Cesaret

54 8 4
                                    

  Sabahtı, ama kış olduğu için hava hala karanlıktı .Kışları pek sevmem melankolik ve fazla karanlık gelir bana.Her şey için ayrı bir isteksizim kışları ,bugün olduğu gibi.O dershaneye kim gidecek şimdi. Tabi ki ben!Aynaya bakıp ; o kocaman yüzüm gene kocaman, göbeğim ve bacaklarım gene kocaman ! Neyse ki hazırlanmak için çok şey yapmama gerek yok, çok kilolu olmasam da böyle vücutlar ne giyerse sırıtır o yüzden fazla giysi şansım olmuyor.Kıvırcık saçlarımı çok severim ama uyanır uyanmaz hep hazırlar ve güzeller. Kendimi bu kadar eleştirerek  hazırlanırken saati fark bile etmemişim.Iceriden asla haz etmedigim o cümleyi  duyuyorum.
Annem:
  -Hadi geç kalıyorsun Azra

Ben :

-Tamam anne tamam!

Yıllarca erken kalkmak bana hiç bir şey kazandırmamıştı her sabah zor uyanıyorum.Kaç yaşıma geldim hala zaman kontrolü yapamıyorum.Kapıdan her zaman olduğu gibi koşarak çıkıp,hızlı bir şekilde dershane yoluna koyuldum. Dershaneye vardığımda nefesim kesilmiş saçlarım atkıma dolanmış bir halde sınıfa vardım bu durum oldukça sıradandı içeri girdiğimde sınıfta Elif hoca vardı.

Ben :

Günaydın hocam  dedim zor zor nefes alıp vererek.

Elif Hoca:

-Dağılmışsın gene Azra dedi gülümseyerek .Sonra her zamanki yerime geçiyordum ki Nergiz bu sefer duvar kenarını kapmıştı.Şakayla gözlerimi devirerek ona bakıp, yanına oturdum .Nergiz çok sıcakkanlı, benden oldukça zayıf ve  biraz kısa bir kızdı herkesi güldürebilen diyaloglara hemen ortak olan birisiydi bu huyunu çok seviyordum.Benden 3 yaş büyük olmasına rağmen onunla sohbetlerimin tadı ayrı oluyor.

Nergiz:

-Allah"tan evin yakın.

Ben:

