Bu hikayede şunu fark ettim ki hep bi özür , hep bi mazeret beyan etmişim. inanın hiç biri de yersiz ve yalan değil.
nerden başlasam nasıl anlatsam bilemiyorum ama. az biraz değineyim. bu kadarcık bir açıklamayı hatta çok daha fazlasını hak ediyorsunuz. hikayemizin yıldızı parlar mı bilemiyorum ama. hikayeye attığım son bölümün ardından bir hayli zaman geçtiğini biliyorum da; başıma gelenlerin bir kısmı inanın pişmiş tavuğun başına gelmez. bir kısmıda yepyeni başlangıçlar güpgüzel mucizeler...
yayınlanan son bölümden sonra bilgisayarıma acayip bir virüs bulaştı inanın daha önce ne duymuş ne görmüştük. bilgisayarcı bilgisayarcı dolaştırdık ama nafile... hiç biri çözüm bulamadı. tüm dosyalarım, fotoğraflarım, videolarım hepsi gitti... açılamaz hale geldi. veri kurtarma falan hiçbiri işe yaramadı. en son ümidi kestik ve tamamına veda ettik... uzun bir zamanın birikimine hoşça kal demek çok can sıkıcıydı... bu hikaye ile ilgili yaptığım tüm etüt çalışmaları , fotolar, karakter analizleri hepsi de bu kayıplara dahildi ne yazık ki... tüm hevesim kırıldı o ara.
sonrasında ise hayatımıza bir sürpriz düştü...
küçük bir bebek haberi ile dünyamız renklendi de....
aylar süren mide bulantıları beni benden aldı hayattan bezdirdi... inanın çok zorlayıcı günlerdi...
9 ay geçti ama rüzgar gibi değil, kaplumbağa gibi. o derece yani. zor bir hamilelikti vesselam.
ve şimdi minik bebişimiz 6 aylık oldu. bebiş dediğime bakmayın delikanlının adı Ertuğrul Gazi.. adı gibi kocaman bir ADAM olur inşallah...
velhasıl beni bir kez daha bağışlarsanız çok sevindirirsiniz.
artık yeni bişeyler yazabilecek gücü kendimde hissediyorum.
en kısa sürede yeni bölümümüz geliyor inşallah....
seviliyorsunuz yavrucanlar....