım. Kadını uzaklaştırırken yüzüne odaklanmaya çalıştım. Dalgalanan saçları ile mavi gözleri dikkatimi çekmişti. Dolgun dudakları ve ufak bir burnu vardı. Sade beyaz bir elbise giymişti, dizinde dalganan.
"Hayat kadını sen misin?" dedim direkt. Acıya yoğunlaşmış beynim yeni ayılmıştı. Buraya nasıl gelmiştim ben?
"Hayat kadını demek," gözlerini kıstı. "kızmayacağım bu seferlik, tekrar seni görmüşken beni bu kalıba sokman pek umrumda değil."
Anlamadığımı belli ederek gözlerimi kırpıştırdım.
Dolgun dudakları ile gülümsedi sadece. Ona dikkatlice baktığımda gerçektende cezbedici bir güzelliği olduğunu fark ettim. Kâkülleri maviliklerini daha da ortaya yaymıştı.
"Beyninde uyanmak istediğin ortamı seçmeni istediğimde burayı işaretlemiştin."
Gelecekten gelen, ve.
Lanet olası psişik güçleri.
"Neden ölmedim ben? İsteğini reddetmiştim.
Rüzgarın hiddeti cümlemi ortadan kaldırdı, hayat kadını olan kadın çimenlere verdi kendini. Bende yanına otururken uzun bir konuşma yapacak olacak ki derin bir nefes aldı.
"İlk önce, adım Güneş. Bir daha hayat kadını diye geçirirsen dediklerimi geri alırım. Dediğim gibi, seni daha önceden tanıyorum. Gelecekteki sen beni çoktan gördün. Her neyse," tepkime bakmak için susmuş olacak ki tekrardan devam etti "geleceği sana anlatmam, kurallara aykırı fakat geleceğin korunacak elleri gelecekten bana ve sana verildi. Neden diye sorarsan buna da cevap veremeyecek bir konumdayım."
Ellerini çimene koyarak destek aldı ve doğruldu, "Lütfen bu görevi kabul et, gelecekteki sen ve dünya için."
Aklım o kadar karmaşıktı ki, soylu bir gelecekten gelen bana mesaj yazıyor, etkisi altına alıyor, birini öldürmemi istiyor, fakat neden ben? Kabul etmezsem tekrardan mı acı çekecektim? Aklım bir dolu sorularla çevrelenmişti. Gözlerimi yumdum. Soğukkanlı olup kendimi kontrol altına almalıydım. Bu kadını gelecekteki ben biliyorsa güvenmem gerekir değil mi?
Her şey olacağına varır.
Verdiğim yanıttan sonra gülümsedi.
Gülümsemesinden kısılan gözleri ile bana sarıldı, çok sıkı.
"Seni gerçekten seviyorum Çağlar."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gelecekten gelen
Historia Corta[gelecektengelenyorgunkatil] : Dünyanın mutlu son ile biteceğine inanıyor musun? 07.09.16 12.09.16