En zoru da platonik aşk olsa gerek.Bir bakışa milyonlarca anlam sığdırmak,bir tebessümüne her defasında yenilmek,sözlerine kanmak ve daha nicesi.Evet çok yıpratıcı hisler çok iyi bilirim ama bunlar olmadan aşk olurmuydu ki?
Çok sevdiniz canınız pahasına çok.Neler göze almadınız onun için neler feda etmediniz kendinizden.Sırf o mutlu olsun diye kendi mutluluğunuzdan vazgeçtiniz çokça zaman.Onu biraz daha görebilmek için hep bir fırsat yaratmaya çalıştınız.Nerede,ne yapıyor,nasıl deli gibi merak etmenize rağmen tek bir mesaj dahi atamadınız değil mi?
Her gece başınızı yastığınıza koydunuzda aklınıza gelen onun o masum naif yüzüydü.”Ne buluyorsun bunda sen daha iyisine layıksın” dediler hep.Duymazdan geldin.İsterse dünyanın en çirkin insanı olsun,isterse hasta siz onu sevmişsinizdir bir kere kaidelerin ne önemi vardır.
“O da beni seviyor mu?”, “Belki o da tam şuan beni düşünüyordur” diye düşünüyorsunuzdur.. sonra bu düşünceler gözyaşlarınız arasında kaybolur gider,hıçkıra hıçkıra ağlarsınız,kimseler duymadan..Aptalsın işte sevmiyor seni diye diye duvarları yumruklarsın ama ertesi sabaha uyandığınızda aklınıza ilk gelen yine yine ve yine o’ dur.
Her kaldırım köşesi,her koridor,her cafe,her cadde o’dur aslında.Oralarda yaşanmışlıklar vardır çünkü.Ne kadar unuttuk desense anılar peşini bırakmaz ki.Yıllar sonra onunla oturduğun bir bank bile ne acılar ifade eder,ne bitmişlikler.
Ama her şeye rağmen aşk güzel şeydir bence,platonikte olsa.Evet canın çok yanar.Gözlerin şişene kadar ağladığın gecelerin olmuştur o bunların hiç birini bilmez ama aşkı hiç yaşamayan birini düşünsenize.Bir insan için kalbinde kelebekler uçmamış birini.Bence kötü bir his.Sevmek güzel şey,sevginizi saklamayın.Saklayınca bir daha hiç bir şey eskisi gibi olmuyor unutmayın.
Sevmeyi aşk acısını her şeyi geçtim,en kötüsü sen onunla bir ömür planlarken onun sana kardeşim demesidir.O yıkılışı hiç bir dram filminde göremezsiniz..