-Uzak olsa daha erken gelirdim büyük  ihtimal .
Aramızdaki küçük  diyaloglar bitince gene hayal aleminde bir yolculuğa çıktım. Üniversiteye hazırlamamın ikinci yıllı  olduğu halde çok  alakasız  kalmıştım derslerde .Teneffüs  zili çalınca Nergiz ile aşağı indik .Ve yapışkan  arkadaşlarımız olan Mert ,Halil ve Ege ne kadar istemezsek de bize doğru  yüruyorlardi. Üçü de çok farklı görünüme sahipti,Mert kilosu ve boyu olan kırmızı yanaklı bir çocuk ,Ege  kısa boylu göbekli bir yapıya sahipken,Halil uzun boyu zayıflığı ile dikkat çekiyordu. 
Nergiz:
-Geliyorlar gene.
Ben:
Yüz  vermeyelim artık bunlara yalnız kalamıyoruz.
Mert:
Günaydın kizlar
Ege:
Ooo kızlar  ne yapıyorsunuz diyerek; sulu bir şekilde ikimizi de öptü tiksinmemek elde değildi.
Ben:
iyi bizde bir şeyler laflıyorduk.
Halil:
Gizem bana gene ters ters bakıyor  yanınıza  geldim diye.
Nergiz bastı  kahkayi ben de Gizem'e bakıyordum  bana yeşil gözleriyle sitemle bakıyordu.Halil ve Nergiz'in garip bir ilişkileri vardı sürekli kavga ederlerdi ve çok basit komik sebeplerden olurdu bu  kavgaları ,Halil sürekli yanımıza geldiği için Gizem onu nedense benden kıskanıyordu aslında ben Halil'i falanda görmek istemiyordum.
ben :
Gelme şöyle yanımıza onun gözünün önünde o zaman bütün  gün  bize ters ters bakıyor düşman  kesildi.
Halil:
Yok ya bir şey olmaz
Zil çalınca Nergiz yanıma gelerek :
-Bu dersten sonra kafeye  gidelim mi ? Anlatacaklarım var.
Tabi ki diyerek cevap vermiştim.Ders bitiminden sonra  kafeye gelmistik buraya sürekli geliyorduk .Hem evimize hem de kurs yerine yakın olması bizim için burayı vazgeçilmez kılıyordu. Nergiz İle oturduktan sonra yeni çalısmaya başlayan garsonu görünce bir anda bakakaldım.Bir çift mavi göz o şirin gülümsemesiyle bize doğru geliyordu.Bir insan bu kadar mı  tatlı  ve yakışıklı olur diye iç geçirdim.  Kalbimin ritminin düşmesini bekliyordum ve Nergiz'e yaklaşarak:
-Çok yakışıklı dedim  heyecanla
Nergiz :
Gerçekten  öyle tam senin tarzın.
Gerçekten sarışın  ve renkli gözlü  erkeklere karşı daha ilgiliydim ve yeni garsonda öyleydi  masaya geldiğinde  heycanlanIyordum salak salak gülüyordum .Ve oturduğumuz 2 buçuk saat boyunca garsona olan  ilgimden Nergiz'in anlatIklarından hiç bir şey anlamadım. Eve gittiğimde ne bir iştahım ne de ders çalışma  isteğim  kalmıştı neşe  içindeydim  koşturup  gülüp  duruyordum yarin olsun diye yatağa girip uyumaya calismistim.Heyecanla Nergiz'e
''Yarin kafeye gitmemiz gerek çok  etkilendim  bugünkü  çocuktan''  diyerek mesaj attım.Kesinlikle yazdi cevap olarak . O sabırsızlıkla dönüp dönüp  uyuyakalıvermişim. Sabah daha heyecanlı  hazırlandım ve özendim kendime. Sinifa erken gelmiştim  Nergiz dersin ortasında  sınıfa  katildi.Yanima oturduğunda 
Nergiz :
Kıyafetine bayıldım
Ben:
Bugün süslendim diyerek hafifce güldüm  imali bir şekilde.
Dersleri dinlemem imkansizdi aklim bir an once oraya gitmekti.Tenefus arasında yapiskan arkadaslarimizin korkunç  muhabetlerine katlanmak zorunda kalmam yetmezmis gibi eski yakin arkadaşım  Çiçek  gelip bana sevgilisi Hakan'nin yaptigi suprizleri anlatiyordu bugün cok uzun gelmisti bana.Ders bitiminde Nergiz ile tuvalete  girdik makyaj konusunda pek  başarılı  olamadigimdan Nergiz bana makyaj  yaptı .Daha sonra heyecanla kafeye doğru  ilerledik oturduğumuz da dünkü  garsonun orada olduğunu  gördüm  siparişlerimizi almaya geldiğinde konuşmasının  kibarlığı çok  dikkatimi çekmişti masadan ayrıldıktan sonra Nergiz ile sohbette koyulduk Nergiz heyecanlı  bir ses tonuyla:
- Sana bakıyor
Ben:
-bence anladı  o yüzden  bakıyor  böyle yakışıklı  birinin bana bakması  imkansız  dalga mi geçiyorsun?
Nergiz:
-Azra biraz özgüvenli ol sürekli  olarak böyle yapıyorsun  bildiğin sana bakıyor .
Ben:
-Yakında  kokusu çıkar  bir şey  olacağı  yok.
Oturduğumuz süre boyunca göz göze  geldik bir kaç kez .Eve geldiğimde  yer bildirimin oldugu uygulamada onu aramaya koyuldum o bu derken en sonunda buldum onu. Adı Orkun' du.Twitter'dan adını buldum içimden  bir his acele et diye konuşuyor  bir yandan da asla sana bakmaz diyordu  en sonunda  cesaretimi  toplayıp  onu twitter üzerinden  ekledim.

Son ŞansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin