İyi okumalar okurcanlarım...
Tam onbeş gündür evin içinde oradan oraya, şuradan buraya, bu köşeden diğer köşeye dolaşıp durdu Aslı. Çalışmaya alışkın biri olarak ev kadını tiplemesi çok sıkıcı geliyordu Aslı'ya. Neriman hanım sürekli peşinde dolanıyor ne yapsa engel oluyordu. Ne vardı ki yani hamakta uzansa yaz gelmiş güneş tepesinde dans ediyor.
"Ya hamak ters dönerse." diyen kayınvalidesine gözlerini devirdi.
"Anne neden ters dönsün?"
"Ya kızım bilemedim şimdi ama ya dönerse?"
"Anne sen oğlunu da geçtin. Oda yatağın kenarlarına yastık diziyor. Ya düşersemmiş te miş miş. Sanki bebeğim ben." İki elini beline koyan Aslı bakışlarıyla kayınvalidesini, sözleriyle kocasını kınar bakışlar atmıştı. "Cık cık cık"
"Aslı bari oturda çemkir karnın kasılmasın."
Ellerini saçlarına soktu Aslı. 'Geçmez bu otuz üç hafta yedi ay geçmez.' diye içinden geçirdi. Ellerini havaya kaldırdı. "Tamam pes ediyorum. Bari deniz doğru uzansam şezlongun üzerinde kıçıma tahta batar mı?"
Neriman hanım yüksek sesle kahakaha attı. "Deli kız git uzan."
"Allah razı olsun." Arka tarafa doğru ilerledi. Arkasından, "Yavaş yürü kızım yavaş!" diye bağıran Neriman hanımı duyduğunda denize balıklama atlayacaktı neredeyse. 'İlgi tamam alaka tamam da bunlar kaçırmış mı? Tövbe tövbe."
Bebeklerini düşünmese bu sinirle maraton da birinci bile çıkabilirdi. Başındaki güneş gözlüğünü gözüne taktı. Üzerine giydiği krem kapri ve ince bir bluzla ne kadar güneş görebilirdi ki. Şimdi mayo giyeceğim dese kıyameti koparırdı kayınvalidesi "Üsür bebekler..." diye, hemde Neriman hanım kapalı giyiniyordu. Utanıyordu Aslı onun yanında.
Yan yana kurulu ahşap şezlongların üzerinde kalın minderler vardı. Ortadakini seçip yavaşça uzandı. "Oh be dünya varmış. Yediler başımı ana oğul saplantılı bunlar anacım." Başını çevirip eve doğru baktı gülümsedi. Geniş cam kapıdan kendini gözetliyordu kayınvalidesi. "Valla itiraf et Aslı çok hoşuna gidiyor kızım." Kendi kendine mırıldanıp önüne döndü.
Elini çocuklarının üzerine koydu. Yüzüne tatlı bir tebessüm yayıldı. Kimse tam değildi. Hep bir eksik olurdu. Yinede çok mutlu ve huzurlu hissediyordu. Gözlerini kapatıp güneşin tenini okşamasına izin verdi.
Hepi topu beş dakika sonra arkasında hissettiği sese arkasını döndü. Zeynep ve Azra çantalarını yere fırlatmıştı. Kalkmasına izin vermeden, Zeynep sağındaki Azra solundaki şezlonga uzandı. Kaşlarını çatmış kızları izliyordu. Başını bir sağa bir sola çevirdi.
"Hayırdır ne oldu? Bu suratlar ne?" İki kız da kollarını göğsünde bağlamış gök yüzüne çevirmişlerdi bakışlarını.
Azra, "Koray'ı terk ettim." dedi. Zeynep'e döndü Aslı. "Sana ne oldu peki?" Zeynep ellerini saçına daldırdı. "Ah düşündükçe çıldırıyorum. Terk edildim. Ben hastanenin afeti en güzel kızı terk edildim. Aslı öleceğim kahrımdan." Aslı parmağını dudağına koyup," Hmm sen neden terk ettin Azra?"
"Sence? Herifin tek derdi." Zeynep tamamladı Azra'nın sözünü "Uçkuru, uçkuruna neşter attığım hayvanlar." Azra da Zeynep'e destek verip "Onun dediğinden Aslı." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaparım Bilirsin -Tamamlandı- GSA serisi 1. Kitap
General Fiction"Yola gelen Aslı çok tatlıymış. Geceye de biraz saklar mısın?" "Yok ya... avucunu yalarsın. Dün bir bile değil Yiğit bugün bir. Daha bunun bir ayı var iki ayı var." "Aslı ben tohuma kaçacağım. Spermlerim bile yaşlanacak. Çocuğumuz da ecüş bücüş bi...